Muhalif kanallara üst üste cezalar yağdıran RTÜK, Tele1'i üç gün karartacak. RTÜK, Tele1 kanalının 1 yıl içerisinde 2 kez 6112 sayılı yasanının 8/1/b bendindeki “dil, din, ırk ayrımı gözeterek yayın yaptığı” gerekçesiyle 3 gün ekranının kapatılmasına oyçokluğuyla karar verdi. RTÜK ceza kararını TİP Milletvekili Sera Kadıgil’in "Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir" eleştirisine dayandırdı.
Halk TV Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu, Tele1'e verilen 3 gün ekran kapatma cezasına tepki gösterdi ve Halk TV'nin de bu akşam RTÜK tarafından verilen kapatma cezasını 4. kez uygulayacağını belirtti.
Mahiroğlu tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
Bu akşam Halk TV, RTÜK'ün verdiği dördüncü kapatma cezasını uygulayacak. Dün şiir okuduğu için ceza alanlar, bugün ekran karartıyor. Halk TV'ye verdiği ceza yetmedi şimdi de TELE 1'in ekranını kapatıyor. Hiç şüpheniz olmasın kararttığınız ekranlar yarın sizin de hakkınızı savunacak.
RTÜK Üyesi İlhan Taşçı sosyal medya hesabından Tele1'e uygulanacak olan karartmayı şöyle anlattı:
RTÜK, Tele1 kanalının 1 yıl içerisinde 2 kez 6112 sayılı yasanının 8/1/b bendindeki “dil, din, ırk ayrımı gözeterek yayın yaptığı” gerekçesiyle 3 gün ekranının kapatılmasına oyçokluğuyla karar verdi. Bir sonraki aşama kanalın yayın hayatına son verilmesi! Katledilen demokrasidir.
RTÜK, Sayın Konuralp ile karşıoy kullandığımız kararını, TİP Milletvekili Sera Kadıgil’in “Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir” eleştirisine dayandırdı. Amaç seçimlere giderken ekranları karartmak, farklı seslerin, muhalefetin çözüm önerilerinin duyulmasını engellemek!
RTÜK bugün bir kanalın yayın ihlalini değil Türkiye'yi yöneten anlayışın basına, çok sesliliğe, düşünce özgürlüğüne bakışını oyladı sonuç demokrasi ve çok seslilik katledildi.
Hedef seçimlerde karartılmış ekran, susturulmuş, karanlığa boğulmuş Türkiye! Durum vahim ama umutsuz değil.
Danıştay 13. Dairesi, RTÜK’ün aynı maddeden verdiği cezayı “Kurulun basın özgürlüğüne yapılan müdahalesinin demokratik bir toplumda gerekli olmadığı” gerekçesiyle iptal etmişti. Zorlama rapora dayanan bu karar da iptal edilecektir/edilmelidir. Bu düşünce özgürlüğünün gereğidir.
'Boyun eğmeyeceğiz'
Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, verilen cezaya sosyal medya hesabından sert tepki gösterdi ve "RTÜK bir kez daha istibdat rejiminin sansür aygıtı olduğunu kanıtladı" dedi. Yanardağ paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
Sırf Diyanet eleştirildi diye TELE1'e 3 gün kapatma cezası verildi. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin özel bir kin güdüyor, bunu unutmayacağız. Tele1'in lisansını iptal etmeyi hedefliyorlar.
İktidar, Emevi ideolojisinin kontrolüne giren Diyanet'i dokunulamaz ve eleştirilemez bir kuruma çevirerek, yeni düzenin merkezinde oturtmak istiyor. Oysa, Atatürk'e lanet okuyan bir başkanı olan Diyanet'in, kurumsal ve hukuksal konumu, TÜİK'ten farklı değil. Boyun eğmeyeceğiz.
Türkiye seçime doğru giderken, TELE1 susturularak, asıl Türkiye karartılmak, toplum teslim alınmak isteniyor. Amaç, oyunu bozan ve yeni bir oyun kurma kapasitesine sahip olan TELE1 ekranını karartarak, seçimlerde hile yapacakları bir ortam oluşturmaktır. Çünkü, korkuyorlar.
'Çok öfkeliyim'
Halk TV programcısı Ayşenur Arslan da Tele1'e desteklerini iletti. Arslan "Medya Mahallesi Tele 1’siz çok eksik olur. Programı nedeniyle tam 5 gün bütün kanalı “kapattıran” bir gazeteci olarak çok öfkeliyim. Tele 1’deki dostlarımın yanındayım" dedi.
Ne olmuştu?
RTÜK üyesi İlhan Taşçı, dün sosyal medya hesabından açıklama yaparak RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in TELE1’in 10 gün ekranının kararması için rapor hazırlattığını söylemişti. Taşçı, “Sansür yasasının mürekkebi kurumadan RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin harekete geçti; TELE 1’in 10 güne kadar fişinin çekilmesi için rapor hazırlattı. Dikkat program durdurma değil ekran karartma! Üst Kurulun tavrını yarın göreceğiz. Basın özgürlüğü mü yoksa ekran kapatma mı diyecek" demişti.