Spermageddon Korkusu Abartılmış mı? Danimarka’daki Araştırma Şüphe Uyandırdı
Son zamanlarda yapılan bir araştırma, "spermageddon" olarak adlandırılan küresel sperm sayısındaki düşüş korkularının abartılmış olabileceğini öne sürdü. Danimarka’da gerçekleştirilen bu çalışma, sperm donörlerinin sayılarında önemli bir değişiklik olmadığını ortaya koydu.
Araştırmanın Detayları
Araştırma Süresi: 2017 - 2022
Katılımcı Sayısı: 6,758 potansiyel sperm donörü
Analiz: Danimarka’daki Cryos International sperm bankası ve Manchester Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından yapıldı.
Sonuçlar: Ortalama sperm konsantrasyonu ve toplam sperm sayısında 6 yıllık dönemde önemli bir değişiklik gözlenmedi.
Sperm Kalitesinde Azalma
Aynı araştırma ekibi, 2019 - 2022 yılları arasında sperm kalitesinde bir düşüş olduğunu, ortalama hareketli sperm konsantrasyonunun yüzde 16 ve toplam sayının yüzde 22 oranında azaldığını tespit etti. Bu düşüşlerin sebebi olarak diyet, fiziksel aktivite seviyeleri ve Covid-19 salgını gibi faktörler gösterildi.
Uzman Görüşleri
Prof. Allan Pacey (Manchester Üniversitesi): Danimarka’daki sonuçların dünya genelini temsil edip etmediği konusunda yorum yapmanın zor olduğunu belirtti, ancak bu popülasyonda gerçek bir düşüş olmadığını vurguladı.
Prof. Richard Sharpe (Edinburgh Üniversitesi): Yeni çalışmanın sperm sayıları üzerinde anlamlı bir ışık tutamayacak kadar kısa bir süreyi kapsadığını ifade etti.
Küresel Bakış Açısı
İsrail'deki araştırmacılar, son 40 yılda ortalama sperm sayısının yarıdan fazla azalmış olabileceğini öne sürerken, bazı araştırmalar küresel bir üreme krizinin kapıda olabileceğini iddia ediyor. Ancak Danimarka'daki veriler bu iddialara şüphe düşürüyor.
Covid-19’un Etkisi
Araştırma ekibi, Covid-19'un sperm kalitesine etkisini de değerlendirdi, ancak Prof. Pacey, enfeksiyon oranlarının düşük olması ve virüsün sperm kalitesini yalnızca geçici olarak etkilemesi nedeniyle düşüşün Covid-19’dan kaynaklanma ihtimalinin düşük olduğunu belirtti.
Sonuç
Danimarka'da yapılan bu araştırma, spermageddon korkularının abartılmış olabileceğini ve sperm sayılarındaki düşüşün evrensel bir gerçeklik olup olmadığının daha fazla araştırılması gerektiğini gösteriyor. Sperm kalitesindeki düşüşlerin ise diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri gibi faktörlerden kaynaklanabileceği düşünülüyor. Bu bulgular, küresel sperm sayısındaki düşüş korkularının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.