İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Bakanlığı'nın 2021 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.
Van'da iki köylünün helikopterden atıldığı iddiasına ilişkin soru üzerine Soylu, Servet Turgut ve Osman Şiban’ın “milis” olduklarını söyledi. Helikopterden atılmaya dair ise “bir şeyin akla ziyan olduğunu bana sorduklarında ben söyledim. Şimdi, neticede bindiler geldiler ve bundan sonrası, eğer bir şey olmuşsa, ne olmuşsa… Yani hem idari soruşturmamız hem de adli soruşturmamız, burada ne varsa biz bunun sonucunu ortaya koyarız” dedi.
Van'ın Çatak ilçesinde 11 Eylül'de düzenlenen operasyonda Servet Turgut ve Osman Şiban gözaltına alınmış, Turgut ve Şiban'ın helikopterden atıldığı iddia edilmişti. Turgut, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.
Soylu’nun konuşmasında şu ifadeler yer aldı.
"Bunlar kayalıklara giden teröristler. Bunlar kayalıklara gider gitmez hem silahlı insansız hava aracı (SİHA) hem de yakın hava desteğiyle operasyon başlıyor. Bunların etkisiz hale getirildiğini değerlendiriyoruz. Ardından Yarbay Muammer (Özdil), kahramanlıklarını herkesin anlattığı Yüzbaşı Mahmut Top, Sezer Uçar ve Yusuf Uyar bizim astsubaylarımız, uzman çavuşlarımız, komutanlarını yalnız bırakmıyorlar, mağaraya giriyorlar. İkisinin orada etkisiz halde olduklarını görüyorlar. Tam kafalarını kaldırıyorlar, bir terörist 3'ünü şehit ediyor. O terörist, mağaranın içerisinden yarıyor ve çıkıyor. İndiği yer bir dere. Bizimkiler köpeklerle kovalıyorlar, buluyorlar, çatışmaya giriyorlar ve ölüyor. Bakın bombalanıyor, operasyon yapılıyor, hemen 200-300 metre yakında, Servet Turgut olayın olduğu yerde. Kovalamaca, hafif darplaşma oluyor. Ardından 'ben değilim, bu adamlara ev sahipliği yapan Osman Şiban'dır' diyor. İlk Osman Şiban'ın ismini o veriyor. Sonra Osman Şiban'ı alıyorlar. İlk helikopterle 3 şehidimiz gidiyor. Başka bir helikopterle 2 terörist gidiyor. En son terörist, Servet Turgut ve Osman Şiban da üçüncü helikopterle naklediliyor."
“Hiçbirinizin benim kadar helikoptere bindiğinizi zannediyor değilim, paşalarım hariç. Bakın, helikopterin yukarıdan şeyinin açılıp aşağıya atılması gibi bir şeyin akla ziyan olduğunu bana sorduklarında ben söyledim. Şimdi, neticede bindiler geldiler ve bundan sonrası, eğer bir şey olmuşsa, ne olmuşsa… Yani hem idari soruşturmamız hem de adli soruşturmamız, hem savcılık hem Mülkiye Teftiş, burada ne varsa biz bunun sonucunu ortaya koyarız ama bilesiniz ki yani komutanları bir terörist tarafından şehit edilmiş. Milis oldukları ve bunlara yardım ve yataklık yaptıkları apaçık ortadaki bir meseleyi böyle ortaya koyuyorum. Bakın, hüküm de vermiyorum. Olayın sonrası için bir hüküm vermedim.”
İşçilerin yürüyüşü
Sendikaların Ermenek, Soma ve Gebze'deki yürüyüşleriyle ilgili soru üzerine Soylu, Anayasa'nın, idarenin inisiyatifine bıraktığı yetkiler olduğunu kaydetti.
Gösteri ve yürüyüşlerle ilgili valinin, İller İdaresi Genel Müdürlüğünün ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle İl Hıfzıssıhha kurullarının karar aldığını dile getiren Soylu, konuyla ilgili kendilerine ait sorumluluklar olduğunu da ifade etti.
Soma'daki insanların haksızlığa uğradığını gördüklerini belirten Soylu, konuyla ilgili iki sendikanın yöneticileri ve iş verenle görüştüğünü, sorunun çözümüne ilişkin yapılacaklar için 2 ay süre istediğini hatırlattı.
Ermenek ve Gebze'de yürüyüş yapmak isteyen işçilerin, Vali'nin "Konuyu değerlendiriyoruz, biraz sabredin” demesine rağmen yürümekte ısrarcı olduğunu söyleyen Soylu, salgın nedeniyle yürüyüşlere izin verilmediğini söyledi.
Eylem ve etkinliklerin yasaklandığına ilişkin sözlere cevap veren Soylu, "Ülke genelinde 2018'de 31 milyon 36 bin 329 kişinin katılımıyla düzenlenen 46 bin 389 eylem ve etkinliğin sadece binde 8'ine, 2019'da 32 milyon 166 bin 244 kişinin katılımıyla düzenlenen 51 bin 525 eylem ve etkinliğin binde 7'sine ve şu tarihe kadar da 31 bin 190 eylemin sadece binde 8'ine müdahale edildi" diye konuştu. (AA/MA)