CHP'li Murat Emir "İsrail gözünü Türkiye'ye dikecek' diyen Erdoğan'a o görüşmeyi hatırlattı

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İsrail'in Türkiye'nin topraklarında gözü olduğunu söylemesi üzerine 'Netanyahu görüşmesini' hatırlattı. Emir, "Sayın Cumhurbaşkanımızın Netanyahu'yla şakalaştığını, görüştüğünü, kravat sohbeti yaptığını çok iyi anımsıyoruz...Netanyahu'yla bilmeden mi şakalaştınız?" dedi.

CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, konut kiralarındaki artışa dikkat çekti.

TÜİK verilerine göre enflasyonun yüzde 49 olarak açıklandığını, ancak ENAG'a göre bu oranın yüzde 80'i aştığını belirtti.

Kiracılar için ciddi bir barınma krizi yaşanacağını ifade eden Emir, “Kış aylarında kiracılar ağır bir barınma krizi ile karşı karşıya kalacak” dedi.

Emir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dış düşmanlar üzerinden siyaset yürüttüğünü söyleyip ekonomik krizin gündemden kaçırılmaya çalışıldığını belirtti.

Emir, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İsrail'e ilişkin politikası hakkında kritik bir hatırlatmada bulundu:

Tabii, konu buraya gelince şunu da anımsatmadan geçmek istemeyiz: Özellikle geçen eylül ayında Sayın Cumhurbaşkanımızın Netanyahu'yla şakalaştığını, görüştüğünü, kravat sohbeti yaptığını çok iyi anımsıyoruz hatta ekimde, kasımda Netanyahu Türkiye'ye gelecekti, sonrasında da Cumhurbaşkanımız İsrail'e gidecekti. Eğer böyleyse, böyle iş birliği yapılabiliyor ise yani bu 7 Ekim saldırısından önceki hesaplar bu ise nasıl oluyor da İsrail tarihsel köklerinden getirdiği gerekleri doğrultusunda Türkiye'ye saldırıyor? Eğer öyleyse siz, Eylül 2023'te Netanyahu'yla bu gerçeği bilmeden mi görüştünüz Netanyahu'yla? Netanyahu'yla bilmeden mi şakalaştınız? "Bu gerçeği bilmeden mi Netanyahu'yu Türkiye'ye davet ettiniz veya İsrail'e, Tel Aviv'e gitmeyi kabul ettiniz?" diye sormamız gerekiyor.

Erdoğan, Eylül 2023'teki BM Genel Kurulu'nda İsrail Başbakanı Netanyahu ile ilk kez yüz yüze bir araya gelmişti. İki liderin de kırmızı kravat taktığı görülürken, Netanyahu, Erdoğan'a, "Kravatını da beğendim" demişti. İltifat karşısında gülen Erdoğan'ın, "Gömlek de kravat da aynı" şeklindeki sözlerine Netanyahu, "Kravat benzerliğimiz ikili ilişkilerimizin geliştiğinin göstergesi" yanıtını vermişti. İngilizce'de "tie" kelimesi, hem "kravat" hem de "ikili ilişki" anlamına geliyor.

"Cumhurbaşkanı bir yılı kime özgülese onlar açısından o yıl çekilmez oluyor. 2024 yılı da emekliler açısından çekilmez oldu" CHP'li Emir, 2024 yılının emekliler için tam bir çöküş yılı olduğunu vurguladı.

Millî Eğitim Bakanlığı'nın istatistiklerine de değinen Emir, okul öncesi eğitimde öğrenci sayısının azaldığını, okullaşma oranlarının düştüğünü belirtti. Eğitim sisteminin tarikatlara ve sübyan mekteplerine terk edildiğini söyleyen Emir, bu durumun ciddi bir sorun olduğunu söyledi.

Emir, tam olarak şunları dile getirdi:

"ERDOĞAN DIŞ DÜŞMAN OLMADAN YAPAMAYAN BİR SİYASİ LİDER"

“Erdoğan, Meclisimizin açılış töreninde özellikle İsrail'in tarihsel geçmişinden getirdiği ve dinî vecibelerinin bir gereği olarak Anadolu topraklarına da göz diktiğini ve saldırabileceğini söyledi. Bu, bizim açımızdan son derece önemli ve kaygı vericidir. Bu iddia doğru ise ki doğru olmadığını ummak isteriz, doğru ise Meclisimizin, bu çatının bu iddiayı tartışması, bakanlarımızın, Millî Savunma Bakanımızın ve Dışişleri Bakanımızın gelip burada Meclisimizi bilgilendirmesi şarttır. Çünkü eğer Türkiye'nin önünde böylesine yakıcı bir tehdit var ise ve bu tehdit böylesine yakınlaşmışsa yüce Meclis buna kayıtsız kalamaz, Meclisteki parlamenterler ve Meclisteki parti grupları bu konuyu mutlaka anlamak, tartışmak zorundadır; bu konu ciddi bir konudur. Ancak, biz, Sayın Cumhurbaşkanının bu konuyu gündeme getirmesinin arkasında yatanın Türkiye'deki ağırlaşan ekonomik kriz ve hemen her alandaki çöküşümüz olduğundan kaygılıyız. Sayın Cumhurbaşkanı, dış düşman olmadan yapamayan bir siyasi liderdir. Bu dış düşman bazen Hollanda'dır, bazen Suriye'dir, bazen Irak'tır, bazen İran'dır, bazen Yunanistan'dır, bazen Amerika'dır, bazen İsrail'dir. İsrail'in saldırgan, katil bir devlet olduğunu görüyoruz, Lübnan'da yaptıklarını, Gazze'de yaptıklarını şiddetle lanetliyoruz. Elbette ki Türkiye Cumhuriyeti de İsrail'e karşı her türlü tedbirin alınmasında etkili olmalıdır ama Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yapması gereken 7 Ekim saldırısından sonra, Gazze'deki katliam başladıktan sonra İsrail'le ticareti gerçekten kesmiş olmasıydı. Bu yönüyle de hâlâ sürmekte olan İsrail'le iş birliğini yadırgadığımızı belirtmek isterim ama Dışişleri ve Savunma Bakanlıkları eğer Meclisimizi İç Tüzük 59 gereğince Meclis bu konuyu tartışmalıdır.

"KIŞ AYLARINDA AĞIR BİR BARINMA KRİZİ KİRACILARIMIZI BEKLEMEKTEDİR"

TÜİK, enflasyon oranlarını açıkladı, TÜİK'e göre enflasyonumuzda küçük bir düşme var. Yüzde 49 olarak hesaplanmış ancak ENAG'a göre, vatandaşın gerçek enflasyonuna göre enflasyon oranı yüzde 80'leri geçmiş durumda. Yalnız burada son derece dikkat çekici bir durum var; kira artışları temmuz ayından sonra yüzde 25'lik sınırının kaldırıldığı, kiracı ile ev sahibinin baş başa bırakıldığı, orada da önemli sorun kaynaklarının olduğu bir durumda buradaki enflasyonunun yüzde 65'lerden ancak 1,5 puan geriye geldiğini görüyoruz. Yani konut kirasında rakamlarla oynama fırsatı bulamayınca oradaki enflasyondaki düşüş sadece yüzde 1,5'ta kalıyor; enflasyon yüzde 65. Bu, şu demektir: Önümüz kış ayıdır, kış aylarında ağır bir barınma krizi kiracılarımızı beklemektedir; bu son derece vahim bir durumdur. Hele hele deprem konutlarının on sekiz ay geçmiş olmasına rağmen hâlâ yüzde 10'lar seviyesinde teslim edilmiş olduğu düşünüldüğünde, oradaki vatandaşlarımızın içinde bulunduğu durum ve kiraların oradaki geldiği durum göz önüne alındığında gerçek bir barınma krizi yaşıyoruz. İnsanlarımız sokaklarda yaşama tehlikesiyle karşı karşıya ve buna da acilen bir önlem alınması gerekiyor.

"2024 YILI EMEKLİLER İÇİN TAM BİR ÇÖKÜŞ YILI OLDU"

Bu yılı emekliler yılı ilan ettiler ama 2024 yılı emekliler için tam bir çöküş yılı oldu. Cumhurbaşkanı bir yılı kime özgülese onlar açısından o yıl çekilmez oluyor. 2024 yılı da emekliler açısından çekilmez oldu. Anket yapıyor bir firma "Önümüzdeki dönemde ne kadar enflasyon bekliyorsunuz?" diye. En kötü enflasyonu 51 yaşın üstündekiler bekliyor; daha çok emekli ve yaşlı grup. Çünkü onlar yaşamlarından, tecrübelerinden biliyorlar ki bu iktidarın enflasyonu düşürme ihtimali yok. En karamsar onlar.

"OKULLAŞMA ORANINDA DÜŞME VAR"


Millî Eğitim Bakanlığı istatistikleri son derece çarpıcı. Okul öncesi eğitimde geçen yıla göre 101 bin öğrenci yok, 101 bin öğrenci eksilmiş. Bu öğrenciler nerede? Okul öncesi eğitim tüm ilgililerin belirttiği gibi, eğitimin en temel taşı, okul öncesi eğitim çok önemli. Ama bir gerçek var ki okul öncesi eğitim maalesef tarikatlara ve sübyan mekteplerine terk edilmiş durumda, onlara bırakılmış durumda. Bu nedenle, buradaki 100 bin kişilik öğrenci azlığını görmüş oluyoruz. 4+4+4 okullaşma oranını artırmak için getirildi "Okullaşma oranını artıracağız." dediler. Bakın, ortalama bütün alanlarda ilkokulda ve ortaöğretimde ve üniversitede en az 3 veya 5 puan okullaşma oranında düşme var. Çocuklarımız okula gidemiyorlar. Bu sistem çalışmıyor. Millî eğitim batak içerisinde ama maalesef Millî Eğitim Bakanının derdi başka, Millî Eğitim Bakanı Millî Eğitim Bakanlığında nasıl kadrolaşırız ve çocuklarımızın beynini nasıl çağ dışı bilgilerle doldururuz çabasında.

Siyaset Haberleri