144 yıllık mezar taşında yoksulluğun acısı: 13 yıl bamyaydı aşım

İzmir'deki 30 yaşını görmemiş bir kadının yoksulluğu ve eşinin merhametsizliği mezar taşıyla günümüze taşındı.

İzmir'de bir mezar taşı yoksulluğun acısını günümüze taşıdı. Konak ilçesindeki Aliağa Camisi'nin bahçesindeki mezarlıktaki bir mezar taşı Ege Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Türk ve İslam Sanatları Ana Bilim Dalı’ndan Yrd. Doç. Dr. Ertan Daş'ın dikkatini çekti. Dönemin vali, üst rütbeli asker gibi bazı önemli isimlerin mezarlarının da yer aldığı haziredeki bu mezar taşı, henüz 30 yaşını görememiş bir kadının hayatının kısa özetini taşıyordu.

Egepress'te yer alan habere göre; Osmanlıca yazıları günümüz Türkçesine çeviren Daş, mezar taşında yazanları aktardı: On para domat, altmış para lahm (et), bir ekmek, yirmi kömür ve bamya idi aşım on üç sal (yıl, sene), bu hal-i yevmiye tamam şükür/ İdub dört evlat ile müdam Urlalı Mustafa Efendi-i brahm/ Tahammül idup sabr ile büküldü belim ayağım baş parmağımda/ Mercimek danesi şişim ömr vefa etmedi otuz yaşım…

Mezar taşının ait olduğu dönemde domatesin, etin okka ile satıldığını, yer alan fiyatlara göre bir okka etin altı okka domatese eşit olduğuna işaret edildiğini aktaran Ertan Daş, şöyle devam etti:

"Aliağa Camisi’ndeki bu mezar taşı iki yönden önemli, ilki gıda fiyatları veriliyor. Bütün bu fiyatların ardından hayatını bamya ile geçirdiği yazıyor. Bamya o gün bahçelerde yetişiyor. Devamlı bamya ile beslendiğine göre yoksulluktan da şikayet ediyor. Cemile Hanım’ın eşinden çektikleri de ikinci önemli konu. Eşinin ne kadar merhametsiz biri olduğunu söylüyor. Kocasından şikayet ediyor, dört çocuk vermiş ama eşinden çok çekmiş. Kadınların 135 yıl önce yaşadıklarına da ışık tutuyor."

İlgili Haberler

2022 Yaban Hayatı Fotoğraf yarışmasından inanılmaz görüntüler

Yaşam Haberleri