'Serçenin Gözyaşı' Filmini İlk Kez Kadın Mahkumlar İzledi!

Kadına şiddet konusuna dikkat çeken ‘Serçenin Gözyaşı’ filmi, vizyon tarihinden önce ilk kez Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki mahkumlara izletildi.

Kadına şiddet konusunu etkileyici bir şekilde ele alan ‘Serçenin Gözyaşı’ filmi vizyon tarihinden önce ilk kez Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki mahkumlara izletildi. Yönetmen Aysun Akyüz Mehdiabbas, oyuncular Arzu Cabar, Sedef Şahin, Gülsüm Sayar ve Gazeteci Özlem Gürses filmi mahkumlarla birlikte ilk kez izledi. Oyuncu Sedef Şahin, “Arkamdan bir arkadaş benim canlandırdığım karakter için ‘aynısını yaşadım’ dedi. Ben zaten orada koptum. Sonra dedim ki ‘tamam izle ve umudunu kaybetme’. O da ‘umudumu kaybettim’ dedi. Filmden sonra da bana sarılmak istedi ve ‘umut oldunuz’ dedi. Yani bütün rolü tamamen bunun için oynamıştım, o yüzden duygularım çok karışık” diye konuştu.

“FİLMİMİZİN İLK GALASI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”

Filmin yönetmeni Aysun Akyüz Mehdiabbas, “Burada bulunmak benim için çok anlamlı. Filmin ilk izleyicisinin onlar olması ve onlarla o anda o duyguyu beraber tatmak anlamlı, çok heyecanlıyım. Filmimize benzer konulardan belki de burada tutuklu çok kadın var. Filmimizin ilk galası olduğunu düşünüyorum. O gala heyecanını şu an burada yaşıyorum. Tahmin ediyorum ki bu filmin içinden kendilerinden çok fazla hikaye bulacaklar. İçeriye girmeden önceki duygularım şu an ikiye katlanmış durumda. Onların etkileşimlerini izlemek için çok daha geriye gitmek istedim. Beklemediğim yerde de güzel ve farklı etkileşimler aldık. Çok anlamlıydı” dedi.

Oyuncu Arzu Cabar filmde Sultan karakterini canlandırdığını ifade ederek, “Filmimiz 20 Ekim’de vizyona girecek ama seyirciyle ilk kez burada Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde buluşuyor" ifadelerini kullandı.

Oyuncu Sedef Şahin ise çok duygulu olduğunu söyleyerek, “Ben de filmde bir kadın mahkumu canlandırıyorum. Onlara daha yakın olabilmek için özellikle protokolün arkasına oturmak istedim. Arkamdan bir arkadaş benim canlandırdığım karakter için ‘aynısını yaşadım’ dedi. Ben zaten orada koptum. Sonra dedim ki ‘tamam izle ve umudunu kaybetme’. O da ‘umudumu kaybettim’ dedi. Filmden sonra da bana sarılmak istedi ve ‘umut oldunuz’ dedi. Yani bütün rolü tamamen bunun için oynamıştım, o yüzden duygularım çok karışık. Hepsine de sıkı sıkı tembihledik yaşadığınız sürece umut vardır, hikayenizi tamamlamaya odaklanın diye. Çok değişik bir heyecandı ne mutluyum ne üzgünüm diyebiliyorum. Çok alkışlandık ve sevgiyle karşılandık. Herhalde mesajımızı ilettik diye düşünüyorum. Ekip olarak biz de başından sonuna kadar hep gözyaşıyla izledik. Çok duygulandılar ama finalde motive olduklarına inanıyorum” şeklinde konuştu.

20 EKİM’DE SEYİRCİYLE BULUŞUYOR

Yapımcılığını Çağla Başak Çobanoğlu, yönetmenliğini Aysun Akyüz Mehdiabbas’ın üstlendiği filmin, gerçek hayattan alınan hikayesini Gazeteci Ali Eyüboğlu kaleme aldı. Senaryosunu Şengül Boybaş’ın yazdığı filmin hikayesi, 70’li yıllarda başlıyor ve o yıllardan günümüze Türkiye’nin bir panoramasını sunuyor. Öldürülen kadınlara saygı duruşu niteliğindeki yapım, aynı zamanda çok zor günlerde sınanan büyük ve güçlü bir aşk hikayesine de odaklanıyor.

Yaşam Haberleri