Seçime 8 gün kaldı. 14 Mayıs'ta milyonlarca seçmen 13. cumhurbaşkanı adayını belirlemek için sandık başına gidecek.
Seçime geri sayım başlamışken cumhurbaşkanı adayları ve ittifaklar da son mitinglerini gerçekleştiriyor.
Millet İttifakı'nın büyük İstanbul Mitingi Maltepe Meydanı'nda gerçekleşti.
Mitinge Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve 6 partinin vekilleri ve milletvekili adayları katıldı.
Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu konuşuyor: Bu ülkeyi karanlıktan aydınlığa çıkaracağız kendinize inanın!
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu çıktı.
Kılıçdaroğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Bu ülkeyi cennet gibi yapacağız ve birlikte huzur içinde yaşayacağız"
"Değişime hazır mısınız? Türkiye'ye demokrasiyi getirmeye hazır mısınız? Bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye'yi inşa etmeye hazır mısınız? Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Hiçbir yoksul elektriği suyu doğal gazı kesilmeyecek. Bu ülkeyi cennet gibi yapacağız ve birlikte huzur içinde yaşayacağız.
"Türkiye'yi buradan çekip çıkaracağız"
85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağım. Hakkıyla hukukuyla ve adalet içinde hizmet etmeye söz veriyorum. Huzura kavuşturmamız lazım. Çok kamplaştırdılar. İnsanların inançlarını sorgular hale getirdiler. Türkiye'yi buradan çekip çıkaracağız. Yaklaşık 800 bini aşkın genç İstanbul'da ilk kez oy kullanacak. Sizler otokratik yönetimi demokrasiyle değiştireceksiniz. Bu onur size yeter.
"En büyük gücümüz sizsiniz"
Bu ülkeye baharı, huzur getireceğim. Herkesi kucaklayacağız. Hiç kimseyi mağdur etmeyeceğiz. KHK'lılara bahar gelecek. Biz beraber ve birlikte Türkiye'yi aydınlığa çıkaracağız. En büyük gücümüz sizsiniz. Kendinize güvenin.
"Cumhurbaşkanlığı'na oturduğumuzda yerimiz Çankaya olacak"
Benim Saray merakım yok. 6 liderin de yok. Ben sizler gibi yaşıyorum. Onur duyuyorum. Saray'a gitmeyeceğiz. Cumhurbaşkanlığı'na oturduğumuzda yerimiz Çankaya olacak. Bir şey daha, söz verdim, en geç 2 yıl içinde tüm Suriyeli kardeşlerimizi Afgan kardeşlerimizi ülkelerine yolcu edeceğiz.
"Yuh çekmeyin, sandığa gidip oy kullanın"
Her hakkı teslim edeceğim. Her hukuku uygulayacağız. Benim Cumhurbaşkanı olmamı istemeyen 2 kesim var. Birincisi beşli çeteler. Yuh çekmeyin, sandığa gidip oy kullanın ben sizden onu bekliyorum. Ama sandığa giderken bir arkadaşını beraber götürün. Özellikle AK Parti veya MHP'ye oy veren kişiyi ikna edeceksiniz, sandığa götüreceksiniz. O zaman gerçek anlamda her birey görevini yapmış olacak.
"Onların tamamını kuruşu kuruşunu getireceğim"
Yüzbinlerden söz aldım. Beşli çetelerin yurt dışına kaçırdıkları paraları, nerelere götürdüklerini biliyorum. Londra'da paraları nerelere yatırdıklarını biliyorum. Tamamını son centine kadar getireceğim ve bu millete vereceğim. 418 milyar doları götürdüler. Sadece bir işlemden 1 milyarın nasıl götürüldüğünü söyledi. Onların tamamını kuruşu kuruşunu getireceğim ve sizlere vereceğim.
"Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız"
Kul hakkı yemem ve kul hakkı yedirmem. Ben onların neler yediğini biliyorum. Kul hakkı yiyenin burnundan fitil fitil getireceğim. Uyuşturucu baronlarıyla neredeyse kucaklaşacaklar. Bu ülkeyi aydınlığa çıkaracağız. Bundan emin olmanızı isterim."
KARAMOLLAOĞLU: 15 MAYIS YENİ BİR BAŞLANGIÇ OLACAK
Mitingde ilk olarak kürsüye Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu çıktı.
Karamollaoğlu açıklamasında, "İnşallah 15 Mayıs yeni bir başlangıcın, sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun da Cumhurbaşkanlığı'nın tescili olacaktır" dedi.
Karamollaoğlu, şöyle devam etti:
"Biz 6 siyasi parti olarak bir araya geldik, sırf ülkemizin 21 yıldır içine sürüklenmiş olduğu sıkıntılardan kurtulabilmek için."
YAVAŞ: SEÇİM Mİ YAPIYORUZ, SAVAŞA MI HAZIRLANIYORUZ
Karamollaoğlu'ndan sonra kürsüye Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş çıktı.
Yavaş, açıklamasında, "Seçime gidiyoruz ama nasıl bir seçim anlamadık. İktidar tankları tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz, savaşa mı hazırlanıyor belli değil!" dedi.
Mansur Yavaş, şöyle devam etti:
"Bu kalabalıklar bir şey söylüyor. 14 Mayıs'ta değişimin müjdesini veriyor. 21 yıllık iktidar tankları tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz savaş mı belli değil. Diyoruz ki gurur kaynağımız ama 14 Mayıs'tan sonra kiracı ev sahibi, pahalılık, enflasyon, uyuşturucu, mülteci... Bu sorunlarla karşı karşıya kalacak. Ama bunların konuşulmasını istemiyor. Birazcık milliyetçilik sosu, muhafazakarlık sosu. İnsanlar bununla uğraşsın istiyorlar. Ankara'da neler söylediler. İstanbul'da da gördük. 25 yıldır İstanbul'da neler yapamadıklarını nasıl katlettiklerinin konuşulmasını engellemek için ikinci seçimde İstanbul düşerse Kudüs, Mekke düşer dediler. İstanbul düştü ama her şey çok güzel oldu.
İftiralar atıyorlar kulak asmıyoruz. Ankara'da da aynısı. 15 Mayıs'ı bekliyoruz. 9 milyarlık yolsuzluk dosyası, AnkaPark dosyası hala savcılıkta bekliyor. Türkiye'nin her yerinde bunların konuşulmasını istemiyorlar. İnşallah 14 Mayıs'tan sonra hukukun üstünlüğü de yerini bulacak, herkese adil işleyecek.
İMAMOĞLU: 14 MAYIS'TA MİLYONLARCA OY FARKINI ONLARA TEK TEK SAYDIRACAĞIZ
Yavaş'tan sonra üçüncü olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu çıktı.
İmamoğlu şöyle konuştu:
"İstanbul tarihi mitinglerle iz bırakmış şehirdir. Bu milletin en güçlü en gür sesi, her zaman İstanbul'dan yükselmiştir, yükselmeye devam edecek. İstanbul mitingleri Türkiye'nin tarihini değiştirmiştir, değiştirmeye devam edecek. Türkiye değişiyor, sevgili hemşerilerim; aramızda kalsın kazanıyoruz.
İstanbul'un iradesini beğenmeyenler seçimi iptal etmişlerdir. Sandıktan biz çıkmazsak geçerli sayılmaz dediler. Sonra millet onlara öyle bir demokrasi tokadı attı ki yerle bir etti. Hem milletin kararına saygı göstermeyi öğrendiler hem de bu kararın önünde hiçbir şey olmadığını öğrendiler.
Tek tek oyları saymayı öğrettik onlara. Saygı duyacaksınız kardeşim. 806 bin oy farkını millet onlara tek tek saydırdı. Milyonlarca oy farkını onlara tek tek saydırmaya hazır mıyız? İktidarı millete teslim edecekler. O kötü dillerini ne yazık ki fütursuzca milletimizi bölmek için kullanıyorlar. Millet uyandı.
Bunlar kötülüğü o kadar büyüttüler ki artık miting alanlarında eşlerimizin görüntülerini yayınlayarak oy kapma ucuzluğunu başlattılar...
Ali Babacan: Gelin bu 14 Mayıs'ta annelerimize baharı hediye edelim
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ekrem İmamoğlu'ndan sonra dördüncü olarak Ali Babacan çıktı.
Babacan mitingde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Ülkemizin her yerinden yükselen demokrasi çığlığını İstanbul'a getirdik. Demokrasi çığlığını tüm dünya duyuyor. Tüm dünya izliyor. Sağcı solcu demeden, sünni alevi demeden hep beraber daha fazla demokrasi diyecek miyiz? Hep beraber, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu 13. Cumhurbaşkanı yapacak mıyız? TBBM'de çoğunluğu sağlayacak mıyız? Sözümüzü aldık.
"Herkesin cebindeki 200 liradan 124 doları kim çaldı?"
Pahalılığı, yolsuzluğu en iyi bilenlersiniz. Hey gidi İstanbul. 2010'da İstanbul Avrupa Kültür Başkenti olmuştu. Yaptığımız reformlarla yapmıştır. Ülkeyi şimdi getirdikleri noktaya bakın. 200 liralık banknotun hikayesini anlatayım. 2009 yılında tedavüle çıktı. Kaç dolar ediyordu, 134 dolar ediyordu. Bugün ne kadar, 10 dolar bile etmiyor. Döviz bürosunda 20,5 oldu. Herkesin cebindeki 200 liranın 134 dolar iken 9 dolara düşüren yani 124 doları kim çaldı? Herkesin cebindeki 200 liradan 124 doları kim çaldı?
"2 yılda enflasyonu tek haneye indireceğiz"
Bu enflasyon tam baş belasıdır. Ekonomiyi kötü yönetirseniz yüksek enflasyona mahkum edersiniz. Türkiye'de kurum kalmadı. Patates soğan diyoruz. Gerisini siz tamamlarsınız. Her şey tek bir kişinin keyfine bağlı, ülkenin ekonomi politikası yok, zır cahillik var. Devlet kadroları bir kişinin oyuncağı oldu. Endişeye mahal yok. Türkiye'yi hızla düzlüğe kavuşturacağız. 2002'de başardık şimdi çok daha iyisini yapacağız. İlk 1 ayda kurumları ayağa kaldıracağız, 6 ayda kriz iklimini sona erdireceğiz, 2 yılda enflasyonu tek haneye indireceğiz.
Merkez Bankası'nın bağımsız ve itibarlı kurum olmasını sağlayacağız. Hızla toparlanacağız, endişeye mahal yok. Türkiye 1'den büyüktür. Güveni nasıl kazanacağız, 8 madde: Yalan yanlış işler yaptırmayacaksın, söz verince tutacaksın, emanete hıyanet etmeyeceksin, adaletle yöneteceksin, ehliyetli kadroları göreve getireceksin, istişareyi elden bırakmayacaksın, şeffaf olacaksın ve son olarak her zaman hesap vermeye hazır olacaksın. Bu 8 maddeyi yerine getirin, korkmayın. İşte o zaman bu ülke çok hızlı bir şekilde yüksek gelir sınıfına ulaşan bir ülke olur.
"Kara kış mı bahar mı?"
Bu seçim özünde iki seçenekli referandum. İstanbul, cevabın nedir? Otoriterlik mi demokrasi mi? Keyfilik mi hukuk mu? Baskı mı özgürlük mü? Tek akıl mı ortak akıl mı? Korku mu umut mu? Öfke mi sevgi mi? Kavga mı barış mı? Kriz mi huzur mu? Yoksulluk mu zenginlik mi? Kara kış mı bahar mı? Gelin bu 14 Mayıs'ta annelerimize baharı hediye edelim. Anneler de çocuklarına demokrasiyi hediye etsin..."
Gültekin Uysal: Bu ülkenin kaynaklarını resmiyete uydurarak yağmaladılar, haram saltanatı kurdular
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ali Babacan'dan sonra beşinci olarak Gültekin Uysal çıktı.
Uysal mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Aziz İstanbul, merhaba. Bir büyük güzelliği bu tarihi günde hep beraber yaşıyoruz. Çağlar açmış, çağlar kapatmış İstanbul, bir dönemi kapatmaya, yeni bir dönemi açmaya var mıyız? Adeta tarihi bir günde bu büyük milletin yürüyüşünde de bilesiniz ki bu günler, bu tarihi anlamda olacaktır. Aziz İstanbul, gençlerimiz, kadınlarımız, yarınlarımızı alın teriyle emeğiyle kazancıyla oluşturmaya çalışan tüm vatandaşlarımız. Bir tarihi kavşağa doğru hep beraber ilerliyoruz. 14 Mayıs 2023 milletin yeniden kaderine hakim olacağı bir gün olacak. Türkiye'yi vazgeçilmez zannedenlere, kendi varlıklarını kaçınılmaz kadere dönüştürmek için Türkiye'yi risklere mahkum edenlere, kaynaklarını bir avuç insana sunanlara karşı elbette 'yeter' diyeceğiz. 14 Mayıs'ı çağın ritmini yakalayacağımız bir gün haline getirmek durumundayız.
Bu güne 1 günde gelmedik. Bugün milyonlarca insanımız eğer sefalet içindeyse bunun sorumluluğu elbette yönetenlerdedir. Cumhuriyette demokrasiye ruhen inanmıyorlar. Demokrasi ve hukuk onların lehine işliyorsa kabulleri, işlemiyorsa değil. Şimdi birileri çıkmış diyor ki 14 Mayıs bir darbe girişimidir. Seçimleri iptal mi edeceksiniz? Bunların düşünceleri ortaya döküldü. Demokrasiye, hukuka, Türkiye'ye dair hiçbir hayalleri yok. 21 yılın sonunda Sayın Erdoğan seçim beyannamesini açıkladı. Mülakatı kaldıracağını taahhüt ediyor. Bozduğu ekonomiyi 2002 şartlarına getirmeyi taahhüt ediyor. İktidarı döneminde çıkan imar aflarını yasaklarını taahhüt ediyor. Geldikleri noktada söz bitmiş, yalanları da bitmiş. Bu ülkenin kaynaklarını resmiyete uydurarak yağmaladılar, haram saltanatı kurdular..."
Ahmet Davutoğlu: 14 Mayıs siyasetin Hıdırellezi olacak!
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Gültekin Uysal'dan sonra altıncı olarak Ahmet Davutoğlu çıktı.
Davutoğlu mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Fatih'in fethiyle çağ açıp çağ kapattığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'geldikleri gibi gidecekler' diyerek istiklal ateşini yaktığı aziz İstanbul. Hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum. İstanbul, anlayana bir hocadır; ders verir. Bugün İstanbul milli irade dersi veriyor. Seçimlere darbe diyen Bakan'a, toplumu bölerek kardeşi kardeşe düşman kılan söylem kullananlara milli irade dersi veriyor İstanbul.
"Mücadele toprağa bereket diye bakanlarla toprakta rant görenler arasında"
Bana Millet İttifakı'nın Tarım ve Gıda güvenliği politikalarını anlatmak düştü. İki zihniyeti anlatmaya çalışacağım. Önce toprak. Ondan geldik, ona gideceğiz. Bir zihniyet der ki toprak ranttır, bir zihniyet de der ki toprak bizim dostumuzdur. İşte bakın, toprak bir rant alanıdır diyenler, bundan 3 ay önce deprem bölgesine diktikleri binalarla büyük acılar yaşattılar. Mücadele toprağa bereket diye bakanlarla toprakta rant görenler arasında.
"Haddini bil haddini"
Geçen sene 1 milyon büyükbaş, 1 milyon 300 bin küçükbaşı kaybettik. Neden pahalı et yiyorsunuz, çünkü hayvancılığı öldürdüler. Çünkü bunlar toprakla savaşanlardır. Eski başbakan dedi ki yabancı istilacılara bırakmayacağız. İstanbullular, siz ona 2 kere ders verdiniz. Geçen hafta İzmirliler de ders verdi. Haddini bil haddini. Millet İttifakı yabancıya da toprağı istila edenlere karşı kurulmuştur.
"Hem SİHA hem İHA, hem Togg, hem soğan"
Toprağı rant alanı gören bu zihniyet gidecek, toprağı bereketlendiren çiftçilerimiz geri gelecek. İmar baronları gidecek, milletin efendisi köylü gelecek. İkincisi su. GAP projesi kalktı. Kanal İstanbul'da servet projesi var. Et fiyatı süt fiyatı artarsa tüketici alamıyor, düşerse üretici kar edemiyor. Biri dedi ki biz Togg diyoruz onlar soğan diyor dedi. Tam bir zihniyet fukarası. Biz de şunu diyoruz, hem SİHA hem İHA, hem Togg, hem soğan.
"Yiğidi bir kuru soğana muhtaç edenler gidecek"
Bu seçim halkla birlikte halkın kaderini paylaşanlarla halkı gıda enflasyonu karşısında ezdirenlerin seçimi olacak. Millet İttifakı'nın iktidarında gıda enflasyonu altında bir zümre olmayacak. Yiğidi bir kuru soğana muhtaç edenler gidecek, Anadolu yiğitleri gelecek. Kanal İstanbulla değil, Anadolu'ya suyla bereket getireceğiz. Lüks yatlara mazotu ÖTV'yi kaldıranlar gidecek, çiftçiye mazotu ücretsiz verenler gelecek.
Meral Akşener: Hayatımda bu kadar rezil bir seçime ilk defa gidiyoruz
14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimlerine 8 gün kala Maltepe Orhangazi Şehir Parkı'nda düzenlenen mitingde kürsüye Ahmet Davutoğlu'ndan sonra yedinci olarak Meral Akşener çıktı.
Akşener mitingde yaptığı konuşmada şunları söylüyor:
"Bir Kemal'e bir Meral'e. Öncelikle bu meydanı doldurduğunuz için sizlere teşekkür ederim. Haklarınızı helal edin. Sayın Kılıçdaroğlu'nu daha fazla beklemeyin diye kısa konuşma yapacağım. 14 Mayıs, burası gösteriyor ki Sayın Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanı olarak seçildiği ve alkışlar içinde Çankaya'ya götürdüğümüz bir akşam olacak. Sizin helal oylarınızla.
Başbakan Meral diyorsunuz ya, oylarınızla olmak istiyorum. Bizim Anadolu'da yaptığımız bütün mitinglerde tek bir şey istiyorum. 1 oy Kemal'e 1 oy Meral'e... Birleşe birleşe kazanıyoruz, ortada bir sorunumuz yok. Her CHP'li aileden sadece tek 1 oy istiyorum. 1 tanecik. Ama biz tüm İyi Partililer, çok çalışıp tüm oylarımızı Kılıçdaroğlu'na şak diye basacağız.
Hayatımda bu kadar rezil bir seçime ilk defa gidiyoruz. Milletine işgalci, darbeci diyen bir dil. Tüm psikiyatrları bu abileri tedavi için davet ediyorum. Cezai ehliyetleri kalmadı."