Halktv.com.tr yazarı İsmail Saymaz ve Gazeteci Fatih Altaylı hakkında halkı yayıltıcı bilgiyi yayma suçundan soruşturma açıladı. Saymaz, istifa ettirilen MHP'li Vekillerin görüntüleri Bahçeli'ye izletildiği ifadesini kurduğu iddiasıyla soruşturma açıldığını dile getirdi.
Saymaz, "Bahçeli'ye bazı fotoğraflar gösterildi." şeklindeki ifademi arkadaşlarımız, "Bahçeli'ye görüntüler izletilmiş." diye anlamışlar ve onu alt yazıya yazmışlar. Gerçekte aslında benim böyle bir ifadem yok. Sadece bir alt yazı var ve dolayısıyla benim o ekran görüntümü, yani benim de olduğum o ekran görüntüsünü alıp, Fatih Altaylı'nın bu yöndeki yazısıyla birleştirerek hakkımızda soruşturma başlattılar" ifadelerini kullandı.
Gazeteci Fatih Altaylı da Halk TV'de Seda Selek'in sunduğu Neden Sonç programına bağlanıp konu ile ilgili açıklamada bulundu.
Altaylı, açılan soruşturmayı önemsemediğiniher gün hakkında ve birçok gazeteciye soruşturma açıldığını dile getirdi. Altaylı, adı altın kaçakcılığı ile geçen vekillere soruşturma açılmadığına dikkat çekti.
Altaylı, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli'nin arasında altın kaçakcılığı iddiası ile ilgili bir görüşme olduğunun bu soruşturma ile doğrulandığını ifade etti. Altaylı şunları ifade etti:
"BİZE DAVA AÇILMADIĞI GÜN YOK"
- "Bu çok, bu kadar haber yapılacak kadar önemli bir şey değil yani bizim hakkımızda açılan soruşturma benim ve İsmail'in hakkında.
- Niye derseniz bizim hakkımızda her gün soruşturma açılıyor. Yani şu anda benim cebimde üç ayrı davayla ilgili şey var, ne diyeyim mahkemeden gelen kağıtlar var.
- Bize dava açılmadığı gün yok zaten yani çeşitli vesilelerle bize dava zaten açılıyor. O yüzden bunun bu kadar önemli bir meseleymiş gibi tartışılmasını doğrusu biraz şaşırdım ben yani.
- Niye bu kadar abartılıyor dava açılması? Bize, İsmail'e de bana da Timur Soykan'a da hepimize, ne bileyim İsmail Arı'ya da haftanın beş günü herhalde dava açılıyordu çeşitli şikayetlere bağlı olarak.
- O yüzden bunu ben çok önemsemiyorum açıkçası.
"ÖBÜR TARAFA NEDEN SORUŞTURMA AÇILMIYOR"
- İçeriğe gelince benim yazıda da zaten şöyle diyorum ben. Ankara'da yani bunu bir kesin iddia olarak ortaya koymadım ben. Diyorum ki Ankara'da bunlar konuşuluyor.
- Çünkü bana da bunu anlatan bir eski milletvekiliydi. Dedi ki ya Devlet Bey'e demiş. Devlet Bey itiraz etmiş vekillerle ilgili de dedi. Bunun üzerine Tayyip Bey ona bazı görüntüler göstermiş dedi.
- Fotoğraf mı video mu onu da hiçbiri bilmiyorum, ben sadece görüntü dedim. Yani canlı görüntü mü cansız görüntü mü onu bilmiyorum. Buradaki garip olan şey şu, bu iddialar ortaya atılıyor yani bu üç milletvekilinin partilerinden istifa ettirilmesi ile ilgili iddialar. Altın kaçakçılığı şu bu falan filan gibi şeyler. Ki bu daha önce bir bakan yardımcısı, AKP'li bir bakan yardımcısı ve özel kalemi için de olmuştu bu. Bunlarla ilgili soruşturma açılmıyor.
- Bu bunun içerisinde çok çok çok küçük bir detayı olan mesele ile ilgili soruşturma açılması biraz garibime gitti açıkçası.
- Yani soruşturma bize açıldı da o zaman niye açılmıyor, öbür tarafa niye açılmıyor? Çünkü dün bir de akşam saatlerinde şey bizi, nedir o? Cumhurbaşkanlığında var ya İletişim Başkanlığının altındaki bir merkez bir açıklama yaptı. Dedi ki: Görüntü gösterildiği iddiası doğru değildir dedi. Ee zaten biz de yüzde 100 doğrudur dememiştik yani böyle iddialar da ulaşıyor demiştik.
"AMA ŞUNU ANLADIK BAHÇELİ VE CUMHURBAŞKANI ARASINDA BİR ŞEY OLMUŞ"
- Ama şunu anladık, görüntü gösterilmemiş ama bu üç milletvekilinin istifası ile ilgili Sayın Cumhurbaşkanı ile Sayın Devlet Bahçeli arasında bir şey olmuş. Çünkü o yalanlanmıyor.
- Sadece görüntü kısmı yalanlanıyor. Bu açıdan da baktığımızda görüntü gösterilmemiş olabilir, bilemeyiz. Biz o toplantıda değildik. Sadece konuşulanlar, iddialar bu yöndeydi ama en azından bu üç kişinin istifası ile ilgili Saray'da bir konuşma olduğunu anlamış olduk.
"MEMLEKETTE PEK GAZETECİ KALMADI. CUMHURBAŞKANI'NA SORULAN SORULAR İTALYAN KOMEDİSİ"
- Mesele de bize bu işi yapmamızı zorlaştırmak. Zaten memlekette pek gazeteci kalmadı.
- Çünkü mesela şeye bakıyorsunuz. Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanına sorulan sorulara falan bakıyorsunuz, şey gibi yani ne diyeyim? Eski İtalyan komedileri vardı, onlara benziyor böyle sorular. İşte bazılarının gazetecilik anlayışı falan.
- Böyle ucundan hani bütün bu şartlara rağmen gazetecilik yapmaya çalışanlara da sürekli dava açılıyor. Açsınlar, yapacak bir şey yok yani. Bizim de bildiğimiz iş bu. Biz de bu işi yapmayı sürdüreceğiz.
- Onların da bildiği iş, bize dava açmak, bizi sindirmeye çalışmak. Normaldir yani. Bu mücadele sürecek yani.
"AMAÇ KORKU İKLİMİ"
- Uzun bir demokrasi mücadelenin bugün geldiği nokta. Haber alma özgürlüğü demokrasinin önemli unsurlarından bir tanesi. Biz bunu kullanmaya, çalışmaya devam edeceğiz.
- Onların da istediği bu. Abartılarak bence böyle bir gözdağı havası da yaratılması. Benim açımdan da haber bile değil. Bence siz de çok önemsemeyin bunları. Çünkü bu duyuldukça korku iklimi artıyor