İnternete bağlı cihazların güvenliği için verilen önerilerin başında cihazla birlikte gelen varsayılan şifreyi değiştirmek geliyor. Bitdefender Antivirüs’ün konuyla ilgili Kuzey Amerika’daki 2,000 evden topladığı istatistikler bu durumun aksini gösterdi. Araştırmaya göre internete bağlı cihazlar arasındaki en zayıf şifreler yüzde 50 ile yazıcılara ait.
Araştırma sonuçları, yazıcı sahiplerinin cihazlarını aldıkları şirketin verdiği kullanıcı bilgilerini hiç değiştirmediğini ya da çok çabuk ele geçirilebilecek bir şifre seçtiklerini gösterdi. Yazıcıların, tıpkı diğer internet bağlantılı cihazlar gibi saldırı alanı olabileceği vurgulanırken, bu cihazları korumasız bırakmanın diğer cihazları da güvenlik önlemleri olmadan çalıştırmakla eşit derecede tehlike yarattığını gösterdi.
Çıktısı alınan önemli belgelere erişilmesi ve yazıcıların görevlerinin manipüle edilmesinin her zaman olası bir risk olduğu belirtilen araştırmada yazıcılar aracılığıyla güvenlik önlemlerinin aşılmasının ve yazıcılarla aynı ağı kullanan diğer sistemlere saldırılmasının da potansiyel bir tehdit olarak karşımıza çıktığına işaret edildi.
Bitdefender Antivirüs’ün araştırmasında, internete bağlı cihazlar arasından kameraların sadece yüzde 5’i, depolama aygıtlarının ise sadece yüzde 2’si güvenilir olmayan şifrelere sahip. Kullanıcılara göre bir web cam, evin içini gösteren pencere gibi görülerek güvenliğinden vazgeçilmesi doğrudan özel hayatın gizliliği anlamına geldiği ve depolama aygıtlarında tutulan kişisel verilerin internet ağı üzerinden ele geçirilmesinin de benzer sonuçlar vereceği,bu nedenle kullanıcıların bu iki cihazın güvenliğine daha çok dikkat etmeleri gerektiği vurgulandı.
İnternete bağlı tüm cihazlar için iyi bir şifre koruması kullanmak, ağınızın büyük bir saldırıdan kolay ve çabuk etkilenme ihtimalini oldukça düşürdüğü ve cihazların internete doğrudan erişimini gerekli olmayan durumlarda kesmenin ise riski daha da azaltacağı belirtildi.
DHA