Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Antalya Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu üyeliğinden ihraç edilen bir üyenin, birlik genel kuruluna katılması yönünde görüş bildirmesini “Kendilerini muz cumhuriyeti memuru olarak gören kimseler” diyerek, şikâyet eden avukata açılan davada karar çıktı.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre; mahkeme, sözlerin “eleştiri niteliğinde olduğunu” belirterek, beraat kararı verdi. Antalya Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu, 2015’te, üyelerinden bir kişinin ihraç edilmesine karar verdi.
Üyenin buna karşı açtığı dava ise reddedildi. Ancak Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, ihraç edilen üyenin birlik genel kuruluna katılması yönünde görüş bildirdi. Birliğin avukatı Balkan Tunalı, ihraç edilen bir kişinin genel kurula katılamayacağına ilişkin yargı içtihatlarını anımsattı. Bakanlık ise ihraç edilen üyenin genel kurula katılmasında ısrar etti. Avukat Tunalı, yazıyı yazan memuru bakanlığa şikâyet etti.
"Kendilerini 'muz cumhuriyeti memuru' olarak gören kimseler..."
Dilekçede, “Haklarında soruşturma yaptığınız memurlar, mahkeme kararlarına uyulmamasını emredecek düzeyde ayakları yerden kesilmiş kimselerdir. Kendilerini ‘muz cumhuriyeti memuru’ olarak gören kimseler hakkında işlem yapılarak bu ülkenin hukuk devleti olduğunun vurgulanması bakımından tarafıma bilgi verilmesini talep ederim” ifadeleri kullanıldı.
Avukat Tunalı’nın dilekçesini alan bakanlık, ilgililer hakkında işlem yapmak yerine, “ifadelerin kamu görevlisine hakaret niteliği taşıdığı” gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Adalet Bakanlığının soruşturma izni vermesiyle avukat hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen yargılamada savunma yapan Tunalı, “Doğru bir şey yaptım. Çünkü hâlâ bu ülkenin muz cumhuriyeti olmadığını düşünüyorum. Hâlâ mahkeme kararlarına uyulması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Bakanlık istinafa başvurdu, istinaf başvurusu reddedildi
Mahkeme, “kendilerini muz cumhuriyetinin memurları olarak görenler” sözlerinin ancak kaba bir davranış olabileceğini, eleştiri mahiyetinde olduğunu, sanığın suç işleme kastı ile hareket etmediğini belirterek, beraat kararı verdi. Bakanlık ise karara karşı istinaf yoluna başvurdu. İtirazları inceleyen Ankara Bölge Adliye 6. Ceza Dairesi, “hakaret suçunun ancak gerçek kişilere karşı işlenebilen bir suç olduğu, bu nedenle bakanlığın davaya katılma ve kanun yoluna başvurma hak ve yetkisine sahip olmadığı” gerekçesiyle, bakanlığın istinaf başvurusunu reddetti.