DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen hapis ve siyasi yasak cezası sonrası Saraçhane'de düzenlenen ve altılı masanın katıldığı mitingdeki konuşmasını sosyal medyadan tekrar paylaştı. Babacan, paylaşımına "Endişeye mahal yok. Biz bu nöbetleşe zorbalık dönemini sona erdireceğiz" notunu düştü.
Babacan, Saraçhane'de ne demişti?
Babacan, Saraçhane’de düzenlenen “Millet, iradesine sahip çıkıyor” mitinginde şu ifadeleri kullanmıştı:
“Biliyorum çok öfkelisiniz. Hepimiz çok öfkeliyiz. Olanları kabul etmiyorum. Bu haksızlığı, bu hukuksuzluğu reddediyorum. Ekrem İmamoğlu kardeşime yapılan bu hukuksuzluğu reddediyorum.
Daha birkaç ay evvel Canan Hanım’a yapılan hukuksuzluğu reddediyorum. Demirtaş’a yapılan hukuksuzluğu reddediyorum. İktidarın seçimi kaybettiği belediyelere atadığı kayyumlarla rövanş almasını reddediyorum. Onun için buradayım. İsyanımızı, feryadımızı, tüm İstanbul, tüm Türkiye duysun diye buradayım.
Farklı fikirlerden, farklı kimliklerden, dünyadan korkmayan bir Türkiye istiyoruz. Biz özgürce konuşan, cesur, zengin bir Türkiye istiyoruz. Endişeye mahal yok! Biz buradayız. Biz halkın yanındayız, hakkın yanındayız.
Nedir bu çektiğimiz? Devlet gücünü eline geçiren, başlıyor aşağıdakileri ezmeye. Başlıyor rakibini, sevmediklerini ezmeye. Başlıyor zulmetmeye. Üste çıkan alttakini eziyor. Üste çıkan başlıyor zorbalığa. Daha dünün ezileni Sayın Erdoğan, üste çıkınca başkalarını ezmeye başlıyor. Zulmetmeye başlıyor. Sandık günü cevabımızı vereceğiz hep beraber. Sayılı gün çabuk geçer. İşte biz, bu ülkede nöbetleşe zorbalığa karşıyız.
Bu millet, 27 Mayıs’ta, 12 Eylül’de, 28 Şubat’ta, 15 Temmuz’da silahla, topla, tüfekle demokrasiye kast edenleri tarihin tozlu sayfalarına gömmüş bir millettir. Bu millet Nazım Hikmetlere, Ahmet Kayalara, Necip Fazıllara, Halide Ediblere zulmedenleri, tarihin tozlu sayfalarına gömen bir millettir. İnanın bu millet, yargı oyunlarıyla kendi iradesini görmezden gelenlere de en iyi cevabı ilk sandıkta verecektir. Bu millet zulmedenlere gerekli cevabı verecektir. Hem de çok yakında verecektir.”
‘Bütün Türkiye için özgürlük ve adalet diyoruz’
“Biz, herkes için adalet demek için buradayız. Biz, herkes için özgürlük demek için buradayız. Türk, Kürt hiç fark etmez. Sünni, Alevi hiç fark etmez. Yaşam tarzı fark etmez. İnansın, inanmasın fark etmez. Biz hep beraber Türkiye’yiz. Bütün Türkiye için özgürlük ve adalet diyoruz. Onun için bugün buradayız.
Yıl 2002. Şu andaki iktidar, ‘3Y ile mücadele edeceğim’ diye başa gelmedi mi? 3Y neydi? Yolsuzlukla, yasaklarla, yoksullukla mücadele. Döndü dolaştı 3Y milletin başına çöktü. Yolsuzluk var mı? Yoksulluk var mı? Yasaklar var mı? İşte Ekrem İmamoğlu kardeşimizi yasaklamaya çalışan bir zihniyet bu. Çok yazık. Yıllar sonra kendi iddiasını, kendi mücadelesini unutan ve aynı zorlukları başkalarına yaşatan bir zihniyetle karşı karşıyayız.
Devlet gücünü kullanan, devlet gücüne sahip olan süreyle ve hukukla sınırlı olmalıdır. Üç dönem kuralı vardı. 2015’te doldu üç dönem. Uçaktan gelirken ne demiş? Hani ‘Son defa aday olayım’ falan diyordu ya. ‘Yok, daha bırakmayacağım diyor. ‘Partiyi falan bırakmam’ diyor. Yetmiyor. Şu andaki iktidar partisinin kuruluş akitnamesinde vardır: 2015’te üç dönemi doldu. Ne zaman ki devlet gücünü kullanan süreyle sınırlanmaz, hukuku tanımaz, o andan itibaren güç yozlaşması, güç zehirlenmesi olur. Mutlak güç mutlaka yozlaştırır.
Bu meydan yarına nasıl bir ülke bırakacağımıza karar verecek olan meydandır. Korku mu, umut mu? Kararı bu meydan verecek. Depresyon mu, mutluluk mu? Açlık mı, zenginlik mi? Çatışma mı, barış mı? Baskı mı, özgürlük mü? Otokrasi mi, demokrasi mi? Bu meydan bunun en güçlü cevabıdır: 85 milyon 1’den büyüktür. Türkiye 1’den büyüktür.”