Türkiye Spor Yazarları Derneği üyesiyim ben.
Sanırım 40 yıla da yaklaştı.
Kaç kez gittim seçimlerde oy attım. Sayısını hatırlamıyorum.
Oy attıklarımda kazanan da oldu, kaybeden de.
Ama hiç bir dönemde en onaylamadığım başkan ve yönetimi kazansa da asla derneğimin aleyhinde olmadım, kimseyi suçlamadım.
Derneğimin başında hep yakışan isim olsun istedim de yakışmayan da olsa (bana göre) yakınmadım.
2015'ten beri oyum başkanlık yarışlarında Oğuz Tongsir'e oldu hep.
Çünkü bu göreve onu yakıştırdım.
Dünya görüşüyle, eğitimiyle, bildiği yabancı dillerle, duruşuyla ideal başkandı benim için. Gördüm ki sadece benim için de değilmiş, çoğunluk için öyleymiş. Girdiği her seçimi açık ara farkla kazanması haklı olduğumu gösteriyordu.
Zaten o da yaptıklarıyla kanıtladı bunu.
Sosyal tesisler orada duruyor. Eskisiyle yenisini kıyaslayın, farkı görürsünüz.
Başı sıkışan her üyenin ister kendisine oy versin, ister vermesin yanında olduğunu bilirsiniz.
Şubelere yaptıklarını, Anadolu'daki spor basınını nasıl ayağa kaldırdığını, yurdun dört bir yanındaki spor yazarlarını İstanbul, Ankara, İzmir'dekiyle eş değer tuttuğunu görebilirsiniz.
Geçim sıkıntısı çekenlere desteğini... Tatil yapabilsinler diye İzmir Urla'ya diktiği tesisi (Tatile ilk gidenler de muhalifleri olmuştu) inkar edebilir misiniz?
Ama demiş ya Nazım Hikmet;
- Ateşi ve ihaneti gördüm!
Oğuz Tongsir de gördü ateşi ve ihaneti.
Kendi adıma ben de gördüm.
Son seçimde 196'ya karşı 499 oyla kazandı Oğuz Tongsir.
Hani üç beş oyla değil yani.
Ama bu kez seçimi kaybedenler türlü gerekçelerle her yere şikayet yağdırdılar. Oyunlar kurdular, tuzaklar tezgahladılar. Kirli senaryolar yazdılar, uyguladılar.
İşi Anadolu'dan gelen üyelerin usülsüz getirildiğine (bütün seçimlerdeki uygulama) yani çıkar karşılığı oy kullandıklarına kadar vardırdılar.
Türkiye'de pusu kültürü vardır bilirsiniz. Fransız gibi düelloya çağırmaz. Karanlık bir yerlerde gizlenip, arkadan hançeri saplamaya bakar.
TSYD'nin içindeki hainler grubu da öyle yaptı.
İsimsiz ihbarlarla meslektaşlarını 'Bir uçak biletine oy satmakla' suçlayıp, şikayette bulundular.
Şimdilik hedeflerine ulaşmışlar görüldüğü gibi. İçişleri Bakanlığı dikkate alıp, kayyum kararı vermiş.
Keşke o karar verilmeden evvel tüm üyelere en azından Oğuz Tongsir'e oy verenlere bir danışsalardı.
Benim bildiğim şerefli bir TSYD üyesi alnındaki o damgayla yaşamaz, yaşayamaz.
En azından ben kabul edemem bunu.
Ne yani benim oyumu satılık mı sandınız?
Ispatlayanın alnını karışlarım.
Hodri meydan. Bir daha seçim yapın yine kazanacak yine kazanacak.
Kayyum atayan yetkililere sesleniyorum.
Bu da benim dilekçem.
Oğuz Tongsir için yazdıklarımın altına imzamı atıyorum.