Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, “Balıkesir Vizyon 2050: Toplumsal Kalkınma ve Mekânsal Gelişme Stratejisi Belgesi” çalışmalarını başlattı. Balıkesir’in mevcut durumdaki sorunlarının ve potansiyelinin değerlendirildiği çalıştayda, kentin geleceğine yönelik öngörüler ve olası mekansal gelişme stratejileri ele alındı.
8 Kasım Dünya Şehircilik Günü’nde düzenlenen çalıştayda iş dünyasından bilim insanlarına, sektör temsilcilerinden meslek odalarına kadar alanında uzman akademisyenler ve kent paydaşları bir araya geldi. Üç oturumda gerçekleşen programda son oturumda her masanın özeti katılımcılar tarafından sunuldu. Ortak akıl ve kolektif bir çalışmayla gerçekleşen program, Balıkesir’in 2025 vizyonuna ışık tutacak.
Arama Çalıştayı formatında düzenlenen toplantıda Balıkesir’in yanı sıra diğer illerden de 300’ün üzerinde bilim insanı yer aldı. Paydaş toplantılarıyla devam edecek çalıştayda belirli temalar üzerinden Balıkesir’in ihtiyaçları ve gelecek stratejileri masaya yatırıldı.
11 ana başlık tartışmaya açıldı
Çalıştayda 11 tema üzerinde fikir paylaşımları yapıldı. Şehrin öncelikli meseleleri, hedefleri ve gelecekte karşılaşması muhtemel sorunları irdeleyen katılımcılar; “Kırsal Alan Planlaması ve Tarımsal Yapı”, “Kentsel Planlama, Afet ve Risk Yönetimi, Dayanıklı Planlama, Konut ve Kentsel Dönüşüm”, “Ekonomik Yapı” (Turizm, Sanayi, Ticaret, Hizmetler) ve “İşgücü Yapısı ve Çalışma Yaşamı” temalarını inceledi. “Ulaşım Planlama”, “Kentsel Teknik Altyapı”, ”Sosyal Politikalar ve Sosyal Hizmetler”, “Demografik Yapı ve Toplumsal Yaşam” temalarıyla halkın ihtiyaçlarını ve gereksinimlerini tespit eden katılımcılar şehir vizyonunu belirlemek için ortak çalışma yürüttü. Ayrıca çalıştayda “İklim Krizi, Ekoloji ve Yeşil Sistemler”, “Kültürel Miras ve Kent Kimliği” ve “Kamusal Mekânlar ve Kıyı Alanları” temalarında görüşmeler de yapıldı.
Balıkesir’in 2050 vizyonunu belirlemek için ortak katılımla gerçekleşen toplantıların çok değerli olduğunu belirten Akın, şehrin geleceğinin konuşulduğu bu toplantıların farklı konularda ve formatlarda süreceğini aktardı. “Kentimizin geleceğini biz hep birlikte planlayacağız” diyen Akın, şehirlerin büyümesinde ve gelişmesinde planlamanın önemine dikkati çekti. Balıkesir’de hep kısa vadeli ve temel ihtiyaçlara odaklı çalışmalar yürütülmesinden dolayı Balıkesir’in vizyonunu ortaya koyacak bir noktaya gelinemediğini belirten Akın, şunları söyledi:
“Balıkesir’imizi birçok alanda merkez haline getirmeye çalışıyoruz”
“Şimdi biz, eskiye bakmadan ileriyi planlıyoruz. Ve vizyon 2050’yi sizlerle birlikte planlıyoruz. Günümüzde de yerel yönetimler artık sadece altyapı, kanalizasyon, yol, su gibi ihtiyaçlar yapay ihtiyaçları gideren kurumlardan daha fazlasını ifade ediyor. Artık kent yönetimleri ulusal ve küresel konularda da vizyon ve örnekler ortaya koyuyor. Ve uygulamalarla da bunu hayata geçiriyor. Geleceğimizi planlayarak, geleceğe dair bir vizyon ortaya koyarak kentlerimizi yaşanabilir bir kent haline getirebiliriz. Balıkesir’imizde birlikte hareket ediyoruz. Ortak aklı Balıkesir’de yaşayan hemşehrilerimin fikirleri ve önerileriyle de zenginleştiriyoruz. ilk iş, BAPKA’yı kurduk. Elimizdeki bu cevherin yani Balıkesir’imizin farkındayız. Ama daha fazla kişinin de farkında olmasını sağlamamız gerekiyor. Balıkesir, turizmden tarıma, doğal kültürden gastronomisine kadar bütün güzelliklerin bir arada bulunduğu bir kent. Bunu dünyayla da paylaşmamız lazım. Balıkesir’imizi birçok alanda merkez haline getirmeye çalışıyoruz.”
Balıkesir’i tarımda, hayvancılıkta, turizmde, sosyal etkinliklerde ve sporda bir çekim merkezi haline getirmek için çalıştıklarını söyleyen Akın, şöyle devam etti:
“Balıkesir çekim merkezi olacak”
“Balıkesir Planlama ve Kalkınma Ajansı'mız, Balıkesir için gece gündüz demeden veri odaklı çalışmalar yapıyor. Bu kurumumuzun, sizlerle birlikte çalışarak kentimiz için, aklın ve bilimin ışığında çözüm önerileri üretmesi, projeler geliştirmesi ve kentimizi hedeflediğimiz noktaya taşımak için bizim için büyük bir yol. Aslında bu yol, bize Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti. Biz onun emanetine sahip çıkmak için emanetin bizde diyerek çalışıyoruz. Ve teslim aldığımız emaneti çok daha yukarıya taşıyıp Türkiye’ye örnek olmak için mücadele ediyoruz.”
Hazırlığına başlanan Toplumsal Kalkınma ve Mekânsal Gelişme Strateji Belgesi’nin kentin geleceğindeki belirsizliği ortadan kaldıracağını, krizler karşısında dirençli ve dayanıklı bir kent olması noktasında başlangıç olacağını belirten Akın, şöyle tamamladı:
“Bu çalışmayı tamamladığımızda Balıkesir için bambaşka bir geleceği hep birlikte konuşacağız. Ne yaptığını bilen bir yönetimle yan yana olduğunuzu göreceksiniz. Tüm bu çalışmalar sonunda da hepimizin ortak hayali ortaya çıkacak. Hayallerimiz doğrultusunda geleceğin Balıkesir’ini daha dayanıklı, daha katılımcı ve en önemlisi çok daha demokratik bir noktaya hep birlikte taşıyacağız.”
Kentsel dönüşümden iş gücüne tüm sorunlar ele alındı
“Mekânsal Olarak Dayanıklı Kent, Afet ve Risk Yönetimi” teması hakkında konuşan Yüksek Şehir Plancısı Özcan Biçer, “Etkin afet yönetimi için planlama çalışmalarının başlatılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin deprem dirençli kent inşa etme çalışmalarının bir an önce başlatılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
“Ekonomik Yapı” temasında söz alan Prof. Dr. Besime Şen, “Balıkesir’de gerek tarım ve hayvancılıkta, sanayide, ticarette en temel meselenin işgücü üzerinden kurulduğunu görüyoruz” diye konuştu.
“İşgücü ve Çalışma Yaşamı” teması grubu adına konuşma yapan Prof. Dr. Hatice Kurtuluş ise “İstihdam politikalarında yer alan kurumlar arası iş birliğinin kentte arttırılması gerekiyor. Bunun eksik olduğunu görüyoruz. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin istihdam ofisi ve BAPKA burada önemli. İŞKUR ve üniversitelerle özellikle iş birliği geliştirilebilir” ifadelerini kullandı.
“İklim Krizi, Ekoloji ve Yeşil Sistemler” konusunda yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Doç. Dr. Seher Demet Kap Yücel, şunları aktardı:
“2050’yi konuşursak su ve kuraklık çok önemli. İleride yaşayabileceğimiz problemleri tartıştık. Atık yönetimiyle ilgili çok önemli konular konuştuk. Bunun dışında sel, taşkınlık, tarım, zeytincilik gibi önemli konularda fikir paylaşımlarında bulunduk. Masamızda en çok vurgulanan nokta iklim kriziydi. Çünkü 2050’de karşımıza çıkacak olan senaryoda iklim kriziyle ilgili sorunların bizim günlük yaşantımızda çok büyük etkiler olacağını biliyorduk.”
“Kültürel Miras Koruma ve Kent Kimliği” konusunda konuşan Prof. Dr. İclal Dinçer ise “Korumaya bütüncül olarak bakmak gerekiyor. Kültürel mirasın konulabilmesi için kurumlar arası koordinasyonun en önemli konu olduğunu düşünüyoruz. Alan yönetimi aslında bize stratejik planı da işaret ediyor. Stratejik plan dediğimiz zaman katılımı kastediyoruz” dedi.