Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Meclisi, Mansur Yavaş'ın başkanlığında Aralık ayının ilk toplantısı için bir araya geldi. AKP'li Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, önergesini süresi içinde sunmayınca ABB Başkanı Mansur Yavaş, süre içinde vermediği gerekçesiyle kabul etmedi.
AKP'li Köse önergesini okumakta ısrarcı olunca, mikrofonu kapatıldı. Bunun ardından AKP'li meclis üyeleri masalara vurarak protesto etti. Başkan Mansur Yavaş ise AKP'li meclis üyelerine “Masaya çıkın tepinin isterseniz. Başlarken neden vermediniz? Çoğunluğa dayanarak Meclis’i istediğiniz gibi idare edemezsiniz." dedi. Yaşanan olayın ardından AKP ve MHP grubu salonu terk etti.
Sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Mansur Yavaş, "25 belediye başkanımızı gece yarısına kadar dinlememize rağmen, biz sunumumuzu gerçekleştirecekken salondan ayrıldılar. Sadece Ankara halkının değil, tüm Türkiye'nin gerçekleri duymasını sağlayacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Yetim hakkı yedirilmeyecek." dedi.
Mansur Yavaş tek tek yanıtladı
"Yakın zamana kadar hem faaliyet raporumuzu hem de bütçeyi sunduk. Yaptığımız harcamalar internette var demiştim ancak AK Parti Grup Başkanı "10 milyarlık ne yaptınız?" diye sordu. Bu soruyu imalı bir şekilde soruyor. Halbuki nereye harcadığımız kesin hesap cetvellerinde ve internette var. Harcadığımız para 10 milyar değil 14 milyar 109 milyon 889 bin 488 lira. Burada şunu mutlaka söylemem lazım eski döneme ait borçlar 851 milyon banka kredileri, 163 milyon piyasa borçları, EGO için yapılan kesinti ise yaklaşık 1 milyar 600 milyon lira da eski döneme ait borcu ödedik. Merak ediyorum, neyi kastediyorlar? Varsa bildikleri bir şey açık bir şekilde sormaları lazım ama ortaya lafı atıp kenara çekildiler.
Ben meclisi idare ederken yaklaşık 8 tane konuşmacının konuşacağı söylenmesine rağmen -faaliyet raporunda yaptıkları gibi sürdürmeleri engellemek için- ben bıraktım, ayrıldım. Anladığım kadarıyla meclise başkan vekilliği yapan Fatih Ünal ne kadar söz isteyen varsa hepsine verdi. Ben bunun üzerine AK Parti Grup Başkanvekiline mesaj attım, "Bu iyi niyetli bir şey değil" diye. Aynısını faaliyet raporunda yaptılar ve saat sabah 05.00'e kadar sürdü.
Şunu demek istiyorlar, "Biz çoğunluğuz, biz burada istediğimizi yaparız. Biz istediğimize izin veririz, istemediğimize izin vermeyiz". Gelip burada tüm belediye başkanlarını tek tek konuşturup hem Ankara'daki uyumu bozup hem de sabah 05.00'e bırakmak suretiyle Mansur Yavaş'ın kendilerine vereceği cevapları engelliyorlar. O gün konuşan bazı belediye başkanları yalan söyledi. Bazılarının yüzüne söylemek durumunda kaldık ama sabah 05.00'e kadar sürmesi nedeniyle maalesef bunu vatandaşımız duymadı.
Değerli Ankaralılar, nerelere para harcadığımızı gösterdik. Bizim internet sitemizde harcadığımız paralar nerede görelim. Bize "Ne yaptın?" diyen AK Parti Grup Başkanvekili aynı zamanda Mamak Belediye Başkanı'nın internet sitesine girelim. Biz göremedik, varsa zaten kendileri gösteririr.
Sevgili Ankaralılar, alışmışlar asfalt yapıyorlarsa yanına bir de pankart asılırdı "Asfaltınız hayırlı olsun" diye. Bir köprü yapılıyorsa yanına yazılırdı "Köprünüz hayırlı olsun diye". Sanki Ankara halkına bağış yapıyorlar. Biz görevimizi yapıyoruz, yaptığımız hizmetlerde astığımız bir tek afiş var. O yaptığımız hizmetin kaç paraya mal olduğu ve Ankara halkının cebinden kaç para çıktığının hesabını veriyoruz. Şov, reklam yapmıyoruz. Uyduruk açılışlar yapıp bazı şarkıcıları getirip devasa paralar vermiyoruz. Böyle bir usulümüz yok.
Hep gözleri bir Ankapark arıyor, biz de yok. En büyük projemiz Ankara halkını zengin etmek. Kapıları arıyorlar herhalde, batık bazı projeleri arıyorlar. Hepsi çöplük bunların. Ankara halkının bu kadar parası çöpe atılmıştır. Bunları bekliyorlar bizden. Biz önce insan hayatı sonra insan sağlığı ve kentin önceliklerinden başka hiçbir yatırım düşünmüyoruz. Biz de sizin gibi düşünseydik 6 katrilyona Ankapark'ı yapıp, hadi açılışa gelin diyebilirdik ama bizim bir tek derdimiz var. O da Ankara halkına hesap verip, asfalt beton belediyeciliği yapmadan bir tane Ankaralının yatağa aç girmemesi, okumayan bir tane çocuğun kalmaması. Dolayısıyla hesaplarımız ortada. İstedikleri gibi inceleyip varsa eleştirileri söyleyebilirler.
Murat Köse'nin "Heykel yapımı için 1.5 milyon lira para ayırmışsınız. Hani sanal belediyecilik demiştim ya ikinci bir terim var heykel belediyeciliği." ifadesine cevap
Heykel belediyeciliği yapan kimmiş? Çubuk barajında yapılmış ahşaplar ile dalga geçiyorlar. Eskiden olsa bunlar Çin malı olurdu. Bunlar plastik olurdu anormal paralar ödenirdi. Bu güzellikleri yapan kim biliyor musunuz? 20 yıldır belediye bünyesinde çalışan bir arkadaşımız, sanatkar. Aldığı maaştan başka ilave aldığı bir kuruş yok. Kendileri sık sık Çin'den getirdikleri için bizi de öyle sanıyorlar. Ankara halkının boşa atılacak parası yok. Bütçeye konan 1.5 milyonun sebebini size söyleyeyim. 4 Eylül'de bir mesaj paylaşmışım, "Fedakarlıkta sınır tanımayan, evlerinden uzak kalarak yeminleri uğruna can verdiler. Bu kahramanlığı anlatmaya yetmez ama COVID-19 sürecinde hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının hatıralarını ebediyen yaşatmak için anıt yarışması düzenleyeceğiz. Unutmayacağız, unutturmayacağız" diye. Meslek odalarından jüri istedik. Bir diğer anıt daha var planladığımız. O anıtta Cumhuriyet'in 100.yılında bir tane Cumhuriyet Anıtı yapmayı planlıyoruz. Bununla ilgili yazılar yazdık. Bunlarla ilgili harcanması düşünülen paradır.
Kendileri gibi plastiklere falan para ayırdığı için heykel belediyeciliği falan alay ediyorlar. Heykel belediyeciliği kimdeymiş? Mamak Belediye Başkanı burada olsaydı soracaktım kendisine. Buna itirazın var mı diye? Belediye girerken heykeller karşılıyor bizleri kaç para verildiği bilinmeyen heykeller. Kendileri yapınca her şey mubah. Merak ediyorum bu arkadaşlara heykel deyince mermerden yontma mı geliyor? Tunç mu geliyor, plastik mi geliyor? Ankara halkının tarihi ile kültürü ile ne alakası var bunun? Murat bey izliyorsunuzdur, soruyorum size buna ses çıkartmanız da 5 kuruş maliyeti olmayan bir sanatkarımızın yaptıklarından mı söz ediyorsunuz Allah aşkına.
Ankaralının önceliği bu mu? Savunduğunuz belediyecilik bu mu? Yapamadınız dediğiniz bunlar mıydı? Yapmayacağız. Çok istiyorsa o plastik heykelleri, bu kol saatini, hepsini Mamak Belediyesi'ne hibe etmeye hazırım. Ben aslında neden rahatsız olduklarını biliyorum. Sanat eseri olmayan bir başkent olur mu? Herkesin sanattan anladığı bir şey var. Kimi sanat diye gidiyor şişme, plastik Çin mallarını anlıyor.
Yavaş'tan Köse'nin "Ağaçları kaderine terk edip kurutacaksınız, o kadar özenle hazırlanmış yeşil alanları kurutacaksınız" ifadesine yanıt
Park diyemiyorlar, yeşil alan diyorlar. Ankara'ya ithal edilen ağaçlardan Ankaralının ne kadar zarar ettiğini açıklayacağım. Bakın, o firmalar mevcut refüjleri yıkıp toprağın içine öyle doldurmuşlar. Onların üzerine de ağaç dikmişler. Her kuruyan ağacın mutlaka raporunu tutturuyoruz. Yenimahalle'de ağaçları saksısı ile dikip cinayet işlemişler.
İthal edilen ağaçlar 43 milyon dolar, yaklaşık 340 trilyon lira. Sarkık Himalaya bitkisinin faturası olmasına rağmen itiraz ediyor, "Ben ithal etmedim" diye. Bir tanesini ibret için saklayacağım ama diğerlerini isteyen belediye benden alabilir.
Yavaş'tan Köse'nin "Pek çok çalışma yapılıyor gözüküyor, sosyal medya belediyeciliği yapıyorsun sayın başkan. Sizin sosyal medyacılar sanal bir alem oluşturdular. Sanal yorumlar ile zaman geçirdiniz" ifadesine yanıt
Gece saatlerine kadar işi uzatıp sonra da cevap veremedin diye algı operasyonu yapan kim? Üstelik seçim öncesi yaptıkları hakaretleri, karikatürleri hatırlıyorsunuz. Sosyal medyayı nasıl yapıyoruz? Sanal takipler falan diyor ya. Bakın sanal takipçileri kimler? Bir sürü yabancı. Epey bir çevresi var anlaşılan Murat beyin, bizim ihtiyacımız yok.
Yeterince takipçimiz var. Sosyal medyayı genellikle bir şeyi anmak, Ankara halkına bir şeyi duyurmak, gelecek afet ile ilgili bilgi vermek, yolların durumu ile ilgili bilgi vermek için kullanıyoruz.
"Sosyal medya algısı yapıyorsunuz" diyor. Ben sadece Murat Köse'ye değil tüm belediye başkanlarına söylüyorum. Eğer sizin kurumda irtibarınız olacaksa para ile takipçi satın alarak bunu yapamazsınız. Öncelikle, kentin hiçbir yerine kamunun paraları ile fotoğraflarınızı asmayacaksınız. Halkın parası ile reklam yapmayacaksınız. Hesap vereceksiniz, yetim hakkını kollayacaksınız. Başkasının yaptığı reklamları kıskanmak yerine insanları rencide etmeden, onları bir fon gibi kullanmadan kendisi de yardım etmeli. Şehirde kamplaşmayı değil kardeşliği esas almalı. Bu millet hizmet edeni de görüyor, nankörlük edeni de.
Köse'nin "Ankara'nın marka değeri Ankapark, orda da beceriksizlik yapmazsanız" ifadesine yanıt
Yetim hakkının nerelere gömüldüğünün, nerelerde heba edildiğini bütün Ankaralı görüyor. Fakat benim anlamadığım Murat Köse'nin bu durumu nasıl benim üzerime attığı. Yani Ankapark ihale edilmiş, hala bize teslim edilmemiş. Belki de mahkemeye gideceğiz. Biz buranın daha fazla zarar görmemesi için bilirkişi tespiti yapıyoruz. Sözleşme sona ermeden biz Ankapark'ı teslim edelim ki zarar artmasın diye. Birçok alan kilitli olduğu için girilemedi. Şu anda oluşmuş zarar 111 milyon lira. Bize teslim edilmesine kadar ne kadar daha zarar edecek bilmiyorum. Bir yandan da hırsızlıklar yapılıyor ama hiçbir şey yapamıyoruz. Çünkü girseniz de neden girdiniz denilecek. Ankapark sadece Ankara'ya değil Türkiye'ye atılan en büyük kazıktır. Bu asrın yolsuzluğuna kim sahip çıkıyor, kim üç maymunu oynuyorsa o vebalin ortağıdır. Bunun hesabı sorulmalıdır.
"Kendi beldenize bile hayrınız olmadı" ifadesine yanıt
Benim bıraktığım Beypazarı'nın belediye başkanı eğer bir park ya da kütüphane yapamıyorsa yazık o Beypazarı'na. Bunun cevabını mutlaka kendisinin vereceğini düşünüyorum. Değerli Ankaralılar beni bugün bu makama oturtan Beypazarı'na ve halkına yaptığım hizmetlerdir. Oraya yaptığımız çalışmalar Beypazarı'nı dünyaya tanıtmıştır.
"Bir tane park 30 Ağustos Zafer Parkı, o da hazırdı aslında. Başka açtığınız park var mı?" ifadesine yanıt
Doğru söylüyor, 30 Ağustos Zafer Parkı zaten vardı. Buraya tahmin ediyorum 50 milyon lira bakım gideri harcanıyor. Bizim oraya harcadığımız 953 bin lira. 30 Ağustos Zafer Parkı gerçekten vardı da kim kullanıyordu? Hangi mutlu azınlık bundan faydalanıyordu? İçince bir tane kafe vardı. Kimin şımarık çocukları orada eğlenceler düzenliyordu? Bunu Ankaralının bilmesi lazım. Bizim yaptığımız parklarda ticari hiçbir şey yok. Aileler yiyeceklerini alıp geliyorlar. Bu park neden özel bahçe gibi halktan kaçırıldı?
"Ankara'da metro yaptınız biz mi görmedik? Vaatlerle değil de gerçeklerle açıklar mısınız?" ifadesine yanıt
Murat Köse'nin herhalde Melih Gökçek ile bir sorunu var. Melih Gökçek'e sorması gereken soruyu bize soruyor. Bize yalnızca izin verilen Dikimevi metro bir de Söğütözü'ne kadar uzatılacak metro. Bunun dışında olanlar Ulaştırma Bakanlığı'na devredilmiş. Herhalde metronun nasıl yapıldığını bilmiyor. Biz bunların hepsine başladık. Bilmemesi mümkün değil ama sayın Gökçek'e laf yetiştireceğim diye kızım sana söylüyorum gelinim sen anla diyor.
"Ne gıda alıyor, ne kömür alıyor. 500 bin kişiye sosyal yardım yaptım diye açıklama yapıyorsunuz. Ancak ilgili daire başkanlığının deposunda 500 bin kişilik erzak yok" ifadesine yanıt
Biz 500 bin erzak depoda var mı demişiz, hazırlık mı yaptık demişiz. Lafta biraz yanlış anlaşılıyor. '6 Milyon Tek Yürek' kampanyası ile ulaştığımız kişi sayısı 519 bin 868 kişi. Hayal edemiyorlar böyle bir şeyi. Belediye, darda olan kimse varsa yanında olmuştur. Sosyal belediyecilik konusunda tarih yazıyoruz. Şimdi de pandemi döneminde koronavirüs olanların evine sabah kahvaltısı ve akşam yemeği gidiyor. Sosyal yardım alan ailelerin çocuğuna aylık 10 GB internet yükleniyor okusun diye.
"Pandemi döneminde maske alımı yaptınız. Bunlardan birkaçı hariç diğerlerini davetiye usulü yaptınız. Neden böyle yaptınız? Sizin bürokratlarınızdan ihaleler ile ilgili soruşturma yaptığınız herhangi bir çalışanınız var mı?" ifadesine yanıt
Çok sayıda var. Akılları hep önceki döneme alışkın olduğu için düzgün gideni anlamakta zorlanıyorlar. İnşallah bu alışkanlıktan kurtulursunuz. Kaç tane meclis üyeniz sizin önceki dönemlerde şirketlerde yolsuzluk yapmaktan mahkum oldu. Devamını önümüzdeki meclis toplantısına saklıyorum. Siz onları gördükçe biz de öyle yapıyoruz sanıyorsunuz.
"Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak Ankara'nın deprem gerçeğini bildiğiniz halde bunla ilgili ne yaptınız?" ifadesine yanıt
25.02.2020 tarihinde afet riskini azaltmak ve birlikte hareket etmek adına tüm ilçe belediyelerine resmi yazı yazdık. Bu çağrıya sadece 12 ilçe belediyesinden dönüş yapılmış. Mamak Belediyesi de cevap yazmış haberi olmaması mümkün değil. Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi'ni belediye meclis kararı ile ilk biz kurduk. Meclis kararı ile kurduk, neye imza attığınızdan da mı haberiniz yok. Bu kadar mı uzaksınız konulara.
"Mamak'ta bir kentsel dönüşüm projesi var. Bugüne kadar konut, kentsel dönüşüm ile ilgili bir şey yaptınız mı?" ifadesine yanıt
Planı, sondaj etütü yok daha Mamak'ın. 10 yıldır yapılmayanın hesabı bizden soruluyor. Eski dönemle karıştırıyor, eski döneme laf çakıyor.
"İşten çıkarttığınız insanları son zamanlarda pandemi zamanında bile ücretsiz izne çıkarttınız. Sizin ücretsiz izne çıkararak işten çıkartmaktan beter yaptığınız insanlar faturalarını ödeyemiyor" ifadesine yanıt
Çok komik. Aynı partiden devralmasına rağmen Mamak Belediyesi'nde değişmedik müdür kalmadı arkadaşlar. Bari buna birine önerge verdirse de sordursa. Biz genel değişiklik sebepleri belli, herkesin bir yoğurt yemek tarzı var. İlk baştan gelip çalışan, değişen ya da kendi isteği ile ayrılan arkadaşlar var. Personele kötü davranıyor gibi konuşmayın. Cumhurbaşkanlığı genelgesini hiçe sayarak izinli olanların hepsini geri çağırdılar ve orada o genelgeye rağmen çalışmalarını sağladılar.
"İtfaiye araçlarını ne yaptınız?" ifadesine yanıt
600 tane itfaiye eri alıp bunların 400'ünü başka kurumlara gönderip ilçelerden devraldıkları hurda araçlar ile devam edip itfaiye, köpük makinası alımı yapılmamış. Biz insan sağlığı, hayatı dedik. Biz 300 tane itfaiye eri almak için KPSS'den müracaat ettik. İtfaiyeciler canlarını ortaya koyarak mücadele ediyorlar. Onların motivasyonlarını bozma hakkınız yok. İtfaiyeye gelen yangın ihbarı ile hareket saati ve olay yerine varma saati valilikte de vardır. Daha bununla ilgili geç kaldığınız diye bir şey almadık.
İkide bir "50 milyon kredi vermiştik ya" diyorlar. Daha kullanmadık, kendi imkanlarımız ile alabilirsek kullanmayacağız. Hazır tutuyoruz acil durumlar için. "50 milyon lira verdik" derken sanki babasının malını veriyor.
"2 yılda 1400 metre bisiklet yolu yapılırsa 53 km kaç yılda yapılır?" ifadesine yanıt
Birincisi şimdiye kadar yaptığımız bisiklet yolu yaklaşık 24 kilometre. Ortaokul seviyesinde sordum diyor ya ben de ilkokul seviyesinde sorayım. 25 yılda 0 metre bisiklet yolu yapılırsa 100 yılda kaç kilometre bisiklet yolu yapılır? Örnek verdikleri Bursa, Gaziantep. Hiç olmazsa insan susar, başını eğer. Ankara'da hiç yapılmadı diye başka yerden örnek vermek. Türkiye'de ilk ve tek bisiklet meclisi de bizde.
"Kültür-Sanat faaliyetleri bütçede ne kadar yer alıyor?" sorusuna yanıt
Temmuz 2020 Meclis Kararıyla; Aile Yaşam Merkezi Müdürlüğü, Kadın ve Aile Şube Müdürlüğü, Belediye İçi Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığına devredildi. Dolayısıyla onların bütçeleri oraya gitti. Kültürdeki bütçenin azalma sebebi bu. Peki bu karar alınırken bu arkadaşlar mecliste değil miydi? Hiç boş durmuyoruz. En son Ankara'daki Tiyatrocular Derneği'nden bol miktarda tiyatro satın almak suretiyle BaşkentMobil ve Ankara Büyükşehir web sayfası üzerinden inşallah Ankara'yı sanatla buluşturacağız.
"Sulama barajı olarak yapılan barajın vanasını açamadınız. Bir tane su deposu yaptınız mı?" ifadesine yanıt
Faaliyet Raporu'nda yazmıştık. Sizden önceki dönemin yapmadığı su depolarını yapıyoruz. Ocak 2021'de 800'e yakın deponun yapılması için ihaleye çıkıyoruz.
ASKİ'ye 21 Eylül'de suyumuz kalmadı diye ihbarda bulunmuşlar. 22 Eylül'de ASKİ görev emri vermiş. Su vanası değiştirilmiş.
"Musluktan ne zaman Gerede suyu akacak" ifadesine yanıt
Bu müjdeyi belediye meclisine vermiştik ama bir daha dinletelim. Polatlı'ya su sizin yüzünüzden geç kaldı. Polatlı için kredi talep etmiştim, direkt tamam deseydiniz yapacaktınız. Hem kabul etmiyorsunuz. Temmuz 2020'de kabul edildi. 26 Ağustos'ta ihalesi gerçekleşti. 18 Eylül'de imzalandı. 29 Ekim'de de başlandı.
"Gölbaşı'nda ikinci hattın projesini ne zaman tamamlıyorsunuz?" ifadesine yanıt
Mamak- Gölbaşı içme suyu hattı, yıllardır yapılmayan hattı önce insan sağlığı ve hayatı diyerek 12 Ekim 2020'de açık ihale ile gerçekleştirdik. Sözleşme 15 günde imzalandı ve çalışmalar devam ediyor. Daha önce yapılmayan, verdiğimiz sözleri bir bir yerine getirmeye devam ediyoruz.
"Kumla, çamurla dolmuş mazgallar var" ifadesine yanıt
Şu ana kadar daha önceki yıllarda yapılmayan, daha önceki yıllarda da yapılmamış tüm mazgal adedi 15 bin, temizlenen 105 bin düzenli şekilde yapılıyor. Bunların hak edişleri var. Yıllardır, Mamak'ta sel götürür, evleri su basar. Yapmadılar. Gerek duymadılar, evi su basan garibandı. Gelir gelmez en fazla su basan Mamak'ta işi ele aldık ve oradaki kanalizasyon yağma suyunu değiştirmeye başladık.
"Siz Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni ne kadar borçlandırdınız" ifadesine yanıt
Bizden önceki dönemde yüze yakın borçlanma yetkisi verildi ve borçlandırıldı. Ankara halkını 0 lira borçlandırdım, merak ediyorsunuz bu. Konuşurken de "Şu kadar verdik, bu kadar verdik" kimin parasını kime veriyorsunuz? Sanki cebinizden veriyorsunuz, bırakın bu üstten konuşmaları. Herkes görevini yapacak. Bir kuruş kredi kullanmadım. Kredi isterken de söyledim "Pandemi dönemi var, daha kötü günler geçirebiliriz. Ankara halkı aç açıkta kalabilir. Bunlara destek olmak için bu kredileri istiyorum" diye. Söze geldikçe saydıkça sayıyorlar.
"Bilişim kenti"
Açılışı yapılacak olacak teknoloji merkezleri Dikmen Vadisi ve Kuzey Yıldızı Teknoloji Parkı. Kuzey Yıldızı'nda dijital akademi açıyoruz. Ankara'da hiçbir yerde görülmeyen üst düzey kurslar verilecek.
"Elimizdeki 3 katrilyonluk yolsuzluk dosyasını savcılığa verdik"
Şimdiye kadar incelediğimiz birçok dosyayı götürüp savcılığa verdik. Bu döneme ait elinde belgesi olup da savcılığa vermeyen namerttir. Namuslu, haysiyetli, şerefli insanlar bunları götürür savcılığa verir. Böyle yapmayıp dedikodu yapıyorsa ya rüşvet bekliyordur ya da kendisi içindedir. Şu anda bizim elimizdeki 3 katrilyonluk yolsuzluk dosyasını savcılığa verdik. Ben AK Parti’den savcılığa sunduğumuz yolsuzluk dosyalarına müdahil olmak için başvurmalarını bekliyorum. Ankara büyükşehirde ihale alan firmaları anlatacağım. Ankara’dan 28 milyarlık ihale 20 firma arasında kalmış. Mansur Yavaş döneminde böyle bir şey olamaz. Teleferik ihalesinde hem usulsüz iş artışları yapılmış, hem de yüklenici ihaleyi daha önce ele geçirmiş. Sadece 6 yolsuzlukta kamu zararı 2.8 katrilyondur, 40’a yakın suç duyurusunda toplam kamu zararı da 3 katrilyonluk olarak belirlendi.
"Savcılığa verdiğimiz yolsuzluk dosyalarına müdahil olun"
Ben sizleri suç ortaklığa değil, adaletin tecellisi için işbirliğine, kardeşliğe davet ediyorum. Yolsuzluk dosyasını savcılığa neden AK Parti ile birlikte veremedik. Şimdi eski ve yeni başkanvekillerine sesleniyorum. Savcılığa verdiğimiz yolsuzluk dosyalarına müdahil olun. Yolsuzluklara karşı kendisinden diye sessiz kalmak hangi vicdanın ürünüdür. Bu yolsuzlukları yapanlar Ankara halkının geleceğine pusu kuran kriminal suç organizasyonuydu. Bu soygunlarda parmak izi olmayan masumlar, Ankara halkının hakkını korumanız gerekmiyor mu? Hesap günü kul hakkı borcu ile gitmeyin. Haksızlık karşısında kimse dilsiz şeytan olmasın."