TBMM Başkanlığı'na sunulan 9 maddelik kanun teklifinin gerekçesinde, anayasanın temel hak ve özgürlüklerin çoğunu içerdiği belirtilerek, "Ancak, bu hak ve özgürlüklerin çocuklar için de tanınmış olduğu yeterince açık olmadığı gibi, bu hakların istismar edilmesine ilişkin uyarılarda bulunulmakta, aynı hakların yasalarla nasıl sınırlanabileceği belirtilmektedir. Her ne kadar 2010'daki anayasa değişiklikleri, 'Çocuk hakları' terimini ilk kez getirmiş, çocuklara yönelik anayasal güvenceleri pekiştirmiş olsa da çocuk, hukuk sistemi tarafından ailenin bir elemanı olarak görülmekte, ailenin dışında çocuğun kendine has bir varlığı olduğu olgusu anılmamaktadır. Kısacası, anayasa ailenin ve toplumun iyiliğine odaklanırken çocuğun korunma ve ebeveynleriyle temas hakkını vurgulamakta, ancak çocukların diğer hakları konusunda ayrıntıya girmemektedir" denildi.
2012'de kurulan Kamu Denetçiliği (Ombudsman) Kurumu ile çocuk hakları alanında 'Kamu Denetçisi'nin görevlendirilmesi ya da 2008'de TBMM'de Çocuk Hakları İzleme Komitesi'nin oluşturulmasının her ne kadar pozitif adımlar olsa da çocuk hakları izleme ve geliştirilmesi yönünde yeterli olmadığı vurgulandı.
TBMM'de 26 ve 27'nci dönemlerde, 2016, 2017 ve 2020 yıllarında kurulan 3 araştırma komisyonunun raporlarını yayımladığı, ancak sorunların çözülebilmesi hususunda raporların tek başına yeterli olmadığı kaydedildi.
TBMM Çocuk Hakları Komitesi'nin de Sağlık, Aile ve Sosyal İşler Komisyonu'nun gayriresmi bir alt komitesi olarak çalıştığı belirtilen gerekçede, "Bu komisyonun kendi bütçesi ve kaynakları bulunmamaktadır. Oysa çocuk hakları eksenli daimi bir ihtisas komisyonu ile yaşanan sorunların çözümünde çok daha etkili bir çalışma ortaya koyulabilir. Dolayısıyla TBMM'de çocuk haklarının geliştirilmesi, çocukların korunması alanında profesyoneller ve sivil toplum kuruluşları ile iletişimi sağlayacak, her yasa tasarısını çocuk haklarına uygunluk açısından inceleyecek, yıllık bütçelerde çocuklara yeterli kaynak ayrılmasını sağlamayı önceleyecek daimi bir ihtisas komisyonunun kurulmasına ihtiyaç vardır. Bu kanun ile 'Çocuk Hakkı İzleme Komisyonu' adıyla daimi bir ihtisas komisyonu oluşturulması ve bu komisyonun çocuğun yüksek yararı düşüncesi doğrultusunda diğer ihtisas komisyonlarından farklı olarak siyasi partilerin eşit temsili ile kurulması, ayrıca çalışmalarını çocuk hakları konusunda uzman isimlerin komisyon toplantılarına devamlı katılımının sağlanarak görüş ve önerileri ile yürütmesi teklif edilmiştir" ifadelerine yer verildi.