36 yaşındaki Barbaros Yeşilgün, Mersinli. Uzun yıllar finans sektöründe yönetici olarak çalıştıktan sonra iki çocuğu için doğal bal üretmek ve doğayla iç içe bir yaşam sürmek için cesur bir karar verdi. Beyaz yakalı hayatına veda ederek Toros Dağları'nda arıcılık yapmaya başladı.
Yeşilgün şu anda 250 kovanla bal üretimi yapıyor. "3-5 kovanla başladığımız bu serüveni kademeli olarak 40-50 kovan derken 250 kovana kadar yükselttik" diyor.
Bankada yöneticilik yaparken yüksek bir maaş almasına rağmen Yeşilgün, arıcılık sayesinde maddi açıdan da tatmin oluyordu. "Senede bir defa gelir sağlıyorsunuz. Bu sağladığınız gelirle de bir sene boyunca geçinmeniz gerekiyor. Aylık bir gelir elde eden biri olarak bu şekilde bir gelir türüne geçince ilk önce bir panik yaşadık ama sonrasında arılarımız bizi hiçbir şekilde eli boş göndermediği için dağlardan elde ettiğimiz gelirle ciddi anlamda işletmemizi de büyüttük, gelirimiz de bizlere yeter oldu" diyor.
Yeşilgün, arıcılığa başladıktan sonra hayatında yaşanan değişimden de bahsediyor: "Önce şehrin kalabalık trafiğinden, gürültüsünden, egzoz gazlarından, kirliliğinden uzak kalmak olağanüstü bir duygu. Her sabah barakamın önünde çiçeklerin arasında, arılarımın sesleriyle uyanıyorum. En önemlisi sağlıklı bir hayat sürüyorum, temiz havadayım. Sürekli yaylalarda temiz, doğal sular içiyoruz, doğal besleniyoruz. Ve en büyük karımız aslında bizim mutlu, huzurlu ve sağlıklı yaşamamız. Yani maddiyat bizim işte ikinci planda. Yapmış olduğumuz bu işte en büyük avantajımız doğal hayatta yaşamamızdır."
BEYAZ YAKALIDAN ARICIYA
Uzun yıllar bankacılık yapmış biri olarak kendisini 'akvaryumun içerisinde yaşıyormuş' gibi nitelendiren Yeşilgün, "Her sabah bankaya gelip bir camekanın içerisinde müşterilerimi ağırlıyordum" dedi.
Yeşilgün, kendisine benzer şekilde doğal yaşamı seçmek isteyenlere tavsiyelerde bulunuyor: "Herkese tavsiye ederim. Böyle beyaz yakalı olup da 'ben bir şeyler yapmak istiyorum, artık kendi işimi yapacağım, doğal hayata geçeceğim' diyen arkadaşlar kesinlikle korkmasınlar. Bu tarz aktivitelerde bulunarak, kişisel kabiliyetlerini geliştirsinler. Bu kabiliyetlerini geliştirdikten sonra kendi işletmelerini kuracak güveni zaten yakalayacaklardır. Bu kararın akabinde de işlerine dört elle sarılsınlar ve görecekler ki çok mutlu ve çok iyi kazançlar elde edecekler. Kesinlikle korkmamalarını tavsiye ediyorum."