Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin Londra’da yabancı yatırım kuruluşlarının temsilcileriyle toplantısı, gösterilmek istendiği gibi çok başarılı mı geçti? Yoksa ortada büyük bir başarısızlık mı var?
Önceki günkü yazımda, teamüle aykırı olarak bu toplantıya Merkez Bankası’ndan hiç kimsenin davet edilmediğini belirtmiş ve “Para politikasını kim anlatacak, Hazine ve Maliye Bakanı mı?” diye sormuştum. Gerçekten de öyle olmuş... Toplantıya katılanlardan iki kişinin izlenimlerini dinledim. Bu arada Bloomberg’de de toplantıya dair bazı bilgiler yayınlandı. Ama onlara geçmeden önce, “Merkez Bankası yöneticilerinin de orada olması gerekirdi” derken ne kastettiğimi anlatmaya çalışayım. Yıl 2019, yer Amerika. Hazine ve Maliye Bakanı (Ama bu sefer Berat Albayrak) yabancı yatırımcılarla bir arada.
Albayrak’ın sağ yanındaki kişi, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya… Sadece yukarıda gördüğümüz toplantıda değil, ondan önce, mesela eski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katıldığı toplantılarda da mutlaka Merkez Bankası başkanı olurdu.
Dünkü toplantıdan yansıyan fotoğrafa bakalım.
Ne görüyoruz? Nureddin Nebati tek başına, Merkez Bankası başkanı ya da başkan yardımcılarından biri davetli değil. Önceki gün belirttiğim gibi bunun anlamı, “Türkiye’de fiilen Merkez Bankası yok” demek. Yabancı yatırımcılar mesajı almış olmalı.
Fotoğrafın analizini sürdürelim… Büyük bankaların toplantı salonlarında ya da büyük otellerde düzenlenen önceki toplantılardan farklı olarak, Londra Büyükelçisi’nin rezidansında bir salondayız. Malum bu toplantı, öncekilerden farklı olarak uluslararası bankalar tarafından değil Hüsnü Özyeğin ile Ferit Şahenk’in Londra’da sahibi olduğu küçük Türk bankası Dome tarafından düzenlendi. Bir de yukarıda bir karesini gördüğümüz 2019’da Amerika’da düzenlenen toplantı salonunu görelim.
Bu kez salon hınca hınç dolu. Türkiye ekonomisine dair umutların henüz solmadığı yıllar... Toplantıyı düzenleyen zaten dünyanın en büyük yatırım bankalarından biri olan JP Morgan… Dünkü toplantıya ilginin sönük olduğu ayan beyan ortada. Katılımcıların bir kısmının rica minnetle getirildiğini de konuşuluyor.
Şimdi içeriğe gelelim. Toplantıda ne konuşuldu? Uluslararası haber ajansı Bloomberg, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin, yabancı yatırımcılara Türkiye’deki enflasyonun “Yabancıların kültürel olarak anlayamayacağı sebeplerden yükseldiğini söylediğini” yazdı. Bakanlık bir açıklamayla Bloomberg’in haberini yalanlayarak böyle bir ifadenin kullanılmadığını öne sürdü. Kime inanalım?
Benim bilgi aldığım katılımcılardan biri de Nureddin Nebati’nin “Enflasyon kültürel sebeplerden” ifadesini kullandığını söyledi. Çeviri hatası mı?
Bilgi aldığım başka bir katılımcı, toplantıda anlatılanların “trajikomik” olduğu düşüncesindeydi. Bakan Nebati, İstanbul’da ekonomistlerle yaptığı toplantıda olduğu gibi “Merkez Bankası’nın politika faizini önemsizleştirdiklerini” söylediyse, trajikomik bulunmasında şaşıracak ya da kızacak bir durum yok bence.
Nebati’nin yabancılara en önemli mesajı, kurun önemli seviyelerde kalacağı olmuş. “Kur artınca fiyatlarda aşırı artış olur. 90'lar hâlâ hafızalarda, fiyatlar artınca millet mala saldırır” minvalinde sözler söylediğini öğrendim.
Yine katılımcılardan öğrendiğime göre Türkiye’de hiçbir koşulda sermaye kontrolü olmayacağı konusunda teminat da vermiş.
Fakat bunu söylediği gün şirketlere, kullandıkları döviz kredisinin yüzde 20’sini TL’ye çevirme zorunluluğu getirildi. Dün akşam konuştuğum bir ihracatçı şirketin yöneticisi, “Ben girdilerimi dövizle alıyorum, TL’yi ne yapayım?” diye dert yanıyordu. Bu, yumuşak cinsinden de olsa, sermaye kontrolü değil mi yani?