TBMM Genel Kurulu'nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın 2025 Bütçesi görüşülürken gergin anlar yaşanadı.
CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Komisyon görüşmelerindeki Çevre Bakanı Murat Kurum'un İzmir Körfezi'nden getirdiği pis su dolu kavanoza karşılık Ergene Nehri'nden getirdiği pis su dolu şişeyi gösterdi.
Aygun, Kazdağları'nda katledilen ağaçlardan birinin kozalağını da getirdi. Konuşmasının ardından Aygun, Bakan Kurum'un önüne şişeyi ve kozalağı koydu.
Murat Kurum sinirlerine hakim olamadı ve şişeye elinin tersiyle vurup fırlattı.
TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, 20 dakika aranın ardından Meclis'teki Parti Grup Başkanvekilleri ile görüşüp ortak görüşlerini aktardı.
Önder, başkanvekillerinin konuşmayı güçlendirecek görsel materyallere onayladıklarını fakat izinsiz bir şekilde birinin masasına eşya konuşmasını uygun görmediklerini aktardı.
Önder, bu görüşün tüm partilerin başkanvekillerinden geldiğini anlatmasına rağmen bir AKP'li itirazda bulundu. Önder, başkanvekillerinin görüşü olduğunu yineleyip görsel materyal kullanımının dünyanın her yerindeki parlamentolarda olduğu ve buna karşı çıkmanın da anlamsız olduğunu ifade etti. Önder, ençok görsel materyal kullananın da AKP olduğunu hatırlattı.
Önder, konuşmasının ardından kendiş görüşünü ifade etti. Önder, Murat Kurum'a isim vermeden tavsiye verdi. Önder, sinirlere hakim olmanın önemine dikkat çekti. Murat Kurum'un konuşması şöyle:
- "Sayın grup başkan vekilleri ile biraz önceki hoş olmayan hadiseyi, divanda değerlendirdik. Herkes hem itirazlarını hem önerilerini hem tavsiyelerini dile getirdi.
- İzninizle, bunu Genel Kurul'la paylaşmak istiyorum. Benim fikrim değil yani. Ben kendi fikrimi ayrıca söyleyeceğim.
- Kürsüde hitabeti ve anlatılan meseleyi kuvvetlendirecek her türlü görsel, , afiş, benzeri tablo, grafik gibi şeyler ve belli nesneler kullanılabilir, kullanılıyor geçmişten beri.
- Bu, makul ve Parlamento'nun ritüellerinin arasında bir şey, meşrudur, caizdir. Fakat, onun dışında bakanların bulunduğu yere ya da herhangi bir milletvekilinin oturduğu sıraya kendi rızası olmadan, kendi daveti olmadan herhangi bir şeyi götürmek, bırakmaya çalışmak, bunlar bizim kabul edebileceğimiz şeyler değil.
- bu benim görüşüm değil, grup başkan vekillerinin ortak görüşü.
- Herkes her şeyi getiriyor zaten. Öyle şey mi olur? O zaman afişlerle gelin.
- Anlatımı kuvvetlendirecek dedim. Bundan rahatsız olunacak hiçbir şey göremiyorum.
- Çok zorlama bir hassasiyet olur o. Bu bütün parlamentolarda vardır. Hani böyle bir şeye şimdi ortalığı sakinleştirmeye çalışırken biz birbirimize girmeyelim.
- Sayın bakanlar buraya bir çuval grafikle çıkıyorlar kardeşim.
- Bu meşrudur yani. Bir çuval, bir çuval afişle çıkılıyor buraya
- bunu böyle söylemek en başta kendi partinizin hatiplerine de haksızlık olur diyeyim.
- Kürsüde anlatımı kuvvetlendirecek nesneler, tablolar, diğer enstrümanlar kullanılabilir. Kullanılmamasına mutabık kaldığımız şeyler de var. Cep telefonu, benzeri, görüntü izletme falan, bunlar...
- Bu tartışmalar geride kalmış. Yani tekrar yeni baştan bunları tartışmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
- Dediğim gibi, en çok kullanan Sayın Bakanlar burada bütçe sunumunda. Hatta sizin hatipleriniz.
- Sayın Bakanlara en az buradaki Sayın Milletvekilleri kadar görev ve sorumluluk düşüyor. Biraz daha tahammül, biraz daha yaratıcı, biraz daha ortamı, yatıştıracak şey.
- Çünkü öfke, tırnak içinde, öfke bize, tahammül size. Buradaki her milletvekilinin arkasında kendi seçim çevresinin, kendi parti çevresinin, kendi anlayış çevresinin, halkın önemli bir baskı ve tasdiki var.
- Sayın vekillerin tümü burada bunun dile getirenidir. Onun için aslında, muhatabınızın bir milletvekili olduğu gerçeğinden çok halkın bir kesimi, o milletvekiline o temsiliyeti veren halk olduğunu da hatırından uzak tutmamak lazım.
- Sevgili arkadaşlar, buraya kadarı grup başkan vekillerinin arkada, bütün grup başkan vekillerinin mutabık kaldığı ve benim seslendirmemi talep ettikleri şeydi.
- Şahsi görüşümü sadece bir cümleyle söyleyeyim, oturumu yöneten başkan vekili olarak ve bir kardeşiniz olarak.
- Deneyimli bir vekil sayılırım. Saçımız ağardı. Şu tecrübemi bütün arkadaşlarıma ve bütün yüreğimle paylaşmak istiyorum ki; bu tür öfkenin sahibi de, maruz kalanı da daha sonra derin bir mahcubiyet duyuyor.
- Yani bu mahcubiyet için üzerinden aylar geçmesi gerekmiyor. Bu görüntü, buradaki adrenalin böyle birtakım kontrolsüz şeylere yol açıyor ama, halkın da bunu tasvip ettiğini söyleyemeyiz.
- Halk biraz temaşayı seviyor, izliyor ama son tahlilde bizden burada beklenen etkili iletişim kanallarını açık tutmak, en etkili bir şekilde bize emanet edilen dertleri burada görünür kılmak ve buna da tahammül edilmesi. "