Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, EYT açıklaması ile tepki çekti. EYT hakkı kazandığını belirten Bilal Erdoğan, EYT'yi felaket olarak tanımladı. Bilal Erdoğan, "Çalışmadan ekmek elden, su gölden yaşamak en güzel hayat mıdır acaba?" ifadelerini kullandı. Erdoğan ayrıca 'bir ekonomist olarak söylüyorum' diyerek mültecilerin ekonomiye katkısı hakkında konuştu.
Halk TV'de İsmail Küçükkaya, Yeni Bir Sabah programında Bilal Erdoğan'a tepki gösterdi. Küçükkaya, Türkiye Cumhuriyeti'nin bir aile devleti olmadığını belirterek Bilal Erdoğan'ın susması gerektiğni söyledi.
Küçükkaya ayrıca 'Ben ekonomistim' sözünü duyunca artık korktuğunu vurguladı. Bilal Erdoğan'ın sağ sola laf atmak yerine Cumhurbaşkanı oğlu olarak susması gerektiğini altını birçok defa çizen Küçükkaya, şöyle konuştu:
"KONUŞMASIN"
- Bilal Erdoğan’ın konuşmasını yadırgadım. Ben aile üyelerinin şimdi şöyledir bu sizin ödeyeceğiniz bedeldir. Konuşmayacaksınız. O konuşmasın mı diyorlar? Konuşmasın Bilal Erdoğan konuşmasın Aile üyeleri konuşmasın. Bu böyle efendim devleti yöneten birinin evladı olmanın bir bedeli var yani o siz geride kalacaksınız dikkat çekmeyeceksiniz konuşmayacaksınız muhalefete oraya buraya medyaya lafa atmayacaksınız. Olmaz. Sonra ben vallahi korkuyorum artık ya biri ben ekonomistim dediği zaman ben kaçıyorum.
"ALLAH YANDIK..."
- Ödediğim bedeli bile biliyorum ben çünkü. Birisi bana ben ekonomistim dediği zaman Allah yandık. Allah sonumuza hayır eylesin.
"SİZ SİYASİ KONULARA GİRMEYİN"
- Şimdi Bilal Erdoğan da böyle dedi. Ben ekonomistim. Şimdi güven meselesi bakın ya konuşmayın siz Bilal bey bakın konuşmayın. Hatta ben bir kere sizin Selçuklu Bayraktar’dan da rica etmiştim. Siz iyi işler yapıyorsunuz vatana millete hayırlı işler yapıyorsunuz ama siz siyasi konulara lütfen girmeyin.
"BURASI AİLE DEVLETİ DEĞİL"
- Şimdi neden böyle diyorum? Dün AKP’li dostlarım da öyle diyorlar bana niye konuşmasın arkadaş Bilal Erdoğan? Konuşmayacak? Burası aile devleti değil. Türkiye Cumhuriyeti ya yani bunu nasıl anlatacağız insanlara arkadaş? Burası kadim bir coğrafya kadim bir devlet geleneği var. Bak bu bu ülkenin tapusu.
"HERKES ANAYASA KİTAPÇIĞI ALSIN"
- Vallahi ben artık şu çizgiye geldim bakın. Hepiniz lütfen birer küçük anayasa kitapçığı edinin. İşçiler. Fenerbahçe işçileri. Ters kelepçe takılan hak arama mücadelesi veren işçiler elinize birer anayasa alın lütfen. Polis geldiği zaman benim devletin polisi. Hakimim karşısına çıktığınız zaman benim milletimin hakimi. Bakın iddia ediyorum ben artık bu noktayım dün itibariyle. Ben bunu elimden nasıl koyuyorum buraya 12 yıldır?
"BEN BUNA SIĞINIYORUM"
- Rica ediyorum Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşları elinize birer anayasa kitapçığı alın. Cebinizde taşıyın. Polisimiz geldiği zaman ona deyin ki sen devletin polissin. Hakimim karşısına çıktığınız zaman siz milletin hakimisiniz. İşte bu anayasa hakim bey. Reis hazretleri anayasa burada işçinin hakkı korunuyor. Burada kadının hakkı korunuyor. Burada çocuğun hakkı korunuyor. Burada gazetecinin hakkı korunuyor. Ben buna sığınıyorum. Bana soruyorlar ya sen bu cesaretinden ne cesaret arkadaş ben korkuyorum. Ama ben buna güveniyorum. Anayasa. Bana gelseler sorarım ben bu anayasaya bağlayayım. RTÜK kuralları. İddia ediyorum şu yüzlerce televizyon kanalı içinde benim kadar RTÜK kurallarına uyan hiç kimse yoktur. Ceza yazmasınlar diye hepiniz birer anayasa kitapçığı edinin. Tüm konuşmayı atlamadan deşifre et