Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Cumhurbaşkanlığı seçimindeki yüzde 50+1 şartını tartışmaya açmasıyla ilgili bir yorum da TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'tan geldi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilişkin açıklamalarda bulundu. Kurtulmuş, sistemin kendi içerisinde beş yıllık uygulamalar çerçevesinde revizyonlar olabileceğini belirtti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 50+1'in tartışılmaya açılmasına rest çekmesi "Cumhur'da kriz" yorumlarına neden olmuştu. Kurtulmuş, "50+1 çıkışı Cumhur İttifakı'nda sıkıntıya yol açmaz" dedi.
Başbakanlık sisteminden Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçildiğini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"REVİZYONLAR YAPILABİLİR"
"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kendi içerisinde, bu beş yıllık uygulamalar çerçevesinde revizyonlar yapılabilir. Tabii ki esas olan, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden geri dönüş yoktur. Milletimiz üç seçimde de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni onaylamış, hem Anayasa'da hem de iki kez Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni dile getiren Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı seçerek bunu onaylamıştır.
"PARLAMENTER SİSTEME DÖNELİM TALEBİ GELMEYECEK"
"Zaten öyle zannediyorum ki 'Tekrar parlamenter sisteme dönelim' talebi yakın vadede gündeme gelmeyecektir. Ama nihayetinde sisteme dair meseleleri tek tek konuşmak yerine önümüzdeki dönemde yapmayı ümit ettiğimiz, bütün partilerden de olumlu katkı sağlamasını beklediğimiz, yeni anayasa çerçevesinde tartışılmasını daha doğru buluyorum. Asıl olan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye'nin geleceğinde sürdürülebilirliğinin ve etkinliğinin sağlanmasıdır. Türkiye'nin artık hakikaten 12 Eylül Anayasası'nın ruhundan, prangalarından kurtulması lazım. Bunun için de iyi niyetle samimiyetle herkesin eteklerindeki taşı dökerek yeni anayasa sürecine katkıda bulunması gerekir."
"Yüzde 50+1 değil de yüzde 40 gibi oranlar telaffuz edilmişti. Sizce burada bir oran telaffuz edilmeli mi?" sorusuna Kurtulmuş, "Ben bir oran telaffuzunu şu aşamada doğru bulmuyorum. Dediğim gibi bu konunun da münferit bir konu olarak ele alınmasını doğru bulmam. Bu konunun, bir anayasa değişikliği kapsamında tartışılabilecek bir konu olduğunu düşünüyorum" yanıtını verdi.