CHP’nin Proje ve Yatırımlardan Sorumlu Başdanışmanı Recep Beşenk, Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya hesabı üzerinden paylaştığı videoyla duyurduğu “Kalkınma Planı”nın ayrıntılarını anlattı.
Proje fikri 2008'de ortaya çıkmış
T24'ten Eray Görgülü'nün haberine göre; 2008 yılında yazdığı “Madencilik Kaynak Rezerv Tespit Standartlarının Türkiye Uygulaması” adlı çalışmanın dönemin Meclis Komisyon Başkanı Mehmet Altan Karapaşaoğlu tarafından ilgi gördüğünü belirten Beşenk, şunları söyledi:
"Karapaşaoğlu, beni davet etti. O çalışmayı müteakip Türkiye’de büyük bir metal rafineri kurulması gerektiğini düşündük. Öyle bir fizibilite yazdık. Biraz daha ilerleyince dünyada şunu gördük. Dünya bu işi, içerideki sistemi olumsuz etkilememek için özel bölgeler ve stratejik temel yatırımlarla çözmüş. O zaman dedik ki bu rafineri özel bölgede olsun, özel bölge çalıştık. 2012 yılına geldiğinde küçük bir çalışmaydı bu. Sonra yurt dışına gittik, yurt dışında iki yerde özellikle tarım, hayvancılık olan kısmını bitirdik. Tamamen bitti, işletmeye çalışıyor. Diğerinde inşaatlara pandemi nedeniyle ara verilmişti. Biz sayın genel başkanımızla yolsuzluk komisyonundan tanışıyoruz. O vesileyle arada da görüşürdük. Bundan haberi oldu. Birlikte çalışma kararı aldık ve 2021 ağustosunda resmi olarak çalışmaya başladık."
50 üretim üssü kurulacak
Söz konusu proje kapsamında ülke genelinde 50 üretim üssü, 17 tarım ve hayvancılık merkezi ile 9 adet Özel Ekonomi Bölgesi kurulacağını söyleyen Beşenk, Türkiye Girişim ve Kalkınma Fonu oluşturulacağını da söyledi.
Beşenk, Fon bünyesinde kurulacak Özel Ekonomi Bölgelerinden 5’inin tarım ve hayvancılık alanında, 2’sinin de petrokimya alanında olacağını belirtti. Mersin’e de 1 milyon dekarlık karma, İskenderun’a da 45 bin dekarlık Özel Ekonomi Bölgesi kurulacağını kaydeden Beşenk, 50 adet üretim üssünün de otomotiv, savunma sanayii, metal rafinerisi gibi özel alanlarda ihtisaslaşacağını ve bu üslerin ihracata yönlendirileceğini anlattı.
Finansman ihtiyacı büyük oranda giderildi
Projenin finansmanı için yurt dışındaki muhataplarla görüşmeler gerçekleştirdiklerini ve finansman ihtiyacını büyük oranda tamamladıklarını söyleyen Beşenk, şunları söyledi:
Fizibileteleri, alanları ve kanun tasarılarının hepsi hazır. Hangi bölgede ne üreteceğiz, hangi bölgede hangi yatırımlara daha fazla teşvik vereceğiz, hepsini çalıştık. En az yüzde 90’ı kamu arazisi olacak. Arazileri, ayni sermaye olarak koyacağız buraya. Genel Başkanımız 300 milyar dolar diyor ama çok mütevazi rakam kullanıyor. Açıkçası çok çok üstünde bir ilgi var.
Beşenk'in açıklamaları şöyle:
Tarım, hayvancılıkla ilgili projemiz dünyada tektir. Yurt dışında yaptığımız bölgeler var. Bu konuda Amerikalı ve Brezilyalı büyük, dünyanın en büyük en gelişmiş firmalarla da çalışıyoruz. Sonuç itibariyle kıymanın kilosu neredeyse 300 TL’ye gelmiş durumda. Tarım ve Hayvancılık üretim merkezleri ve tarım hayvancılık özel ekonomi bölgeleri ağı ile hem önemli oranda ihracat yapacağız, hem de etin de, kıymanın da kilo maliyetlerini bugünkü fiyatların çok çok altına düşüreceğiz.”
Proje kapsamında üretim üslerine ciddi manada ucuz elektrik, ucuz su sağlayacağız. Vergisel yükler olmayacak, projeler kapsamında Karadeniz ve Akdeniz’de 6 yeni liman kurulacak ve bunlar da Mersin-Adana sınırında olacak. Dünyanın en büyüklerinden olan bu limanlarla jeopolitik üstünlüğümüzü artırırken üretimdeki kalitemiz ile dünya ile rekabet edebileceğiz.
Farklılaştırılmış ürün yelpazesi ile üretim yapacağız. Tamamen yenilikçi anlayış ile tam hukuki güvenlik sağlayacağız bu bölgelerde kendine özgü yasalar ile kurulacak uluslararası yetkin hukukçulardan oluşan uzlaşma kurulu olacak, bütün yatırımlar Ekvator prensiplerine göre yani en gelişmiş çevre sistemine göre kurulabilecek, yatırımları belirli oranlarda Dünya Bankası ve İslam Kalkınma Bankası’na sigorta edeceğiz ve primleri sektörüne göre kısmen veya tamamen ilk 5 yıl biz karşılayacağız. Dünyada bilinen en güvenli yatırım ve üretim ekosistemini kuruyoruz. Üretim üslerinde üretilen mallar Türkiye içine yani iç pazara girişi halinde ithalat sayılacak ve iç rekabeti olumsuz etkilemesi önlenecek. Üretim üsleri, ihracata yönlendirilecek.
Özetle, Özel Ekonomi Bölgeleri özel bir kanun ile kurulacak. Gerçek manada finans merkezi ile düşük maliyetli kolay ve hızlı krediye erişim sağlanacak. Uluslararası hukuk geçerli olacak. Benzerlerinden daha uygun fiyatlı elektrik bazı stratejik sektörlerde ilk 5 yıl ücretsiz elektrik ve özel teşvikler verilecek. Sınırsız ve uygun fiyatlı su sağlanacak. Çalışanlar ve yatırımcılar Gelir ve kurumlar vergisinden muaf olacak. Bu bölgeler ülke genelinde 10 yılda doğrudan 2.5 milyon kişiye iş sağlayacak. Türkiye’de kişi başına düşen gelir 20 bin doları aşacak. Önümüzdeki on yılda bu proje desteği ile 10 yılda her yıl ortalama yüzde 6.2 büyüyeceğiz.