AKP, 'Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli' adı altında gerici bir eğitim modeli ortaya koydu. 12'nci sınıf din dersi programına 'cihat' kavramı bile eklendi.
Öğretmenlik Meslek Kanunu da değiştirmek için de yola çıkan AKP, öğretmenlerin Atatürk değerlerine göre öğrenci yetiştirme ödevini kaldırdı.
TBMM'de görüşülen düzenlemeye Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin katılmaya bile tenezzül etmedi. CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Yusuf Tekin'in gericilerle oturduğu bir fotoğrafı paylaşıp, "El etek öpen Yusuf Tekin" dedi. Akdoğan, yargılanması gerektiğini söylediği Tekin'i şu sözlerle eleştirdi:
"ORTAOKULLARI RÜŞTİYEYE ÇEVİRMEK İSTEYEN TEKİN..."
"İktidarınızın dokuzuncu milli eğitim bakanı. Kim bu Yusuf Tekin? Şahsına özel yasa çıkartarak hülle ile rektör olup ülkemizin eğitim sistemine dalmak isteyen Yusuf Tekin. Kim bu Yusuf Tekin? Lise, medreseye, ortaokulları da rüştiyeye çevirmek isteyen Yusuf Tekin.
"YARGILANMASI GEREKİR"
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ortada. Yusuf Tekin'in bu kanuna aykırı faaliyetleri de ortada. Genel kurulda söylüyorum. Milli Eğitim Bakanının bu kanuna aykırı davranarak görevi kötüye kullanmaktan yargılanması gerektiğini düşünüyorum. Kim bu Yusuf Tekin? Bir komisyona toplantısına gelmeye tenezzül etmeyen, bu genel kurula gelmeyen, ama mevzu şu beyler olunca koşa koşa gidip el etek öpen Yusuf Tekin.
"ATATÜRK'LE DERDİ OLANIN BİZİMLE DERDİ VARDIR"
Değerli arkadaşlar laik yaşam, burası da Türkiye Büyük Millet Meclisi. Buraya da gelecek o zaman. Laik yaşam, laik eğitim, çağdaş yurttaşlık istiyoruz. ÇEDES diye bir şey getirdiniz. Değerler eğitimi dediniz. Bu ülkenin en büyük değeri Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. Bu ülkenin en büyük değeri cumhuriyettir. Köy Enstitülerinin felsefesidir. Öğretmen okullarının anlayışıdır. Eğer siz bir değerler eğitimi verecekseniz şehit edilen öğretmen Kubilayı çocuklarınıza anlatacaksınız. Atatürk'le derdi olan herkesin bizimle derdi vardır değerli milletvekilleri. Mevcut getirdiğiniz yasada Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ilke ve devrimlerinden bahsedilmemektedir. Bahsetmeyen bu zihniyet sınıfın ortasına tabut, getirmiştir. Ne yapacakmış? Tabutu getirecek, din öğretecek... Neyi, nerede, nasıl yapmasını bilmeyen bir sistemi yürütmeye çalışıyorsunuz"
TARİKATLARI SAVUNMUŞTU
Tekin, TBMM'ye geldiği bir vakitte tarikatlarla protokol imzalanmasını şu sözlerle savunmuştu:
"Sizin tarikat ve cemaat dediğiniz STK'lar ile 10 tane protokol imzaladık.
Sizin tarikat ve cemaat dediğiniz STK'lar ile protokol yapmaya devam edeceğiz.
Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor."