Sağlık sektöründe kriz: Bakanlık borçtan feragat istedi, sektör "Hizmetler aksar" dedi

Hazine ve Maliye Bakanlığı, kamu ve üniversite hastanelerinin sağlık sektörüne olan borçlarının yüzde 30'a varan oranda feragatını istedi. Sektörden korkutan bir tepki geldi; "Sürdürülemez bir hal yaşıyoruz. Mecburen bu hizmetleri aksatacağız" denildi.

TOBB Medikal Meclis Başkan Yardımcısı Erkin Delikanlı, kamunun ve üniversite hastanelerinin sektöre olan 19 milyar liralık borcu için Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yüzde 30’a varan oranlarda feragat istediğini belirtti.

Bakan Koca'ya sektörün anahtarını yolladı

TOBB Medikal Meclis Başkan Yardımcısı ve Ortopedi ve Omurga Cerrahi Tıbbi Malzeme İmalatçıları, İthalatçıları ve İhracatçıları Derneği (ORDER) Yönetim Kurulu Başkanı Erkin Delikanlı, kamunun ve üniversite hastanelerinin sektöre olan borcunu ödememesi nedeniyle ilaç ve tıbbi cihaz sektörü hizmet vermeyi durduracağını belirterek, sorunların çözümü için Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya mektup ve sektörün anahtarını yolladı.

Toplam alacağın 11 milyar lirası kamunun, 8 milyar lirası üniversite hastanelerinin borcu

Türkiye’deki tıbbi cihaz endüstrisinde 10 bin firma ve 250 bin çalışanı var. 2 milyar dolar iç hacmi ve 650 milyon dolar ihracatı olan sektör, ülkedeki sağlık sistemine hizmet veriyor. Sektör pandeminin de başlamasıyla beraber zora girdi. Ancak kamu hastaneleri 16 ay ve üniversite hastanelerinden de 36 aydır sektördeki firmalar tahsilat yapamıyor. Sektörün toplam 19 milyarlık alacağının 11 milyar lirası kamunun, 8 milyar lirası ise üniversite hastanelerinin borcu.

Bakanlık: Yüzde 30'undan vazgeçin

ANKA’ya konuşan Delikanlı, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sorunda taraf olmamasına karşın borç için sektöre “İlaçta yüzde 20, tıbbi cihazda yüzde 30 alacağınızdan vazgeçin” dediğini aktararak, “Bu oranlarla bir endüstri yok olur” dedi.

Delikanlı, halk sağlığı için Türkiye’nin zor dönemlerinde ellerinden geleni yaptıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Sektör bu ekonomik buhrandan çıkamaz halde. Sürdürülemez bir hal yaşıyoruz. Bu süreci aşabilmek için ilgili bakanlıklarla görüştük. Fakat bu girişimlerin karşısında avantaj sağlamak yerine sektörün alacaklarından feragat etmesi istendi.” 

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın pandemi sürecinde duyarlı olduğunu ancak sektörün sesini duymadığını ifade eden Delikanlı, “Kendisiyle iletişime geçemedik. Kendisine içinde bulunduğumuz durumu anlatan mektup ve sektörü temsilen bir anahtarını gönderme kararı aldık. Kendisinin dikkatini çekmek istedik. Böyle gittiği taktirde bir halk sağlığı sorunu olacak” diye konuştu.

“Entübe olmuş bir sektörün entübe olmuş hastalara faydasını bekleyemeyiz” diyen Delikanlı, sektörü entübe olmuş durumdan Sağlık Bakanı Koca’nın çıkarması gerektiğini kaydetti.

"Yara bandı bile bulunamayacak"

Delikanlı, sektörün kamuya ve üniversite hastanelerine hizmet vermeme görüşünde olduğunu belirterek, şöyle dedi:

“Biz de mecburen bu hizmetleri aksatacağız. Sektör hizmet veremez hale gelirse, kalbiniz sorun yaşadığı kalp pili, ayağınız kırıldığı zaman iyileşmesini hızlandıracak plakları, ayağa kalktığını zaman size destek olacak koltuk değneğini bulamazsınız. Siz hastaneye girdiğinizde, hastaneden çıkana kadarki ürünleri, yara bandını bulamayacaksınız. Dolayısıyla bu sürecin tarafların bir araya gelerek çözüme kavuşturulması şartı.” 

Erdoğan'ın konuşmasını hatırlattı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Yerli ilaç ve plazma üretimi ile yerli cihaz geliştirilmesi konusunda engel çıkartanların yaptıkları vatana ihanetle eşdeğerdir. Bu konuda kimseye müsamaha göstermeyeceğiz” sözlerini hatırlatan Delikanlı, “Cumhurbaşkanının bu sözlerini boşa çıkarmaya çalışan bir bürokrasiyle karşı karşıyayız” diye ekledi.

Fahrettin Koca'ya mektup

Delikanlı, Bakan Koca’ya yolladığı mektupta ise şu ifadeleri kullandı:

“Unutmayalım ki; tıbbi cihaz ve tıbbi malzeme sektöründe, kapatılmayan her borç yerli ve millileşme sürecini sekteye uğratacaktır. Oysa ki bizler çok ciddi üreticilere sahibiz. Ülkemizin Covid-19 sürecinde özellikle yoğun bakım ihtiyaçlarını kesintisiz temin ederek ve tıbbi cihaz sektörünün Avrupa seviyesine gelmesini sağladık. Dolayısıyla sektörümüzün, içine sürüklendiği bu duruma anlam vermekte zorlanıyoruz. Umut ediyorum ki; sağlık hizmetlerinin ayrılmaz parçası olan tıbbi cihaz sektörü hak ettiği karşılığı bulur; iktidarı–muhalefeti-sivil toplum örgütleri hem sektörü hem de sağlık sistemini önemseyen politikalar geliştirerek şu an içinde bulunduğumuz kaos ortamını sonlandırır ve sunduğumuz hizmet sürdürülebilir hal alır.”

Neden borçlardan feragat isteniyor?

Söz konusu olay temmuz ayında da gündeme gelmişti. Konuya dair açıklamada bulunan CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, "16 milyar TL'lik borç birikmiş durumda. Maliye Bakanlığı, alacaklılara 'belli oranda feragat edin, borçları ödeyelim' diyor. Böyle giderse, hastaneler enjektör bile alamayacak duruma düşecek. Benzer durum doktorların döner sermaye ödemelerinde de yaşanıyor" demişti.

Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hastanelere ödeme yaptığını ancak hastanelerin öncelikli ihtiyaçları nedeniyle borçları ödeyemediğini de ifade eden Emir, şunları söylemişti:

"Üniversite ve kamu hastanelerinin sektöre olan borçları 16 milyar TL'ye ulaşmış durumda. Hazine ve Maliye Bakanlığının, alacaklıları Kamu İhale Kanunu'na tabi olmayan Devlet Malzeme Ofisi ile anlaşmaya zorlayarak 'belli oranda feragat edin, borçları ödeyelim' teklifinde bulunduğunu duyuyoruz. Böyle giderse, hastaneler bırakın ameliyat malzemesi bulabilmeyi, enjektör bile alamayacak hale gelecek. Yolcu garantili köprü, otoyol ve havalimanı projelerinde müteahhitlere milyarlarca doları aksatmadan ödemeye devam eden iktidar, iş hastanelere ve halk sağlığına gelince umursamaz bir tavır takınıyor.” 

 

Türkiye Haberleri