Firari fetöcü Hakan Şükür hakkında çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Şükür'ün osyal medya üzerinden insanları tahrik edecek paylaşımlar yaptığı ve kendisine hakaret edenlerden yüklü miktarda tazminat kazanarak gelir elde ettiği öne sürüldü.
100 BİN LİRA TAZMİNAT TALEP ETMİŞ
Eski AKP Milletvekili ve FETÖ firarisi Hakan Şükür, avukatı aracılığıyla Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açtığı bir davada, sosyal medyada M.C.Y'nin kendisine hakaret ettiğini iddia ederek 100 bin lira manevi tazminat talebinde bulundu.
Türkiye'deki tüm mal varlığı FETÖ üyeliği sebebiyle dondurulan Şükür'ün tazminat talebine ilişkin dilekçede, ayrıca şu tespitlere yer verildi:
"Davacı, ülkemizde manevi tazminat davaları açmak suretiyle maddi menfaat ve kazanç elde etmeye çalışmaktadır. Manevi tazminat, talep eden açısından zenginleşme aracı olarak kullanılamaz. Yüksek mahkemelerimizin kararlarında sürekli olarak buna vurgu yapılmıştır. Fakat davacının Türkiye'de bir teminatının olmaması sebebiyle yüksek miktarlar göstererek dava açmış olması, ancak kötü niyet olarak değerlendirilebilir. Dava dilekçesinde 200 adet dava dosyasından bahsedilmektedir. Her biri için talep edilen 100.000 lira tazminat tutarı olduğu düşünülürse 20.000.000 lira tutarında bir tazminat miktarından söz edilmektedir. Buna faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretleri de eklendiği takdirde miktar daha da yükselmektedir. Davacı tahrik edici paylaşımlar yaparak insanları kışkırtmakta ve bu tarz davalar açarak bundan gelir elde etmeye çalışmaktadır. Bunları yaparken de kendisinin hiç bir gelirinin olmadığı, maddi durumunun iyi olmadığı izlenimi yaratmaya çalışmaktadır."
"ABD'DE LÜKS İÇİNDE YAŞIYOR"
Dilekçede, Hakan Şükür'ün FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklanması için birden fazla yakalama kararı çıkarıldığı, ancak örgütün diğer üst düzey yöneticileri gibi 15 Temmuz darbe girişimi öncesi ABD'ye kaçtığı için yakalama emrinin infaz edilemediği kaydedildi.
Davanın esasına geçmeden önce Şükür'ün kötü niyet arz eden gayesini ortaya koymak adına, ABD'de lüks bir hayat sürdüğünün dikkate alınması gerektiği de dilekçede ifade edildi.