14 Mayıs'taki kritik seçimlere 4 gün kala ABD'nin önde gelen haber sitelerinden Politico'da dikkat çekici bir analiz yayımlandı. Site, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidara gelmesinde büyük rol oynayan muhafazakâr kadın seçmen kitlesini, 14 Mayıs seçimlerin öncesinde dışladığını yazdı.
Söz konusu analizin, Kızılcık Şerbeti dizisinde muhafazakâr ailesi tarafından zorla evlendirilen Nursema karakterine ilişkin siyasi tartışma üzerinden yazılması dikkat çekti.
"Aşırılıkçı koalisyon"
"Erdoğan muhafazakâr kadın seçmenleri dışlama riski altında" başlığıyla yayımlanan analizde, Türkiye'de kadın hakları alanında son dönemde yaşanan gerilemelere dikkat çekilirken, HÜDA PAR ve Yeniden Refah'ın Erdoğan'ı desteklemesine dikkat çekildi. Haberde, "Kadın seçmenler, aşırılıkçı koalisyon ortakları konusunda şüphe taşıyor" denildi.
"Kızılcık Şerbeti isimli popüler dizi, Türkiye'de pazar günü düzenlenecek kritik seçimler öncesinde nasıl bir anda en hararetli tartışma konularından biri haline geldi?" sorusunun yöneltildiği analizde, "Mesele, Nursema isimli karakterle ilgili ve onun şoke edici kaderi, izleyicilerin zorlu bir soruya itiyor: Nursema kime oy vermeli? Yanıtlar, seçimlerde 20 yıllık iktidarını uzatmak isteyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için rahatlatıcı değil" yorumu yapıldı.
Analizde, Kızılcık Şerbeti dizisindeki sahnelere de atıfta bulunulurken, Show TV'ye bu dizi nedeniyle ceza verildiği anımsatıldı.
Artı Gerçek'in aktardığı habere göre; analizde şu ifadelere yer verildi:
"Muhafazakâr kadınların desteği Erdoğan'ın iktidara yükselişinde hayati önemdeydi. Birçokları için o, başörtüsü taktıkları için laik hükümetler tarafından okullardan, üniversitelerden, kamusal alandan ve iş yerlerinden yaşam tarzları nedeniyle dışlananlar için özgürleştirici bir figürdü. Teoride birçokları, Erdoğan'ın Nursema'nın oyuna güvenebileceğine inanıyor.
Fakat o kadar kolay değil ve dizide gündeme getirilen konular, ülkedeki en ateşli toplumsal ve siyasi meselelerin bazılarına dokunuyor.
Erdoğan'ın iktidara gelmesine yardım eden o kadınların bazıları şu an ekonominin kötü yönetiminden kadın haklarına uzanan bir dizi konuda şüphe duyuyor. Evlilik içi şiddet, özellikle hassas bir mesele. Erdoğan açısından siyasi sorun şu ki, eski müttefikleri tarafından terk edildi ve bu seçimlerde giderek aşırı İslamcı ortaklarla koalisyona girmek zorunda kaldı. Bu da, Ankara'nın kadına karşı şiddet konusundaki önlemlerden geri adım atabileceğine dair korkulara yol açtı. Nursema'nın ciddi biçimde siyasi hale geldiği nokta da burası."
'ONLARA OLAN İNANCIMI KAYBETTİM'
Haberde, geçmişte AKP'yi desteklediğini ve Nursema'nın bir hayranı olduğunu anlatan, soy ismini vermek istemeyen Aysel isimli muhafazakar bir kadınla yapılan görüşmeler de aktarıldı. Aysel, bu seçimlerde Erdoğan'a ve AKP'ye oy vermeyeceğini söyleyerek, "Başlarını örten kadınlar geçmişte bu ülkede aşağılanıyordu ve kısıtlanıyordu. Bazı yerlere giremiyorduk. Bu yüzden onlara oy verdik. Ama onlara olan inancımı kaybettim" dedi.
'ÜNİVERSİTE MEZUNU OĞULLARIMA TORPİL SORUYORLAR'
Yetişkin yaştaki dört oğlunun üniversite mezunu olmasına rağmen kariyerlerini ilerletmekte zorlandığını söyleyen Aysel, "torpil" konusunda şikayet ederek "Nereye başvurdalar 'İçeride bir tanıdığınız var mı?" diye soruyorlar. Hiçbir yerde bir tanıdığımız yok. Dindar bir partinin eşitlik ve adalet getireceğini düşünüyorduk ama zaman geçtikçe böyle bir şey yapmadıklarını gördük" ifadelerini kullandı.
'KADINLAR NURSEMA GİBİ GÜÇLÜ OLMALI'
Aysel, Erdoğan'ın güçlü destekçileri olan diğer aile üyelerinin bu seçimde kime oy verecekleri konusunda hararetli biçimde tartıştığını, oğullarının ise muhalefete oy vereceğini söyledi. Kızılcık Şerbeti dizisinin ise "gizli mesajları" nedeniyle bazı muhafazakâr aileleri rahatsız ettiğini söyleyen Aysel, "Bu insanlar kadınların özgürlüğünü edepsizlik olarak görüyor. Ama bir kadın kendi ayakları üzerinde durabilmeli. Kadınlar Nursema gibi güçlü olmalı. Bu dizideki güçlü kadınları seviyorum. Birçok kadın seviyor" dedi.
Politico ise "Kızılcık Şerbeti'ni başarısı, çok sayıda muhafazakâr kadının kendilerini, hırsları ve hayalleri yerleşik muhafazakâr aile değerleriyle çelişen Nursema gibi görmelerinden geliyor" yorumunu kullandı.