Sivas’ta yaşayan 55 yaşındaki emekli Murat Özler, iki yıl önce eşi Nilgün Özler’i beyin kanaması sonucu kaybettikten sonra tüm yaşamını 22 yaşındaki serebral palsili kızı Habibe Şura ile 20 yaşındaki kardeşi Şeval Teslime’ye adadı. Yenidoğan Mahallesi’nde oturan Özler, kızlarının mutluluğu için gece-gündüz çaba gösteriyor.
Özler, büyük kızının doğuştan serebral palsi hastası olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Kızlarımla güzel vakit geçiriyoruz. Onlar beni, ben de onları yoruyorum ama tabii ki kızım güldüğü zaman hayatımız güzelleşiyor.” dedi. Baba, her sabah kahvaltı hazırladıktan sonra Habibe Şura’yı okula gönderiyor; dönüşte yemeğini yediriyor, haftada bir gün de fizik tedaviye götürüyor. Tüm bakımını kendisi üstlenen Özler, “Bu duygu çok farklı bir şey, anlatılmaz. Kimse de bu duyguyu yaşamasın zaten, onu anlamak için yaşamak gerekir. Kimsenin yaşamasını da istemem. Çok zor oluyor ama böyle evlatları olanlar da çocuklarının kıymetini bilsinler. Benim yaşama sevincim bu. Bilmiyorum diğerleri ne der ama benim bu çocuğum olmasa ben buralarda durmazdım, giderdim. Beni şu anda hayata bağlayan kızım. Bunların kıymetini bilsinler çünkü bu bir sınav.”
Habibe Şura Özler ise babasına teşekkür ederek, “Baba kız bazen dışarı çıkıyoruz, ara sıra da annemin mezarına gidiyorum. Annemi kaybettiğim için halen kendime gelemedim.” dedi.
Kızının eğitim gördüğü rehabilitasyon merkezinin müdürü ve uzman öğretici Tuğba Yıldırım da Murat Özler’in fedakârlığını şu sözlerle anlattı:
“O günden bu yana Murat bey babalık ve annelik görevini yerine getirmeye çalışıyor. Anne öldükten sonra en ufak bir sıkıntı yaşamadık. Bu da her babanın yapacağı şey değil. Bence yılın babası Murat bey, çünkü bu zamana kadar gördüğüm en merhametli, en fedakar babalardan birisi. Yıllardır bu kurumun içerisindeyim ama örnek teşkil edecek bir babamız. Ne evladını terk etti, ne de onlara sırt çevirdi. Elinden geldiğinin çok üstünde bir performansla çocuklarına sahip çıkıyor. Bana göre iyi anne ve iyi bir baba.”