CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt'ta konuştu. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından Esenyurt'ta konuşan Özgür Özel, kayyum atanmasının darbe olduğunu söyledi. Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimtı ile Esenyurt'a hukuksuzluğun uygulandığını ve direnişe devam edeceklerini vurguladı.
Özel, eğer direnişi bırakıralarsa hukuksuzluğun tüm Türkiye'ye ve İstanbul'a yayılacağının altını çizdi. Özel, "Biz kayyum siyasetine alışmayacağız. Asla vazgeçmeyeceğiz! Çünkü biz alışırsak, biz direnmeyi bırakırsak, biz mücadeleyi bırakırsak bu hukuksuzluklar tüm Türkiye'ye yayılacak. Tüm İstanbul'a yayılacak" dedi.
Özel, Esenyurt'taki demokrasi nöbetlerinin de Esenyurt'un seçilmiş Belediye Başkanı Ahmet Özer'in hapisten çıkmasına kadar devam edeceklerini kaydetti.
Özgür Özel şöyle konuştu:
"DARBE GİRİŞİMİDİR"
- Esenyurtlular'ın iradesine, sizin seçtiğiniz belediye başkanına, belediye meclis üyelerine karşı yapılan darbe girişimidir.
- Bugün, bugün Esenyurt Belediyesi'nde bir kayyum yoktur. kayyum , hukuki bir terimdir. Oysa Esenyurt'ta yapılan şey düpedüz işgaldir ve Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla, bilgisi dahilinde kazanamadıkları Esenyurt Belediyesi'ni işgal etmişlerdir.
- Kayyum değil, işgal altında olduğumuzun altını bir kez daha çizmek istiyorum.
- O yüzden biz, sizlerle birlikte Esenyurt'ta demokrasi nöbeti tutuyoruz. Demokrasi nöbetimizin 20. günündeyiz ve en sonda söylediğimi söyleyeceğimi en başta altını çizerek vurgulayayım: Cumhuriyet Halk Partisi belediyesine kayyum yollanmasına, işgal edilmesine sessiz kalacak, birkaç gün tepki gösterip susacak, bunu unutacak, unutturacak, bu sürecin böyle gitmesine izin verecek ve teslim olacak bir parti değildir!
"NÖBETE DEVAM ETME KARARI ALDIK"
- O yüzden Esenyurt'ta 20 gündür yaptığımız büyük direnişe, bundan sonra da Ahmet Özer göreve dönene kadar örgütümüzün demokrasi mücadelesine ve demokrasi nöbetine devam etme kararı aldık.
- İlk 20 gün oldukça zorlu geçti. Bu 20 günde burada büyük bir mücadele veren Esenyurt örgütümüze, Esenyurt ilçe başkanımızın şahsında, İstanbul örgütümüze, İstanbul il başkanımızın şahsında ve Esenyurt'un kendilerine verdiği vazifeye, göreve sonuna kadar sahip çıkan bütün belediye meclis grubumuza, Silivri'de bulunan Sayın Ahmet Özer'in şahsında yürekten teşekkür ediyorum, onları kutluyorum.
- Demokrasi darbesinin bir tarafı Ahmet Özer'e yapılan darbeyken, diğer tarafı belediye meclis üyelerine yapılan darbedir. Bu çirkin darbe ayrıca Esenyurtlular'ın seçtiği belediye meclis üyelerini binaya sokmayarak milletin seçtiği meclis üyelerini, yani milletvekillerini, binaya sokmayacak bir anayasal suçu, bir kanunsuz emri verenleri ve ona direnenleri bütün Türkiye gördü.
- Burada o barikatları aşarak Esenyurt'tan aldığı güçle, dirençle o belediyeye mücadelenin 17. gününde giren meclis üyelerimizi, milletvekillerimizi, İstanbul İl Başkanı ve Esenyurt İlçe Başkanını bir kez daha yürekten kutluyorum.
"BİR AN ÖNCE BU İŞGAL SONLANMALI"
- Meclis üyelerimiz artık seçildikleri belediyededir. Partimize ait salondadır. Ancak bugün onların orada bulunması, denetleme faaliyetlerini yapmaları önemli bir kazanımdır. İşgalcinin faaliyetlerini izlemeleri önemli bir güvencedir. Ancak bu işgal bir an önce sonlanmalı.
- Ahmet Özer özgür kalıp görevinin başına geçeceği sayılı güne kadar dahi Esenyurt'ta belediye başkan vekili, belediye meclis üyeleri içinden seçilmelidir. İşgali sonlandırın!
- Bundan sonra da ne Cumhuriyet Halk Partisi, ne İstanbul Büyükşehir Belediyesi ne de diğer belediyelerimiz Esenyurt'u bir dakika yalnız bırakmayacak ve sürekli bir elimiz ve gönlümüz Esenyurt'ta olacaktır.
- Biz nöbete devam kararı aldık. Bundan sonra her iki günden birinde burada Cumhuriyet Halk Partisi'nin bir ili, bir il örgütü, bütün seçilmişleriyle, il başkanı, ilçe başkanları, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, il ilçe yöneticileriyle her iki günde bir bir il Esenyurt'ta olacaktır.
- Onların olmadığı günlerde ise bugüne kadar büyük bir dayanışma gösteren tüm siyasi partiler ve büyük bir dayanışma gösteren sanatçılarımız, gazeteciler, düşün insanları, yazarlarımız o günlerde belediye meclis grubumuz tarafından belediyedeki odamızda ağırlanacak, karşılanacak, onlara eşlik edilecek ve her iki günden birinde bundan önce dayanışma duygularını ifade edip buraya gelen, ziyaret eden ya da ziyaret planlayan diğer siyasi partilerin milletvekillerini, yöneticilerini, il başkanlarını, sanatçılarımızı ve yazarlarımızı belediye meclis salonumuzda, odamızda ağırlayacağız ve onlarla birlikte ilçe örgütümüz, il örgütümüz çalışmaları sürdürecekler.
"KUMPASINIZ MİLLETİN VİCDANINDAN DÖNMÜŞTÜR"
- Esenyurt'ta hizmetleri yerinde mahalle mahalle anlatmaya devam edeceğiz. Bu işgalcinin yapmış olduğu bu hukuksuzluğun Esenyurt'a ne büyük zarar verdiğini anlatacağız. Ve buradan AK Parti'ye, MHP'ye bir kötü haberim var:
- Esenyurt, biz yüzde 51 oyla seçildik. Ancak yapılan kamuoyu araştırmasında, bir milyonluk Türkiye'nin en büyük ilçesinde bu işgali, belediye başkanımız Ahmet Özer'in gece yarısı operasyonuyla, şafak operasyonuyla evinin kapısı kırılırken, kapıyı korkuyla açan eşi itirilerek, yatağına gidilip polis tarafından kaldırılarak, eşine izin verilmeden, aynı zamanda belediyenin kapısı kırılarak, avukatsız aramalarla başlayan ve bugüne kadar gelen bu sürece Esenyurt halkının yüzde 81'i itiraz ediyor, yanlış buluyor. Kumpasınız milletin vicdanından dönmüştür.
- Bir çağrım aslında Esenyurt Emniyet Müdürüne değil, İstanbul İl Emniyet Müdürüne değil, Valiye değil, İçişleri Bakanına ve dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan'adır. Bakın, giremezsiniz diye, giremezsiniz diye bariyer çektiniz, girdik. Artık bu bariyerlerin, bakın içine de giriyoruz, dışına da çıkıyoruz, belediyeye de gidiyoruz. Bu bariyerin size bir faydası yok ama esnafa büyük zararı var. Artık bu bariyerleri kaldırın. Esnafın canına tak etti. Yüzde 51 ile kazandığımız ilçede bir daha esameniz okunmayacak hale geliyorsunuz. Bu bariyerleri kaldırın! Meydandaki işgali bitirin!
"BU OYUNA GELMEDİK BU OYUNU BOZDUK BOZMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
- Bir, bir teşekkürüm var. O da bütün provokasyonlara, kanunsuz emirlere rağmen, ki amaç şuydu: Bu milletin evladı polis memurlarımızı, her birisi aile babası ya da ana olan polis memurlarımızı, evlat olan, eş olan, kardeş olan polis memurlarımızı, milletin vekilleriyle yöneticilerimizle karşı karşıya getirip, "Bakın CHP'li polise ne yapıyor?" diye göstermek isteyenlere karşı büyük bir sabır ve olgunlukla davranarak polisimize en küçük bir kötü müdahalede bulunmayan... Rica etmiştim, "Onları ailesinin karşısında mahcup edecek hiçbir görüntünün tarafı olmayalım." dedim. Büyük özen gösterdi yöneticilerimiz, milletvekillerimiz ve Esenyurtlular. Ben bu özenlerinden dolayı arkadaşlarımıza ve verilen bu kanunsuz emirlerin aslında onları da mağdur ettiğini bildiğimiz polis kardeşlerimize, evlatlarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu oyuna gelmedik, bu oyunu bozduk, bozmaya devam edeceğiz.
- Buna, buna inanmayan kim varsa, işte Esenyurt Emniyet Müdürümüz orada. Bugün İl Başkanım sordu. En ufak bir kötü muamelemiz oldu mu? Polise karşı bir saygısızlığımız oldu mu? Bunu Esenyurt Emniyet Müdüründen sorabilirler. Esenyurt'ta görev yapan her bir polis kardeşimden sorabilirler. Bu yüzden partiyi ve Esenyurt'u kriminalize etmeye, suçlu göstermeye, çatışmacı göstermeye çalışan zihniyeti bir kez daha milletimize şikayet ediyoruz. Ve son olarak, son olarak gelelim Ahmet Özer'e.
"40 DAKİKADA OKUMALARI MÜNKÜN OLMAYAN DİLEKÇEYİ 40 DAKİKADA REDDETİLER"
- Bir akademisyen, bir kanaat önderi, bir aile babası, gerçek bir vatansever olan Ahmet Özer'e gece yarısı bastılar. Aldıkları evrakları alırken bile avukatlara izin vermediler. Bir şeyler bulup suçlayacaklar. Kendisine sorulan bütün sorulara yanıt verdi ama bomboş gerekçelerle tutukladılar. Bu tutuklamaya Türkiye'nin en iyi ceza hukukçuları 40 sayfa, ekleriyle tuğla gibi bir itiraz dilekçesi yazdılar. 40 sayfalık dilekçeyi ekleriyle birlikte yüzlerce sayfalık evrakı 40 dakikada okumalarının mümkün olmadığını, 40 dakikada reddettiler.
- Red gerekçesinde, "Her ne kadar bu iddialar tutuklanmayı gerektirmese de, her ne kadar tutukluluk tedbirine gerek olmasa da tutukluluğun devamına" gerekçe de bir gizli tanık. Ona da diyor: "Her ne kadar gizli tanık ifadesi tutukluluk gerekçesi olmasa da tutukluluğunun devamına" dediler.
AHMET ÖZER'İ DAVET ETMEYEN AKP'Lİ KALMAMIŞ GİBİ... ÖZEL AÇIKLADI
- Ahmet Özer'e gözaltındayken, ya da tutuklama kararının verildiği savcılık ve hakim karşısında bir gizli tanığın ifadesiyle ilgili hiçbir soru sorulmadı. Niye? Çünkü o sıra gizli tanık yoktu. Olsaydı soracaktı. "Gizli tanık bunu diyor" diye.
- Bu kadar boş gerekçeler olup tutuklama gerekçeleri Türkiye'de alay konusu olunca, efendim, "Ahmet Özer, DEMLİ'ymiş. Yok şu terör örgütlüymiş." 10 yıldır CHP'li, milletvekili adayımız. Efendim, Ahmet Özer suç örgütleriyle temas halindeymiş diye iddiaları, bir telefon görüşmesi, günü belli değil, saati belli değil, kaydı belli değil, olmadığı belli. Ama onların milletvekillerinin o kişiyle yemek yedikleri belli.
- Recep Tayyip Erdoğan'ın her bayram tebrik yolladığı Ahmet Özer. Cemil Çiçek'in 2012 yılında Anayasa Komisyonuna çağırıp 3 saat dinlediği Ahmet Özer. Naci Bostancı'nın Çözüm Komisyonuna 2013'te çağırıp 2 saat dinlediği Ahmet Özer. Mehmet Özhaseki'nin Seyircilik Şurasına davet ettiği 2017'de Ahmet Özer.
- Süleyman Soylu'nun Etnik Meseleler Çalıştayı'na davet ettiği Ahmet Özer, şu andaki İçişleri Bakan Yardımcısı, o günün Van Valisi, Kürt Sorunu Raporu'nu yazdırdığı Ahmet Özer'i suçlu ilan edemezsiniz. Ahmet Özer suçsuzdur. Ahmet Özer'le bir temas eden varsa siz kendiniz temas ettiniz Ahmet Özer'le. Yıllarca akıl danıştınız.
- Bu yüzden bu yüzden her etkinliklerine çağırdıkları, saatlerce dinledikleri, akıl sordukları Ahmet Özer'den suçlu çıkmaz, terörist çıkmaz ama bu işin de bu işin de peşini Cumhuriyet Halk Partisi sonuna kadar bırakmaz. Bunu böyle bileceksiniz!
"ALIŞIRSAK HUKUKSUZLUK İSTANBUL'A YAYILIR"
- Bir kez daha buradan seslenmek isterim ki Ahmet Özer'in halen daha hakkındaki iddianame tamamlanmamıştır. Bu iddianamenin tamamlanmaması, eldeki delillerle mahkemeye gidememenin mahcubiyetinden, zorluğundan kaynaklanmalıdır.
- Suç arıyorlar. Suç icat etmeye çalışıyorlar. Gizli tanık ifadeleriyle olmayacak iddialarda bulunup kendilerini haklı göstermeye çalışıyorlar. Bunun için elinizde ne varsa ortaya dökün. Bir an önce ortaya dökün. İddianameyi hazırlayın, yargılamayı başlatın ve artık Ahmet Özer'i serbest bırakın. Ahmet Özer suçsuzdur. Ahmet Özer tutuklu kalmamalıdır!
- Biz alışmayacağız. Biz Esenyurt'taki işgale alışmayacağız. Biz kayyum siyasetine alışmayacağız. Asla vazgeçmeyeceğiz! Çünkü biz alışırsak, biz direnmeyi bırakırsak, biz mücadeleyi bırakırsak bu hukuksuzluklar tüm Türkiye'ye yayılacak. Tüm İstanbul'a yayılacak.
- Seçimleri kazanamayan birisinin sandıktan kaçıp darbe yapmasına önümüzdeki seçimlerde bir daha seçilemeyecek birisinin sandıktan kaçmasına izin vermeyeceğiz!
- Sandığa, millete, ve iradesine sahip çıkmaya devam edeceğiz! Ve Cumhuriyet Halk Partisi bütün Esenyurt'u, bütün demokrasi güçlerini, tüm siyasi partileri bu büyük demokrasi mücadelesine yılmadan ve durmadan devam etmeye davet ediyoruz