Yunanistan ile yaşanan gerginliğin kontrollü gerilim olarak tanımlanması gerektiğini ifade eden Saygı Öztürk, "Bunlar zaman zaman yaşanır. Şu an bakıyorsunuz, Fransa ve İtalya Yunanistan ile birlikte tatbikat yapıyor. Benzer tatbikatlar Türkiye ile de olur. Yani bunun Türkiye'ye dönük bir tehdit olduğunu düşünmüyorum. Yunanistan Türkiye'yi masaya oturtmak istiyor Ege meselesinde. Yunanistan, Lozan'da 3 mil olan karasularını 1936 yılında 6 mile çıkarttı. 1995 yılında da 12 mile çıkartmak istedi. Türkiye buna evet demez. Bırakın 12 mili Türkiye 6.1'i bile reddediyor. 8 Temmuz 1995 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bu konuda bir deklarasyon yayınlandı. Yunanistan, Türkiye'nin bu konudaki kararlılığını biliyor. Ama Türkiye'yi kendisinin belirlediği konular haricinde bir konuyu müzakere etmeden masaya oturtmak istiyor." dedi.
Yunanistan'ın Meis adasına asker çıkarması
Saygı Öztürk, Yunanistan'ın, Lozan Anlaşması'na aykırı bir şekilde Meis adasına asker çıkarması hakkında ise şunları söyledi:
"Meis adası bildiğiniz gibi Kaş ilçemizin karşısındaki bir ada. Geçmişte Paris Anlaşması ile Yunanistan'a devredildi. Bu adaların silahtan arındırılması söz konusu. Adaya daha öncede asker değişimi olurdu. Sivil kıyafetle gelirlerdi. Daha önce sivil olarak gelen askerler şimdi üniformalı olarak geldi. Bu bir gövde gösterisidir. Meis adasında 600 metre uzunluğunda bir uçak pisti de bulunuyor. Burada Türkiye'nin geçmişteki politikalarının menfi sonuçlarını da görüyoruz. Yunanistan Lozan'a aykırı bir şekilde önceden beri buralara asker yerleştirirken, Türkiye buna müdahale etmemiş, Birleşmiş Milletler'e taşımamış. Bir de işgal edilen adalar var. 18 ada Yunanistan tarafından işgal ve ilhak edilmiş durumdadır. Yunanistan karasularını 12 mile çıkarırsa Yunanistan Ege Denizi'nin yüzde 72'sini ele geçirmiş olacak."