Depremin üzerinden 7 ay geçti.
Milyonlarca insanın derinden etkilendiği büyük felaketin ardından acaba neler yaptık? Bunaltıcı ve zor bir yaz geride bıraktık. Anlayalım bakalım neleri eksik bıraktık? Bölgedeki vatandaşımızın durumu nedir?
Gözlerimizle görelim diye Hatay’a geldik. Antakya'dayız. Halkımızla konuşmak için deprem bölgesindeyiz.
Yeni sezonumuzun ilk yayınını buradan gerçekleştirmek istedik. Ve bunu düzenli aralıklarla Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Gaziantep, Osmaniye güzergahında tüm deprem coğrafyasında sürdüreceğiz. Bu sezon da bu misyonun hep peşinde olacağız. Bu konu en büyük önceliğimizdir.
Depremden sonra muazzam bir toplumsal seferberlik dalgası oluşmuştu. Zaman geçti deprem gündemden düştü. Yardımlar kesildi. O seferberlik duygusu geçti. Herkes kendi derdinde. Herkes kendi sorunuyla başbaşa. Bölgede su, gıda, barınma sorunu çok büyük. Eğitim başlayacak. Okullar yıkıldı, bazıları hasarlı…Sağlıkta durum hiç iç açıcı değil.
Talepleri yaşamsal olan kesimlerin sesi duyulmuyor. Ülke kısır çekişmelerin içine kısıldı.
Seçim yaşadık. Öncesinde veya sonrasında temel meseleler hiç konuşulmadı.
Ciddi ekonomik kriz ortamındayız. Geçim zorluğu çekiyor halkımız. Gündem değil. Bu elbette iktidarın işine geliyor. Peki muhalefet? Onlar bu kısır döngüden neden çıkamıyor?
Bölgede karşılaştığınız tabloya dayanmak çok güç. Enkazlar, yıkılan binalar, hasarlı olduğu için boş duran yapılar, hayalet mahalleler… Görseniz, ağlarsınız. İnsanları dinledikçe de boğazınız düğümlenir; ne diyeceğinizi bilemezsiniz.
Yaşamsal sorun ve ihtiyaçların dışında
En büyük dert belirsizlik. Gelecek için öngörüde bulunamıyorsunuz. İmar konusunun acilen çözümünü bekliyorlar. Destekler çok yetersiz. Tersine göç dalgası yaratabilmek için eğitim, sağlık, imar, kültür ve sosyal hayat alanlarında adımlar atılmalı. Bir yandan da iş hayatının canlandırılması lazım. İşçi sorunu devasa boyutlarda. Afet bölgesi ilan edilsin çağrıları yükseliyor.
Türkiye depremi unutmasın istiyoruz. Halkın gerçek sorunları konuşulsun. Başladık.
NOT:
Hatay'da cep telefonumuzdan voleybol finalini izledik. Kızlarımız Avrupa Şampiyonu oldu. Muazzam başarı. Onlarla gurur duyuyoruz. Helal olsun. Bir defalık başarı değil; sürdürülebilir zaferlerin sahibi oldular. Milletçe hepimizi gururlandırdılar.