CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, "kalıcı yaz saati" uygulamasının olumsuz etkilerine dikkat çekerek uygulamanın kaldırılmasını istedi.
Okulların yeniden açılmasıyla milyonlarca öğrenci, güne karanlıkta başlamak zorunda kaldı. Akdoğan, bu duruma tepki göstermek amacıyla Konya yolunda bir basın açıklaması yaptı.
"GÜNAYDIM DEMEK İSTERDİM..."
"Günaydın demek isterdim ama gün henüz aymadı" diyerek konuşmasına başlayan Akdoğan, şu ifadeleri kullandı:
Arkadaşlar sizlere günaydın demek isterdim ama günaydın dersem size yalan söylemiş olurum. Çünkü gün aymamış durumda. Ama emek erken uyanır. Ankaralılar diğer illerimizde olduğu gibi uyandılar ve güne başladılar. Hatta şu saati baz almayın, esas baz alacağımız saat bugün arabasına binip, servisine binip, dolmuşa binip, otobüse binip yola çıkan insanların uyandığı saattir. Yaklaşık 8 senedir Türkiye bu zulümle karşı karşıya. İnsanlar ve hatta horozlar, gün ışığınca uyanırlar, hava karardıktan belli bir süre sonra uyurlar. Bu memleketimizde 1973 yılında beri yılından böyleydi. Ama Berat Albayrak bu konuda ısrarcı oldu, İTÜ'nün bir raporunu gösterdi, bu rapora karşı başka raporlar var idi. Hala var. Hocalarımız Türkiye içinden, yurtdışından çokça araştırmalar yapıyorlar. Bu konunun ekonomiye katkısı olduğu iddia ediliyor. Ancak ekonomik olarak ülkemize bir katkısı olmadığı, hatta zarar verdiği yönünde verilerde var. Bu konuyu konuşan ilk ben değilim. Son konuşanda ben olmayacağım. Ama bu meselenin bir an evvel çözüme kavuşturulması gerekiyor."
"GÜVENLİK MESELESİNE DÖNÜŞTÜ"
Akdoğan, uygulamanın ekonomiye bir katkısı olmadığını belirti. Akdoğan, "Bu düzenleme öğrencilerin ve çalışanların odaklanma ve motivasyonunu olumsuz etkiliyor" deyip ders saatlerinin de kısaltılmak zorunda olmasına dikkat çekti. Akdoğan şöyle konuştu:
"Ekonomik olarak bize bir katkısı yok. Onlar gibi ekonomik olarak katkısı olduğunu farz edelim. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere çokça insanı bu mesele etkiliyor. Bu sokakta bir güvenlik meselesi haline dönüşmüş durumdadır. Bu pedagojik olarak çocuklara zarar verir durumdadır. Hatta bu eğitim hayatımıza zarar verir durumdadır. Bakın bu konuyu çözemedikleri için ikili eğitim yapan devlet okullarında ders saatlerini 40 dakikadan 30 dakikaya çektiler. Ham hum şaralop bir an önce öğrenciler gelsin, 40 dakikalık dersi 30 dakikada yapsın ve bırakıp gitsin istiyorlar. Çünkü dersin başlama saatini 8'e çektiler. 8'de gelsin, öğlen gitsin. Öğlen gelen hava kararmadan gitsin diye... 30 dakika ders yapan çocukla, 40 dakika ders yapan çocuğu aynı sınava sokuyorlar. Aynı muameleye tabii tutuyorlar.
Biyolojik saat diye bir şey var, bunu kimse görmüyor. Öğrencilerin veya çalışanların odaklanma, motivasyon sorunu var. Bunu kimse görmüyor. Adaptasyon sorunu var, bunu kimse görmüyor. Güvenlik-ulaşım sorunu var, bunu kimse görmüyor. Sabahın erken saatlerinde kalkıp işe giden insanlardan, okula giden insanlardan ailesiyle sorun yaşayanlar var. Bunu kimse görmüyor. Türkiye bir an evvel bu meseleden vazgeçmeli. Ayrıca Avrupa ile saat farkımız var. Bu borsayı etkiliyor, bu bankacılık sistemini etkiliyor, bu uçuşları etkiliyor. Dolayısıyla ekonomik olarak bir zararı var. Toplumsal olarak bir zararı var. Aynı zamanda elektrik tüketimini de arttıran bir durum var."
"BUNU YADIRGAMIYORUM"
Akdoğan, açıklamasının ardından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ı görüntülü aradı ancak yanıt alamadı. Akdoğan şunları ifade etti:
"Bakan telefonumu açmadı. Çok doğal, kendisi uyanmamış olabilir. Bunu yadırgamıyorum. Bir bakan neden uyanmadı demiyorum. Bakan'ın uyumasını normal, bu insanların sabahın köründe uyanmasını anormal buluyorum. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar'a cep telefonundan ulaşamadım. Ama milyonlarca insan ayakta ve onlara ulaşabildik. Maalesef Türkiye bu ayıbı yaşıyor."
"Kalıcı yaz saati" uygulamasının elektrik tasarrufu sağlamadığını ve Avrupa ile saat farkı nedeniyle ticaret ve bankacılık sistemine zarar verdiğini belirten Akdoğan, "Toplumun her kesimi bu uygulamadan olumsuz etkileniyor. Türkiye bu yanlıştan dönmeli" çağrısında bulundu.