14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kaldı. Bu kritik seçimin hiç kuşkusuz en önemli ayağını, HAVELSAN'ın kurduğu Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) Seçim Bilişim Sistemi (SEÇSİS) oluşturuyor.
SEÇSİS, kısaca yurt içi ve yurt dışı seçmen kütüklerinin güncel olarak tutulduğu, seçimle ilgili her türlü veri, bilgi ve belgenin üretildiği, vatandaşlar ve siyasi partiler ile paylaşıldığı bilgi sistemi.
Peki, bu sistem ne kadar güvenli? Dış müdahalelere açık mı? Sisteme, bazı eller sonuçları etkilemek ve bir adayı-bir partiyi öne çıkarmak için fazladan oy girebilir mi? Bazı partilerin oyları daha düşük gösterilebilir mi? Bu sorular sonuna kadar meşrudur ve seçim güvenliği için sorulmalıdır.
Bir sistemi inşa eden, o sistemin zaaflarını da çok iyi bilir. Bu söz, özellikle bilişim teknolojisi için tartışmaya yer bırakmayacak kadar isabetlidir. Bu gerçekten hareketle sistemin anahtarı, HAVELSAN'dadır ve elbette YSK'dadır.
Tüm bu soruları, 2015 ile 2020 yılları arasında HAVELSAN Genel Müdürü olarak görev yapan Ahmet Hamdi Atalay'a sorduk. Atalay, YSK ve Seçim Bilişim Sistemi'ne (SEÇSİS) ilişkin dikkat çeken açıklamalar yaptı.
Atalay, HAVELSAN'ın güvenilir bir seçim sistemi kurduğunu belirterek, bu sisteme dışarıdan müdahalenin oldukça zor olduğu görüşünü savundu.
Görevde olduğu dönemde Türkiye'de birkaç seçim gerçekleştirildiğini kaydeden Atalay, "Sistem ve işleyişi yönünden bir sorun yaşamadık" dedi.
Sandık görevlilerine büyük iş düşüyor
Atalay, seçimlerde sandık başındaki görevlilere büyük iş düştüğünü, işlerinin hakkını vermelerinin önemli olduğunu söyledi.
Atalay, "Bu kişilerin oyları doğru biçimde saymaları ve tutanaklara geçirmeli çok çok önemli" diye konuştu.
Tutanakların, tüm partilerin temsilcilerinin imzasıyla kayıt altına alındığını anımsatan Atalay, "Bu tutanaklar ilçe seçim kurullarında YSK'nın sözünü ettiğimiz sistemine giriyor. Diyelim ki herhangi bir ilçe seçim kurulunda yanlışlıkla ya da kasıtlı olarak bir partinin oyu 100 yerine 1000 yazıldı. Tutanakların kopyası, partilerde olduğu için ilgili partiler bunu tespit edip, itiraz edebilirler. Önemli olan tutanaklar ve oyların doğru sayılması. Parti temsilcilerinin sisteme giriş dahil tüm bu süreci yakından takip etmeleri gerekiyor" dedi.
Atalay, sisteme girilen verilerin belli aralıklarla seçime giren partilere de aktarıldığını, partilere düzenli veri akışının söz konusu olduğunu söyledi. Atalay, partilerin bu veriler ile tutanaklardaki oyları karşılaştırabileceklerini, gerekli incelemeleri rahatlıkla yapabileceklerini vurguladı.
"Bilinmeyen bir yerde yedekleniyor"
YSK'daki sistemin yalnızca YSK üst yönetiminin bildiği bir yerde yedeklendiğini belirten Atalay, "Diyelim YSK'da olumsuz bir gelişme oldu. Sistem işlemez hale geldi. Yedek sistem, 1 saat içinde ayakta olacak biçimde dizayn edildi" dedi.
Atalay, yedeklemenin Ankara'da olup olmadığı sorusunu, "Ben de bilmiyorum. Ancak, Ankara'da ya da Ankara'ya yakın bir yerde olması daha rasyonel" sözleriyle yanıtladı.
Belli bir saatte donduruluyor
Atalay, bilişim sektöründe web sitelerine yönelik saldırıların çok rahatlıkla yapılabildiğini anımsatarak, YSK'nın sitesinin bu saldırılara karşı seçimden belli bir süre önce dondurulduğunu söyledi. Atalay, böylece sisteme erişimin önünün kesildiğini, web sitesinin saldırılara karşı koruma altına alındığını ifade etti.
Çalışan sayısı katlanıyor
HAVELSAN'dan 10 kadar uzmanın YSK'da sistemle ilgili görev yaptığını kaydeden Atalay, "Seçimde bu sayı 30-40 arasında kişiyi bulabiliyor. Ekip, tam zamanlı mesai yapıyor" dedi.
Seçimlerden önce sisteme yönelik siber saldırılar yaşandığını anlatan Atalay, "Bunu kimler yapıyor? Bilmiyoruz. Ama yoklayanlar oluyor. Sistemin dışarıdan saldırılara karşı güçlü savunma duvarları söz konusu" dedi.
YSK binasında yüksek güvenlik
Atalay, YSK binasının ve seçim sisteminin yüksek güvenlik altında tutulduğunu vurgulayarak, "YSK binası, dışarıdan gelecek fiziki saldırılara karşı yüksek güvenlikli bir yöntemle korunuyor. Aynı şekilde sistem de yüksek güvenlik altında tutuluyor" diye konuştu.
TPAO'dan Tosyalı açıklaması
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), "TPAO, Tosyalı Holding'le ortak mı olacak? Gübre fabrikası sürprizi..." başlıklı yazımızla ilgili bir açıklama gönderdi.
TPAO'nun, Karadeniz’de Sakarya doğal gaz sahası ile bugüne dek Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük keşfini yaptığı belirtildi.
TPAO'nun, Türkiye'ye mümkün olan en yüksek katma değeri sağlayabilmesi amacıyla gereken değer zincirinin en uygun şekilde oluşturulmasını temel yaklaşım olarak belirlediği kaydedilen açıklamada, şunlar ifade edildi:
"TPAO, Sakarya Gaz Sahası Geliştirme Projesi kapsamında üretilecek doğalgazın kullanım çeşitliliğinin sağlanarak, katma değeri daha yüksek amonyak, üre vb. ürünlere de yönelmesi hususunda değerlendirme çalışmaları yapmakta ancak bu konuda şu anda herhangi bir firma ile ortaklığı ya da iş birliği anlaşması bulunmamaktadır. Bu çalışmalarımız bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkemiz menfaatleri doğrultusunda sürdürülecektir."