Berat Karaaslan
Metin Atay’ın ölümü ile sonuçlanan olay 20 Mayıs 2021 tarihinde gerçekleşti. Okmeydanı Ağız Diş Sağlığı hastanesinden çıkıp durakta otobüs bekleyen Metin Atay, yanına yaklaşan sağlık maskeli Ramazan Çeçen tarafından silahlı saldırıya uğradı. Atay kanlar içerisinde yere yığılırken Ramazan Çeçen ve o esnada gözcülük yapan Adil Yıldız olay yerinden kaçarak uzaklaştı. Metin Atay kendisine yardım eden vatandaşlara ise, ‘Ölüyorum taksi çağırın’ dediği ortaya çıktı.
“SİZİN KANLARINIZI AKITACAĞIZ DEDİ”
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davada sanık Ramazan Çeçen, savunmasında Metin Atay’ın kendisine olaydan 5 gün önce "Sizi buralarda barındırmayacağız, kanlarınızı akıtacağız’"diye bağırdığını ve olay anında karşılaşınca küfürleşmeler üzerine böyle bir olay yaşandığını iddia etti.
SON NEFESİNDE KENDİSİNİ VURANI SÖYLEDİ
Metin Atay’a ilk müdahaleyi o sırada durakta bulunan sağlık öğrencisi S. C., yaptı. S.C., mahkemedeki ifadesinde Atay’ın son anlarında kendisine anlattıklarını da açıkladı:
“Yaklaşık 20 yaşlarında bir erkek şahsın bacağına siyah bir silah tuttuğunu gördüm.
İlk ateşi yola isabet etti sonrasındaki 3 tanesi vurulan şahsın vücuduna isabet etti. Şahsı vuran kişi, Perpa yönüne doğru kaçtı. Yaralıya ilkyardım müdahalesinde bulundum çünkü sağlık bölümü öğrencisiydim. Yaralı ilkyardım müdahalesinde bulunurken bize; kendisini vuranın Diyarbakırlı olduğunu, Gürsel Mahallesinde ikamet ettiğini, babasının muhtar olduğunu ve uyuşturucu ticareti yaptığını söyledi."
MAHKEME SAVUNMAYI REDDETTİ
Ramazan Çeçen’in savunmasında bahsettiği olaydan önce yaşanan kavgadan dolayı gerilimin başladığı iddiasını mahkeme kabul etmedi. Mahkeme tanık ifadelerinde olay anında herhangi bir küfürleşme olmadığının belirtilmesini esas aldı.
MAHKEME CEZADA İNDİRİM YAPTI
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi yaptığı yargılama sonucunda verdiği kararda, sanık Ramazan Çeçen’in kasten öldürme suçunu işlediğini sabit gördüğünde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Haksız tahrik indirimine yer olmadığına karar veren mahkeme sanığın ‘duruşmadaki hal ve tavrı lehine takdiri indirim nedeni’ olarak kabul etti ve cezayı 25 yıla indirdi. Adil Yıldız’a ise tutuklanmaya yönelik yakalama kararı çıkartıldı.