MHP Lideri Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamayla iki konudaki rahatsızlığını kamuoyuna yansıttı.
Bu konularda biri, siyasi cinayete kurban giden eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in, olayın aydınlatılması ve suçluların cezalandırılması için liderlere yaptığı ziyaretler.
Diğeri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “yumuşama”, CHP Lideri Özgür Özel’in ise “normalleşme” dediği süreç.
Sinan Ateş’in Ankara’nın göbeğinde öldürülmesinden sonra o zamanki CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ayşe Ateş ve ailesiyle ilgilenmiş, destek olmaya çalışmıştı. Aynı ilgiyi CHP’nin yine Lideri Özgür Özel’de sürdürdü. Ayşe Ateş’le görüştü. Bununla yetinmedi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Ateş’le görüşmesi ricasında da bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da Ayşe Ateş ve iki kızıyla görüştü. Ayşe Ateş, Erdoğan’la görüşmesinden sonra diğer liderlerle de görüşmelerini sürdürdü. Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu, Memleket Partisi Lideri Muharrem İnce’yi de ziyaret etti.
Bahçeli, Ayşe Ateş’in ziyaretlerinden ve Sinan Ateş cinayetinin gündemde olmasından duyduğu rahatsızlığı açıklamasında şöyle ifade etti:
“İddianamesi hazırlanan bir cinayet davası üzerinden de Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e yönelik itibar suikastının yaygınlaşması, bu suikasta refakat eden kimi isimlerin sürekli parlatılması, dahası kapı kapı gezdirilmesi, ekran ekran dolaştırılması, bir hak ve hukuk arayışından öte iç huzur ve barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüstür.”
Bahçeli, MHP’nin 1 Temmuz’da yapılacak Sinan Ateş davasının ilk duruşmasında MHP’nin hazır olacağını açıklayarak şöyle dedi:
“Karanlık oyunlarla ve bu oyunların figüranlarıyla Türk yargısının huzurunda hesaplaşacaktır.”
Eşi siyasi cinayete kurban gitmiş, iki çocuk annesi Ayşe Ateş’in cinayetin aydınlatılması, suçluların bulunması için çaba göstermesi en doğal hakkıdır. Bu Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş ve diğer akrabaları için geçerlidir.
Bahçeli’nin bu çabalara, temaslara, Ayşe Ateş’in gündemde olmasına itiraz etmesinin nedeni kuşkusuz bu cinayetin Ülkü Ocakları’nı ve MHP’yi yıpratmasıdır. İddianamede yer almasa bile eski bir MHP milletvekilinin ile bazı ülkücülerin adlarının geçmesinin yarattığı bir rahatsızlık var.
Bu rahatsızlığın giderilmesinin tek yolu bu cinayetin aydınlatılması ve suçluların yargı önüne çıkarılmasıdır. Bu nedenle Ülkü Ocakları ve MHP’den beklenenin de cinayetin aydınlatılması için çaba göstermeleri olmalıdır.
Doğal olan budur.
“Yumuşama, normalleşme” sürecine gelince...
Bahçeli ve MHP, Erdoğan ve Özel’in dillendirdiği “yumuşama-normalleşme” sürecini “MHP’ye düzenlenen siyasi operasyon” olarak görüyor.
MHP Genel Merkezi Bahçeli’nin açıklamasını kamuoyuna duyururken ”Türk siyasetinde Normalleşme ve Yumuşama iddialarıyla Milliyetçi Hareket Partisi’ne düzenlenen Siyasi Operasyonlar” ifadesini kullandı.
Bahçeli, açıklamasında dikkati çeken şu ifadeleri kullandı:
“Bu kapsamda siparişi yapılan normalleşme ve yumuşama atmosferinin sürdürülebilir hale gelmesinin önünde şayet Milliyetçi Hareket Partisi bariyer olarak telakki ve tarif ediliyorsa, bu konuda da geniş bir ittifak husule gelmişse, bize düşen sorumluluk ülkemiz ve milletimiz uğruna her türlü fedakarlığı göze almak, gereğini ise gönül huzuruyla yapmaktır.”
Bahçeli, MHP’nin gerekirse Cumhur İttifakı’ndan çekilebileceğini de şu sözlerle duyurdu:
“AK Parti içindeki gayri memnun kesimin devamlı suyu bulandırmasını da dikkate alarak, AK Parti ile CHP arasında geniş tabanlı bir ittifakın vücuda gelmesi, buna da altılı masanın diğer unsurlarının desteği Milliyetçi Hareket Partisi’nin samimi dileği ve temennisidir.”
Bahçeli’nin açıklamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı özenle AK Parti’den ayrı bir yere koyan şu ifadesi de dikkati çekiciydi:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da şartlar ne olursa olsun sonuna kadar yanında ve arkasında olacağımızı, kesinlikle yalnız bırakmayacağımızı herkes çok iyi bilmelidir.”
Bahçeli, Erdoğan’ı ayırıp desteğinin devam edeceğini söylerken, AK Parti içinde CHP ile işbirliği yapılmasını savunanları ve Sinan Ateş cinayetini gündemde tutanları hedef alıyor.
Böyle devam ederse “feragat ederiz” diyerek de Cumhur İttifakı’ndan ayrılabilecekleri mesajını veriyor.
CHP lideri Özgür Özel ise Bahçeli’nin bu çıkışına üzerinde durulması gereken bir yanıt verdi.
Özel şöyle dedi:
“Belli ki ittifaklarında sorunlar var. Sayın Bahçeli ittifakından memnun değilse bizim ittifakımıza gelsin, bizim ittifakımızın adı Türkiye İttifakı. Kimse bize ittifak önermesin! Bahçeli memleketi bu hale getirip suç ortağını bize itmesin.”
CHP Lideri Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’la başlattığı diyalog elbette bir “AK Parti-CHP İttifakı veya Koalisyonu”na dönüşmeyecektir. CHP’den cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini koruyacak, hatta güçlendirecek, Erdoğan’ın yeni anayasa için beklediği destek de gelmeyecektir.
Erdoğan-Özel diyalogundan ve Sinan Ateş cinayetinin gündemde tutulmasından rahatsız olan MHP’nin Cumhur İttifakı’ndan çekilmesi ve erken seçim talep etmesi gündeme gelebilir mi?
Bahçeli’nin Cumhur İttifakı’nı bozacağını ve erken seçim talep edeceğini söylemek için henüz erken.
Ancak bu Bahçeli’nin daha önce yapmadığı bir şey de değil.