Son dönemin en gözde yatırım alanı olarak öne çıkan depolamalı rüzgâr ve güneş santrallarında ses getirecek önemli gelişmeler yaşanıyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), geçen yılın sonundan itibaren depolamalı elektrik üretimi için başvuruları almaya başladı. Aradan geçen sürede 260 bin megavata yakın depolamalı rüzgâr ve güneş santralı yatırımı için başvuru yapıldı.
Başvurular, Türkiye’nin elektrik kurulu gücünün yaklaşık iki buçuk katına ve 270 milyar doları aşkın yatırım talebine karşılık geliyor. EPDK, mevcut kapasite dikkate alındığında 40-45 milyar dolarlık bir yatırımın sahaya yansıyacağını hesaplıyor.
Depolamalı rüzgâr ve güneş santralı yatırımları ilk aşamada Karaman, Tekirdağ, Kırklareli, Antalya gibi illerde yoğunlaşacak. Bu illere izleyen aşamada yenileri de eklenecek.
EPDK, bugüne dek başvuralar kapsamında onlarca projeye 15-20 bin megavat aralığında ön lisans verdi. Ön lisans işlemleri devam eden projeler de bulunuyor.
Binlerce euro havada uçuşuyor
Enerji yönetiminin büyük önem verdiği bu projelerin bazılarında, tartışmalı uygulamalar gündeme gelmeye başladı. Lisans ticareti yapan “çantacı”lar sahaya indi.
Sektörde, “çantacı” ifadesi, bir enerji yatırımı için lisans alıp bunu yatırıma geçirmeyip, bu lisansları yüksek bedellerle başkasına devreden kişiler için kullanılıyor.
Ülkenin enerji arz güvenliğinde kritik bir işlev üstlenecek olan depolamalı rüzgâr ve güneş enerjisi santrallarının bazılarında da on binlerce euroya “lisanslar” alınıp satılıyor.
Birkaç yıl önce son derece az bir sermaye ile kurulan bazı şirketlerin devrede olduğu bu ticarette, ön lisans aşamasına getirilmiş başvurular ya da dosyalar üzerinden dövize bağlı al-ver süreçleriyle kolay kazançlar sağlanıyor. Pazarda, yüz binlerce eurolar havada uçuyor.
Bir sektör yetkilisi, halktv.com.tr’nin sorusu üzerine, “Evet, birkaç yıl önce kurulan bazı şirketler, rüzgâr ve güneş santralı kurmak amacıyla EPDK’ya başvuru yaptı. Bunların, ön lisans öncesi işlemleri tamamlanmış durumda… Bu şirketler, başvuru yaptıkları ve belli bir aşamaya gelen dosyalarını ya da projelerini, her megavatı 50 ile 80 bin euroya satıyorlar. 10 megavat olsa 800 bin euro ediyor. Alıcısı da oluyor elbette” dedi.
Aslında, enerji sektöründe çantacılar ilk kez 2006-2007 yıllarında rüzgâr enerjisi lisans başvurularında gündeme geldi. Anılan tarihlerde, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na, rüzgâr enerjisine dayalı üretim tesisi kurmak için 78 bin megavat düzeyinde lisans başvurusu yapıldı. Bu miktar, Türkiye’nin toplam elektrik enerjisi kulunun gücünün iki katına yakındı.
Rekor orandaki lisans başvurusuna karşın hayata geçirilen rüzgâr enerji projesi belli bir düzeyde kaldı. Başvurular, istenilen ölçüde yatırıma dönüşmedi; beklentiler karşılanmadı.
Şimdi gözler depolamalı rüzgâr ve güneş santrallarında olacak. Tarihin tekerrürden ibaret olup olmadığını hep birlikte göreceğiz.