Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) AKP’li siyasetçilerin yaptığı yoğun görüşmeler, önümüzdeki siyasi gelişmeler için çeşitli stratejiler ortaya çıkardı. En çok dikkat çeken fikirlerden biri, “Erken seçim durumunda AKP nasıl avantajlı hale gelir?” sorusu etrafında şekilleniyor. Bu bağlamda, parlamenter sisteme geri dönüş önerisinin muhalefete sunulması durumunda neler olabileceği tartışılıyor.
Resmi Politika: Erken Seçim Gündemde Değil
AKP’nin resmi politikasına göre, erken seçim tartışmaları gündeme alınmayacak. CHP veya diğer muhalefet partilerinin erken seçim talepleri, parti politikasının bir parçası olmayacak. Bu konuda yapılacak açıklamalar, konunun gündemde kalmasına neden olmaktan kaçınılacak.
Parti kurmayları, Cumhurbaşkanı'nın üçüncü kez aday olabilmesi için Meclis kararı gerektiğini belirtiyor. Ancak bu konuda kamuoyunda tartışma başlatmak için henüz erken olduğunu ifade ediyorlar.
Ekonomik Endişeler ve Seçim Stratejisi
AKP, seçimlerde avantaj sağlamak için çözmesi gereken temel sorunlar olduğunu kabul ediyor. Parti kaynakları, önceliğin ekonomi olduğunu ve ekonomik durumu iyileştirmek için çalışmaların sürdüğünü belirtiyor. Ekonomik istikrar sağlandıktan sonra seçim tarihi üzerine değerlendirmeler yapılacak. Seçimlerin 2027 yılı başında yapılması ve 2028 Mayıs ayında yapılması gereken seçimlerin bir yıl öne çekilmesi gibi senaryolar üzerinde duruluyor.
Kulislerde Farklı Planlar
Resmi görüşler bir yana, kulislerde seçimlerden avantajlı çıkmanın yolları konuşulmaya devam ediyor. AKP’li siyasetçiler, dünyada, Türkiye’de ve muhalefette olabilecek gelişmelere karşı çeşitli senaryolar üretiyor. Bunlardan biri, parlamenter sisteme dönüş için muhalefetle temas kurmak ve bu teklifi muhalefete ön koşul olarak sunmak. Böyle bir durumda, AKP’nin büyük bir parti olarak avantajlı çıkabileceği ve ittifak ortaklığı zorunluluğunun ortadan kalkabileceği öngörülüyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Değişiklikler
Diğer bir strateji ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde revizyona gidilerek, Cumhurbaşkanının seçilme barajını 50+1’den 40+1’e düşürmek. Ancak bu plan, anayasa değişikliği gerektirdiği için çok bileşenli ve zor bir hedef olarak değerlendiriliyor. Ayrıca MHP faktörünün bu süreçte göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Bu stratejilerin başarısı, AKP’nin hem iç hem de dış politik dengeleri gözetmesine bağlı. Ayrıca, muhalefet ve müttefik partilerin bu planlara nasıl tepki vereceği, AKP’nin gelecekteki başarısını belirleyecek en önemli faktörlerden biri olacak.