Emine Bulut'un cinayetten önce sokakta karşılaştığı boşandığı erkekten korunmak için karakola sığındığı, ancak polis amirinin 'herhangi bir risk görmediği' ve bu yüzden tedbir almadığı ortaya çıktı.
Emine Bulut’un 11 yaşındaki kızıyla oturduğu kafede, boşandığı erkek tarafından bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin soruşturma, bir kadının nasıl ihmaller zinciri sonucu ölüme yollandığını ortaya koydu.
Emine Bulut’un, 18 Ağustos 2019 günü Kırıkkale’de boşandığı Fedai Varan tarafından öldürülmesinin üzerinden beş ay geçti. Varan’a, 21 Ekim 2019 tarihinde Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası verilmişti. Cumhuriyet savcısı da dahil olmak üzere, katılan aile vekilleri ve sanık müdafii, karara karşı istinaf başvurusunda bulundu.
Dosya henüz istinaf aşamasında ancak Emine Bulut dosyasındaki tek gelişme bu değil. Gazete Karınca’dan Sibel Yükler, dava dosyasını inceledi, Emine Bulut’un sığındığı karakoldan nasıl gönderildiğini ve tutanağın da Bulut’un karakoldan ayrılmasından sonra hazırlandığını ortaya çıkardı. Yükler’in haberi özetle şöyle:
Karar duruşmasının görüldüğü gün, Emine Bulut’un öldürülmeden 4 saat önce Varan’dan kaçarak sığındığı Cumhuriyet Polis Merkezi’nde hazırlanan tutanakta imzası olan 4 polis hakkında suç duyurusunda bulunuldu.
29 dakika karakolda kalmış
Cinayetin Emine Bulut’un karakoldan ayrıldıktan sonra işlendiği ve 6284 Sayılı Kanuna uyulmayarak koruyucu tedbirler alınmadığı belirtilen suç duyurusunda, Bulut’un 29 dakika karakolda kaldığına, ancak tutanağın karakoldan çıktıktan 10 dakika sonra hazırlandığına yer verildi.
Bulut’un imzasının olmadığı tutanağın cinayetten sonra hazırlanmış olabileceğine dair şüphelere dikkat çekilen suç duyurusuna, dava dosyasında yer alan, 22 Ağustos tarihli “CD izleme tutanağı”ndaki kamera kayıtlarının çözümü de eklendi.
Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusu sonrası Cumhuriyet Polis Merkezi’nde görevli 1 amir, şüpheli 4 polis hakkında “görevi kötüye kullanma” iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında, olay günü karakolda olmayan 1 komiser yardımcısı da tanık sıfatıyla yer aldı.
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Başsavcılığı, 24 Ekim 2019 tarihinde Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube’ye yazdığı talimatta, polislerin ifadesinin alınmasını ve 6284 Sayılı Kanuna göre tedbir alınıp alınmadığının araştırılmasını istedi.
Koruma tedbiri uygulanmadı
Olay günü grup amiri olarak görev yapan polis memuru Ş.’nin, savcılık talimatıyla Kırıkkale Emniyet tarafından 30 Ekim tarihinde alınan ifadesinde, “6284 Sayılı Kanun kapsamında herhangi bir risk görmediğini” ve bu yüzden Emine Bulut’a “koruma tedbir kararı uygulamadığını” söylediği ortaya çıktı.
Bulut’un, “Herhangi bir müracaatının olmaması iddiasıyla konuyu Cumhuriyet Savcısı’na bildirmediği” yönünde ifade veren polis amiri Ş.’nin, “görevini layıkıyla yaptığını” söyleyerek, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği öğrenildi.
Edinilen bilgiye göre polis amiri Ş., Emine Bulut’un koruma kararı istemediğini iddia etti.
İfade ve tutanak çelişkili
Polis amiri Ş.’nin ifadesi ile karakol tutanağı arasında birtakım çelişkiler de bulunuyor. Polis amiri Ş. ifadesinde, Bulut’un karakola boşandığı erkekten hakaret içerikli mesajlar aldığı için geldiğini söyledi.
Polis amiri Ş., Fedai Varan tarafından takip edilip edilmediğini sorduğunu, Bulut’un, “Zaman zaman takip edildiğini, ancak şu an dışarıda görmediğini ve gitmek istediğini” söylediğini iddia etti.
Polis amiri Ş.’nin ifadesiyle karakol tutanağı arasındaki çelişki de bu noktada başlıyor. Tam 29 dakika karakolda kalan Bulut’un tutanağında, “Eski kocasıyla çarşıda tartıştıkları, takip edildiği ve küfür içerikli mesajlar aldığını söylediği, bu mesajların görüldüğü” yazıyor.
“Bir şikâyeti olması halinde müracaatını almamız gerektiği hatırlatılmıştır” yazan tutanağa göre Bulut, “Pencereden bakarak onu takip eden eski eşinin gitmiş olduğunu, kendisinin de gitmek istediğini, daha sonra şikâyete geleceğini beyan ederek” karakoldan ayrıldı.
Edinilen bilgiye göre, ifadeleri alan Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü, talimat üzere Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği tutanakta, “Emine Bulut’un 6284’ten yararlanmak istemediği” iddia edildi.
Emniyet tarafından savcılığa gönderilen tutanakta, Bulut’un polise gösterdiği mesajların ise “tehdit değil, hakaret içerikli mesaj olduğu” iddia edildi. Hakaret suçunun takibinin şikâyete bağlı olduğu belirtilen tutanakta, “Bulut’un herhangi bir şikâyetinin olmadığı” iddia edilerek, bu nedenle tahkikata başlanılmadığı bildirildi.
İfadeleri alınan şüpheli üç polis memuru ise, “Bulut’la görüşmediklerini ve grup amirinin talimatıyla tutanağı imzaladıklarını” söyledi. Tanık olarak ifadesi alınan komiser yardımcısının da, “O tarihte istirahatte olduğu, olayı 1 gün sonra öğrendiği, Bulut’u hiç görmediği” şeklinde ifade verdiği öğrenildi.
Kısa süre açığa alınan polisler, ifadelerinin ardından göreve iade edildi. Soruşturma ise devam ediyor.