Kılıçdaroğlu, Can Atalay'ı Silivri'de Ziyaret Etti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı davası nedeniyle tutuklu bulunan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay'ı, Marmara Cezaevi'nde ziyaret etti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcıları Zeynel Emre, Semra Dinçer ve Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'yla birlikte, gezi davasında 18 yıl hapis cezasına çarptırılan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay'ı Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde ziyaret etti. Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, ziyaret için saat 14.20 sıralarında cezaevine geldi. Yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Can Atalay: Buradan Çıktıktan Sonra İlk İşim Hatay'a Gitmek

Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada, "Hatay Milletvekili Sayın Can Atalay'ı hapishanede ziyaret ettik. Kendisini dinledim, arkadaşlarımla beraber. 4 konuyu gündeme getirdi. Öncelikle çok heyecanlıyım dedi, ziyaretimiz dolayısıyla heyecanının güzel olduğunu ifade ettim kendisine. Buradan çıktıktan sonra ilk işim Hatay'a gitmek, deprem bölgesindeki depremzedeleri ziyaret etmek. Bunu çok arzuluyorum ve mutlaka gitmek istiyorum diye düşüncesini ifade etti. Davanın çok haksız bir dava olduğunu ve içeride boşu boşuna tutulduklarını ifade etti" dedi.

"Gelişimizin temel nedeni TBMM iradesini kamuoyuna duyurmaktır"

Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:

"Şimdi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gelip yemin etmesi gerekiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde ismi okunuyor, kendisi orada olmadığı için yemin edemiyor. Arkasından Can Atalay, yine Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bütün milletvekillerinin oylarıyla, İnsan Hakları Komisyonu'na, Allah aşkına bu nasıl bir uygulamadır. Bu nasıl bir yargıdır? Bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır. Can Atalay hapiste, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görev yapan milletvekilleri Can Atalay'ı insan haklarından sorumlu komisyona seçiyorlar ve Can Atalay yine hapiste. Buraya gelişimizin temel nedeni Türkiye Büyük Millet Meclisi iradesini kamuoyuna duyurmaktır. Hiç kimse bir milletvekilini, milletin oylarıyla seçilmiş bir milletvekilini, hüküm giymemiş bir milletvekilini Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iradesini dışlayarak cezaevinde tutamaz. Bu doğru değildir. Bu görev en çok kime yakışırdı, en çok Cumhuriyet Halk Partisi'ne yakışırdı. Çünkü bu ülkeye demokrasiyi getiren parti biziz. Eğer demokrasiyi getirdiysek, demokrasiyi bütün kurum ve kurallarıyla yaşatmak zorundayız."

Siyaset Haberleri