Hasan Kartal, 11 çocuklu Aşçı Osman ve Seyran Kartal'ın 9’uncu çocuğu olarak doğdu. 55 kişilik sınıflarda okudu. Okulundaki, Murat Öğretmen dikkatini çekti. Öğrencilere bağlama çalıp türküler söyleyen, masallar anlatıp oyunlar oynayarak ders anlatıyordu. Çocuk kalbi kıskansa da Hasan'da öyle bir öğretmen olacaktı.
Öğretmenlik hayaliydi
Çocukluğu, aşçı babasının yanında lokantada çalışarak geçiyordu. Babasının, “Yaptığın işi basit görme, emek ver” öğüdünü unutmadı. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği’ni bitirdi. Batman'da ücretli öğretmenlik yaptı. Diyarbakır Sur'a bağlı Kumrucuk Köy'e atandı.
Köy okulunu istedi
Sözcü'den Sultan Uçar'ın haberine göre; Hasan Kartal, 10 yıllık öğretmen. 31 öğrencili köy okulunda Finlandiya eğitim sistemini uyguluyor. “Mahrumiyet ve yoksulluk çocukların kaderi olamaz” diye yola çıkan öğretmen birleştirilmiş sınıfta kolej eğitimi veriyor. Okul bahçesinde sebze meyve yetiştiriyor. Konserveler, reçeller yapıp turşu kuruluyor. Sobada yemekler pişiriliyor. Kümesten aldıkları yumurtalarla okulda kahvaltı yapılıyor.
Ders uygulamalı işleniyor
Hayat ders kitaplarından değil uygulamalı öğreniliyor. Sağlıklı beslenme, topluluk içinde görgü ve temizlik kuralları, sofra adabı da bilim, sanat, fen, teknoloji, mühendislik, kültür, sinema, spor, akıl-zeka oyunları, bahçe ve doğa, kodlama, yaratıcı drama da uygulamalı anlatılıyor.
Bilgili, donanımlı, özgür düşünen ve öğrencileri üretime teşvik eden öğretmenlerle İstanbul veya İzmir'de kolejlerde eğitim alan çocuklarla Diyarbakır'da bir köy okulunda eğitim alanların eşit olacağını eğitim tarzıyla kanıtlayan Hasan Öğretmen, derste öğrencilerine Nobel Ödüllü Aziz Sancar'ı örnek veriyor.