İYİ Partili Tolga Akalın'ndan, 'MİT Raporu' Çıkışı

İYİ Parti Göç Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Tolga Akalın, MİT’in ‘aşırı sağ’ raporu üzerinden Rasim Ozan Kütahyalı ve Yıldıray Oğur’un kaleme aldığı yazı ve paylaşımlara tepki gösterdi.

Politikyol'da yer alan habere göre; Milli İstihbarat Servisi (MİT) bünyesinde kurulan Milli İstihbarat Akademisi, 6 Ocak itibarıyla faaliyetlerine başlamıştı. İstihbarat, güvenlik ve strateji alanlarında lisansüstü eğitim verecek olan akademi, kuruluşunun ardından bir de rapor yayımladı. Akademinin ilk raporu ise Batı ülkelerindeki aşırı sağcı hareketler ele aldı. Raporda aşırı sağ hareketlerin Türkiye’nin de yakından takip ettiği gündem başlıklarından birini oluşturduğu ifade edildi.

Raporun yayımlanmasından sonra Yıldıray Oğur, Karar Gazetesi’nde kaleme aldığı bir yazısında “MİT’in aşırı sağı sadece bir dış tehdit değil, iç tehdit olarak da gördüğü anlaşılıyor. Özellikle Türkiye’de yaşanan 5 milyon sığınmacıya karşı artan öfke; 2016 darbe girişiminin ardından muhalefet alanının kapanmasıyla bir alternatif muhalefet odağı haline gelen yeni nesil bir Türkçülüğü yükseltiyor” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz gün İstanbul’da bir kiliseye yönelik saldırının duyulmasının ardından da MİT’in bu raporunu hatırlatan Rasim Ozan Kütahyalı ise “MİT’in ‘Aşırı sağ tehdit’ ile ilgili raporunun özellikle ek nüshalarının dikkatle irdelenmesi gerekiyor” dedi.

Oğur’un yazısı ve Kütahyalı’nın paylaşımı üzerine, iki isim üzerinden ‘kumpas’ hatırlatması yapan Akalın ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile Ergenekon sürecini hatırlattı. Akalın, “Görünen o ki bir güvenlik teşkilatımıza bağlı yeni kurulan akademi içerisindeki bir “klik” de kaçak göçmen ve sığınmacı karşıtlığını “aşırı sağcılık” olarak tanımlayarak devlet yönetmeye talip yeni demokratik milliyetçiliği çerçevelemeye ve marjinalleştirmeye teşebbüs etmektedir” dedi.

Tuncay Güney’in beyanlarını hatırlatan Akalın söz konusu paylaşımlarda şu ifadeleri kullandı:

“Tuncay Güney’in beyanlarını; 2000 yılında Başbakan Bülent Ecevit’e, 2003 yılında Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’e “BİLGİ NOTU” olarak sunan dönemin MİT Müsteşarı, her ne kadar 2009 yılında Tuncay Güney beyanları için “saçma sapan” demiş olsa da, FETÖ’nün bu beyanlar üzerinden başlattığı kumpas davaları süreci sonunda 7 Şubat 2011 tarihinde MİT’in kapısına dayanmasını engelleyemedi. Bugünün Türkiyesinde kaçak göçmen ve sığınmacıların ikametine karşı çıkışı “aşırı sağ faaliyet” olarak tanımlamak ile Tuncay Güney’e itibar etmek arasında hiçbir fark yoktur. Bugün sığınmacıların Türkiye’yi istilasına itiraz edilmesini “Aşırı Sağ” olarak niteleyenler de yarın Türk devletinin demografik çöküşünün önüne geçemeyeceklerdir.

2000-2005 döneminde FETÖ; devletin içindeki örgüt mensupları eliyle “Ulusalcılığı Aşırı Sağ Faaliyet” olarak tanımlatmış ve kumpas davalarının yolunu açmıştı. Görünen o ki bir güvenlik teşkilatımıza bağlı yeni kurulan akademi içerisindeki bir “klik” de kaçak göçmen ve sığınmacı karşıtlığını “aşırı sağcılık” olarak tanımlayarak devlet yönetmeye talip yeni demokratik milliyetçiliği çerçevelemeye ve marjinalleştirmeye teşebbüs etmektedir. Türkiye’de aşırı sağcı arıyorsanız Santa Maria kilisesinde insan öldüren katillere, onların Türkiye’deki hücrelerine, yeni Selefiliğe bakmanız gerekmektedir.”

Siyaset Haberleri