Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ'ın başkanlığında, CHP'nin Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşmesiyle ilgili verdiği karara ilişin genel görüşme yapılması önergesini ele almak üzere 16 Ağustos Cuma günü olağanüstü toplandı.
Toplantıda konuşan TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, AKP sıralarına bakarak "Hepinizin toplamının bu memlekete Atalay kadar hayrı dokunsa ömür boyu şükür namazı kılacak insanlarsınız. Bu ülkenin en büyük terör örgütü bu sıralarda oturanlardır" dedi.
Şık konuşurken arkadan yaklaşan AKP milletvekili Alpay Özalan'ın saldırısına uğradı. Bu saldırının ardından Meclis'te ortalık karıştı.
YUMRUKLU KAVGANIN ARDINDAN YAŞANANLAR
Yumruklu saldırının ardından Meclis'te yaşananları TBMM Grup Başkanvekili ve İYİ Parti Bursa Milletvekili Turhan Çömez, Halk TV'de yayınlanan Sansürsüz programında anlattı.
Turhan Çömez, şunları söyledi:
"Ahmet Şık'ın konuşması belki ifade olarak sert üslup kullandı, kimileri hakaret kimileri ağır eleştiri olarak değerlendirdi.
Ne olursa olsun Meclis'in dokunulmazlığı vardır. Kürsü dokunulmazlığı ihlal edildi orada. İfadeler eğer sertse Meclis tüzüğüne göre yapılacak belli. El kaldırılır, bize hakaret edildi denilir ve tutunak tutulur. Ama orada beklendi beklendi Bekir Bozdağ'ın Meclis'i kapatma ihtimali belirdiği an Alpay yerinden fırladı ve yumrukladı.
Akıl alır gibi değil.
O atmosfer, ekranlarda gördüğünüz görüntülerden çok daha vahimdi.
Ben 2 ülkede uzun yıllar cerrahlık yaptım. İşim kanladır. Bir zeminde yoğun kan görürseniz orada vahim olay vardır. İçim acıdı. Meclis'in merdivenleri üzeri kanla dolmuştu.
Hemen temizledir. Korkunç bir kaos, korkunç bir nefret.
Gelelim arka tarafa...
Konuşmalaırn önemli bir kısmını paylaşmam mümkün değil. Bekir Bozdağ, oturumu kapattı, biz arka tarafta toplantı yapmaya başladık. Dedik ki 'Millet iradesine hiç kimsenin yumruk atmaya yetkisi yoktu, bu adama ceza verilsin.'
Hepimiz aynı tavrı sergiledi. AKP'li temsilci 'ama' diye başlayan cümlelerle 'Bize çok sert ifadeler kullanıldı' dedi. Ama reddettik. 'O ifadeler sert olabilir ama karşılık vermenizin yöntemi yumruk değildir' dedik.
Ortak karar çıktı. İktidar da bunu kabul etti. Bir süre sonra Numan bey geliyor dediler. 'Toplantıya bundan sonra ben devam edeceğim' dedi yoğun telefon trafiği başladı. Ondan sonra Kurtulmuş 'Kimseye ceza vermeden devam edeceğiz' dedi.
'Olmaz, mümkün değil' dedim. Uzunca tartışma sonrası bu iradeyi ortaya koydu, 'Biz Meclis'i terk ediyoruz' dedik.
Muhalefet partileri de bizi destekledi. Onlar çaresiz kaldı. Uzunca süre bir yerler ikna edilmeye çalışıldı.
İktidar Alpay'a ceza verilmesini istemiyor. Çünkü ceza verilirse AKP adına şiddet uygulayanlara bundan sonra bir mesaj verilecekti. Biz de muhakkak ceza verilmesi gerektiğini söyledik."