İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmaya göre olay geçen 30 Mayıs gecesi yaşandı. Maltepe’de oturan Gökcan Dilmaç (24), kız arkadaşı ile görüşmek için bir yakınının aracını aldı. Dilmaç, aracı ile yola çıkmak üzere olduğu sırada bir süredir tanıdığı Muhammed Mustafa Coşkun (22) ile karşılaştı. Coşkun; Dilmaç’a, kendisini Gülsuyu Mahallesi’ne bırakıp bırakamayacağını sordu. Dilmaç’ın “Olur” yanıtı üzerine Coşkun araca bindi.
İkili araçla Maltepe Başıbüyük’e geldikleri sırada, kısa süre sonra yaşanacak dehşetin sorumlularından biri Dilmaç’ı aradı. Aynı zamanda Dilmaç’ın kuzeni olan Birkan Bağatur bu kişiyi aradı. Kesinleşmiş 10 yıl hapsi ve suç dosyası kabarık olan Bağatur, Dilmaç’ın kullandığı araca 2 saat kadar ihtiyacı olduğunu söyledi. Dilmaç, bu kişiden çekindiği için istemeyerek de olsa bu kişinin talebini kabul ettiğini belirtti.
İKİ FİRARİ ARACA BİNDİ
Dilmaç’ın kullandığı araç kısa süre sonra Birkan Bağatur ile yine suç kaydı kabarık olan Azad Enuçür’ün olduğu noktaya geldi. Bağatur aracın şoför koltuğuna oturdu. Hemen yanın koltukta ise hem bu kişi hem Azad Enuçür ile tanışıklığı olmayan Muhammed Mustafa Coşkun oturmaya devam etti.
KONTROL NOKTASINDA KAÇTI
Bağatur’un kullandığı ve içinde 4 gencin olduğu araç Başıbüyük’e doğru yol almaya başladı. Dakikalar sonra, Kayışdağı-Dudullu yolu üzerinde 10 kadar Yunus Polisi’nin arama yaptığı anlaşıldı. Polis ekipleri, şüpheli gördükleri araçlarda arama yapıyordu. Kontrol noktasına gelindiğinde Bağatur bir an yavaşlar gibi yapsa da, polislerin olduğu noktada bir anda gaza basarak kaçmaya çalıştı.
KAÇARKEN POLİSE ÇARPTI
Bu andan itibaren, araçta gece yarısı saat 00.30 sıralarında tam anlamı ile dehşet anları yaşandı. Bağatur’un kullandığı kaçış esnasında polis memuru S. B.’ye çarparak bu kişinin yere düşmesine neden oldu. Bu sırada, polis memuru Batuhan Şakir B. (26) silahına davrandı. Polis memuru, ilk önce aracın sol arka lastiğine ateş etti. Kurşun lastiğe isabet etti. Aynı polis, silahını ikinci kez ateşledi.
Birkan Bağatur'un çok sayıda suç kaydı ve kesinleşmiş 10 yıl hapsi olduğu anlaşıldı.
COŞKUN’UN BAŞINA İSABET ETTİ
İkinci kurşun bu kez, aracın ön koltuğunda oturan Muhammed Mustafa Coşkun’a isabet etti. Gökcan Dilmaç o anları “Muhammed Mustafa’nın başının arkasında kocaman bir delik olduğunu gördüm” sözleri ile anlattı. Başından vurulan Coşkun, şoför Bağatur’un olduğu tarafa doğru devrildi. Araçtakiler çığlık çığlığa, yaralı durumdaki Coşkun’u hastaneye ulaştırabilecek birilerini aramaya başladı.
FİRARİLER İZLERİNİ KAYBETTİRDİ
Gökcan Dilmaç’ın mahalleden tanıdığı olan E. K. ile bir arkadaşı gelerek Coşkun’u hastaneye götürdü. Hastaneye götürülen Coşkun yaşamını yitirdi. Firari konumda olan Birkan Bağatur ve Azad Enuçür izlerini kaybettirdi. Müşteki şüpheli konumda olan Gökcan Dilmaç ile Coşkun’un ölümüne neden olan Batuhan Şakir B. ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
ARAÇTAKİLERDE SİLAH YOKTU
İfadesi alınan Polis memuru Batuhan Şakir B., aracın ön koltuğunda oturan Bağatur ile Coşkun’un elinde silah gördüğünü ifade etti. Gökcan Dilmaç ise, o akşam araçtaki hiç kimsede silah olmadığını söyledi.
70 MİLYON LİRALIK TAZMİNAT TALEBİ
Öte yandan, öldürülen Coşkun'un ailesi adına İçişleri Bakanlığı'na yapılan başvuruda, idarenin ağır hizmet kusuru olduğu kaydedildi. Bakanlığa yapılan başvuruda Coşkun ailesinin 5 üyesi için 70 milyon liralık maddi-manevi tazminat ödenmesi istendi. Coşkun Ailesinin avukatı Mehmet Özgür Yıldırım’ın imzasını taşıyan dilekçede, idarenin kusurlu olduğu kaydedildi. Dilekçede
“araca 3. kez ateş açılması yasal sınırı büsbütün aşmıştır. İşbu sebeple polis memuru Batuhan Şakir Ballı'nın ve idarenin müteveffanın ölümü üzerinden sorumluluğu doğmaktadır” denildi.