Bir kere şu konuda anlaşalım. Böyle bir maç trafiği olan takım, sahaya çıktığı her 90 dakika tam kapasiteyle oynayamaz. Her maç futbol resitali beklemek çok da adil bir beklenti olmaz. Hem takım içinde maçtan maça yapılan rotasyonlar, hem mental, hem fiziksel yorgunluk buna, şahane bir takım oyunu ortaya koymanıza izin vermez. Galatasaray hafta içinde oynadığı Kopenhag maçından sonra soluğu Başakşehir deplasmanında aldı. Kadro zenginliği nedeniyle herkesin haklı beklentisi; organize, derli toplu, oturmuş bir sistem takımı. Bunun için de biraz daha zamana ihtiyaç var gibi. Oyuncuların “birlikte” oynama alışkanlığını kazanması elzem. Amaaaaa, insan yine de şöyle şiir gibi, takır takır oynayan bir takım izlemek istiyor mu? İstiyor elbet. Yıldızların resim geçit yaptığı bu kadrodan, daha “derli toplu” bir oyun taraftarın, izleyicinin en haklı beklentisi.
İlk yarısı “vasatın bir tık” üzerinde bir Galatasaray, ikinci yarıya Barış Alper ve Oliviera’nın kenara alınıp, Kerem Aktürkoğlu ve Kerem Demirbay’ın oyuna dahil olmasıyla başladı. İyi ki de başladı. Oyuna katkısını 3 dakika sonra kazandığı penaltı ile Kerem Aktürkoğlu sundu. Kalan 90 dakika boyunca sahada “yürüyen” İcardi, kullandığı penaltıyla skoru 2 farklı üstünlüğe taşıdı.
Şimdi burada bir duralım. Icardi giderek “düşüyor” Gidemiyor, gitse de geri dönemiyor. Oynadığı son 12 maçta da gol atmış olması, bu gerçeği değiştirmez. Sahada var mı yok mu belli değil. Yıldız oyuncu sahada kalsın yeter. Ne yapar ne eder 1 gol atar. Gölgesi yeter, ne zararı var”demeyin. Galatasaray’da yıldızdan bol ne var.? Misal, Ziyech. O da attığı “birinci sınıf gol” dışında sahada yoktu. Yani? O yok, bu yok. Her an bir gol atabilir mantığıyla, sahada bu kadar çok “duran oyuncun” olursa ne olur? Cevap: bugün değilse de yarın mutlaka hüsran olur.
Bireysel yeteneklerle, ferdi başarılarla kazanılmış bir 3 puan daha yazdırdı Galatasaray hanesine. Bu maçta netleşen bir gerçek de Barış Alper ve Oliviera bu halleriyle zinhar ilk 11 oyuncusu değiller. Tete yorulana kadar çok iyi işler yaptı, Torreira ise zaten takımın bel kemiği.
Gecenin yıldızı ise Davinson Sanchez. Seyrederken ben yoruldum. Bu takımın iki stoperi Kaan ve Sanchez olmalıdır zannımca.
Bu seneki şampiyonluk yarışı Galatasaray ve Fenerbahçe arasında geçecek diye tahmin ediyorum. Gidişat şimdilik bu yönde.
Öyle ya da böyle kazanılan her maç, o hedefe bir adım daha yaklaştırıyor Galatasaray’ı. Ligin sonunda şampiyon olduğunuzda hiç
Kimse “ama şu maçta kötü oynamışlardı” demeyecek. O yüzden kazan da nasıl kazanarsan kazan. Oyna devam….