Kemal Kılıçdaroğlu Sine-i Millet çağrısı yaptı! Kayyuma karşı ilk açıklama

Eski CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Esenyurt'a kayyum atanmasının ardından Sine-i Millet çağrısı yaptı.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanıp yerine kayyum atanmasının ardından eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ilk açıklamasını yaptı. X hesabından paylaşım yapan Kemal Kılıçdaroğlu, AKP iktidarına karşı Sine- Millet çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu, kayyum atanmasını da garabet olarak tanımladı. Kılıçdaroğlu, şunları dile getirdi:

  • "Yargı ve yürütme, tek adamın emrine girdi. Yasama organımız işlevsiz hale getirildi. Liyakat gerektiren bütün makamlar, hukuksuz talimatlara itaat eden beceriksizlerle dolduruldu. Denetleme mekanizmaları yok edildi. Şeffaflık ve hesap sorulabilirlik ortadan kaldırıldı. Muhalif siyasetçiler, gazeteciler, aydınlar, öğrenciler, sanatçılar, karşı duran herkes davalarla ve hapis cezalarıyla sindirilmeye çalışıldı. Yaratılan korku ikliminde toplum edilgenleştirildi.
  • Ahlaksızlık ve yolsuzluk olağanlaştı ve kurumsallaştı.
  • Dillerinden düşürmedikleri "dış güçler," metaforuyla kendilerine bağlı kalacak bir kitle ve tek adam rejimini tesis ettiler. Talimatlarına harfiyen uyacak ve her türlü hukuksuzluğu gerçekleştirecek sözde savcıları etkin yerlere atayıp, onlar eliyle millet iradesini yok sayacak işlemler yaptırdılar. Böylesi ahlaksız bir yapı ile karşı karşıyayız.
  • Karşımızda bir kişi yok; emperyal güçler tarafından teslim alınmış ve bütün gücü elinde bulunduran, onların emriyle hareket eden bir yapı var.
  • O nedenle buradan tekrar ediyorum: Müzakere yok, mücadele var...
  • Saray ve kullanışlı aparatlarından kurtuluşumuzun tek yolu: Sine-i Millettir.
  • Halkın helal oylarıyla seçilmiş bir siyasetçiye yapılan hiçbir hukuksuzluğu ve kayyum garabetini kabul etmiyoruz."

ÖZGÜR ÖZEL YANIT VERDİ

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Esenyurt'ta kayyuma karşı mitingde Sine-i Millet çağrısına şöyle yanıt verdi:

Şimdi yeni bir oyun var. Yeni bir oyun. Anayasayı değiştirmenin, anayasayı değiştirmenin yeni bir oyununu bulmuşlar. Birtakım hesaplardan, sosyal medya hesaplarından hep birlikte şöyle yazıyorlar, şöyle yazıyorlar.

"Demokrat Parti, CHP, muhalefet Meclis'ten çekilsin. Sinei-i millete dönün, erken seçim yapılsın." Bakın ben size hesabı söyleyeyim. Tut ki 130 vekil, sadece biz, ya da toplam 200 vekil, siyine-i millet dedik. Siyine-i millet erken seçim doğurmuyor.Sinei-i millete ara seçim doğuruyor. Ara seçim, 90 gün sonraki ilk pazar. Sen çekilmişsin, bir daha girmiyorsun. AK Parti ile MHP giriyor. O 200 milletvekilinin 100'ünü alıyor ya da 130 milletvekilinin 80'ini alıyor. Mevcut 320'nin üstüne ekliyor. 400 vekili alıyor, ne sana, ne bana, ne başkasına ihtiyacı olmadan anayasayı değiştiriyor, canı ne istiyorsa onu yapıyor. Buradan bütün muhalifleri uyarıyorum. "Sinei-i millete demek "erken seçim" demek değildir. 90 gün sonra ara seçimdir, AK Parti ile MHP'nin kurduğu tuzaktır, bu tuzağa kimse kapılmasın.

Ama biz, ama biz, ama biz erken seçim için ne gerekiyorsa onu yaptırmaya, sesimizi yükseltmeye hep beraber mecburuz. Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanı olarak sizlere söz veriyorum ki, tüm kurumlarımın ve tüm örgütümüzün gücüyle. Örneğin yarın, sabahleyin grup toplantımızı Ahmet Özer'i ziyaretimin hemen sonrasında Silivri Cezaevi'nin önünde yapıyorum.

Ardından, ardından Cumhuriyet Halk Partisi grubunun başka bir şehirde planlanan toplantılarını iptal ettik. Burada önümüzdeki dönem muhalefetle dayanışmayı, iktidarla mücadeleyi, erken seçim için yapılması gereken her şeyi konuşacağız. Ahmet Başkan'a sahip çıkmayı da, Esenyurt'un iradesini de, İstanbul'un muhafızının muhafazasını da ve eninde sonunda o sandığı getirip Recep Tayyip Erdoğan'ı göndermeyi de konuşacağız ve başaracağız.

Ayrıca, bu hafta bugün Esenyurt'ta MYK yaptım. Yarın, öbür gün Esenyurt'ta milletvekillerimizle çalışacağız. Ertesi gün Parti Meclisimizi toplayacağız. Alınan bütün kararlar bundan sonra artık erken seçimi zorlamaya, mücadeleyi yükseltmeye, bunlardan kurtulmaya yöneliktir.

SİNE-İ MİLLET NEDİR?

"Sine-i millet," Osmanlı döneminden itibaren kullanılan bir terim olup halk arasına dönme anlamına gelir. Bir siyasetçinin veya bir kurumun mevcut görev ve statüsünden istifa ederek halkın arasında, sivil bir konumda varlık göstermeyi tercih etmesi durumunu ifade eder. Genellikle bir protesto veya tepki olarak kullanılan bu kavram, bir nevi halka dönerek onlardan destek istemeyi ifade eder.

Bu terim, özellikle Türkiye siyasi tarihinde, bazı milletvekillerinin veya siyasetçilerin, Meclis’teki görevlerinden ayrılarak siyasi bir duruş sergilemek amacıyla kullandığı bir yöntem olarak bilinmektedir.

Peki nasıl uygulanır?

Anayasa, sine-i millet kararının uygulanabilmesi için TBMM Genel Kurulu'nun onayını şart koşuyor. Anayasa'nın 84'ncü maddesi, milletvekili istifasının Genel Kurul'da kabul edilmesini öngörüyor. Madde şöyle, "İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, TBMM Genel Kurulunca kararlaştırılır."

"Sine-i millet,", siyasette muhalefetin iktidara karşı son ‘silahı' olarak tanımlanıyor

Siyaset Haberleri