Çin bu Twitter'ı sevecek

Gazeteci Mustafa K. Erdemol, dünyanın en zengin insanlarından Elon Musk'ın Twitter'ı satın alma sürecini, Çin ve seçimlere giden ABD perspektifinde değerlendirdi.

Doğrusu sempatik bulmam. Hem şımarık davranışlarından hem de parasının çokluğuyla siyasi işlere burnunu sokmasından ötürü ısınamamışımdır Elon Musk‘a. Şu Twitter’ı satın alırken bile nice maskaralıklar yaptı, malum. Büyük para babalarının siyasi işlere burnunu sokmaları elbette onunla başlamadı ama bu konuda sanırım Musk kadar pervasızına da ilk kez rastlanıyor.

O çok meşhur "iş insanı" temkinliliğinden uzak oluşu, risksever yanına uygun olabilir tabii. Siyasi bir değişikliğin kendisini olumsuz etkileyeceğinden herhangi bir korku duymayışı, Donald Trump destekçiliğini saklamayışından belli. Twitter’a sahip olduktan sonra yapacakları işler arasında Trump’a konan tweet yasağını kaldırmak da var, açıklamıştı bunu.

Trump destekçiliğini sergilemekten kaçınmayışına örnek herhalde şu olabilir; ABD Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Başkanı Nancy Pelosi’nin eşine yönelik saldırıyla ilgili doğru olmayan iddialar içeren bir makaleyi -sonradan silse de- tweetledi. Bu, platformun bundan sonra nasıl kullanılacağı konusunda endişeye yol açtı haliyle.

Çin’e direnmeyecek

Ancak dünyanın bu en zengin adamı, muhtemelen Çin karşısında o "aldırmaz" tavrını sürdüremeyecek gibi görünüyor. Hatırlayalım, Çin’deki muhalif çevrelerin yegane iletişim platformu Twitter’dı. Her ne kadar Çin’de yasaklı olsa da muhalif kullanıcılar bir yolunu bulup paylaşımlarını sürdürüyordu. Ama şimdi artık böyle olmayabilir. Çünkü, Çin’in Musk’ı durdurması ya da ona dilediğini yaptırması son derece kolay.

Öncelikle Musk‘ın Çin’le ticari bağlarını anımsayalım. Sahibi olduğu Tesla’nın en büyük ikinci pazarını Çin oluşturuyor. Tesla’nın Şanghay’daki elektrikli araç fabrikası, dünyanın en büyüğü. Dahası Tesla, tartışmalı Sincan bölgesinde bir showroom açtı ki bu adımı bölgedeki uygulamaları nedeniyle hedef alınan Çin’e destek olarak değerlendirilerek ABD Kongresi’nce kınandı. Asıl bomba ise Musk’ın Tayvan’ın kısmen Çin tarafından yönetilmesini önermesi oldu. Böylelikle gerilimin az da olsa düşeceğine inandığından tabii. Çin’i memnun eden bu açıklama, Tayvan’da öfkeye yol açmıştı.

Çin hükümeti, vatandaşlarına yasaklasa da kendisi ülke dışındaki imajını etkileyecek her türlü mesajı yayınlamış, propagandayı yapmıştı, en azından denemişti. Musk satın almadan önce, kendi ilkelerine bağlı kalmayı sürdürerek bunların çoğuna engeller getirmişti Twitter. Bunlar arasında Aralık 2021'de "Uygur nüfusuna yönelik muameleyle ilgili Çin Komünist Partisi söylemlerini güçlendiren" 2 bin 48 hesap da var.

Çin’in büyük gücü

Yani, Twitter, herhangi bir ticari bağı olmadığı için Çin’in ekonomik/siyasi gücüyle mücadele edebiliyordu. Ancak yeni sahibi Musk’ın, Çin’e – istekli olsa da – direnme şansı yok. Çin, devasa uluslararası şirketleri kendisine uydurma konusunda başarılı oldu. Bunlardan biri Apple’dır. Apple, Çin'in App Store'undan yüzlerce VPN uygulamasını kaldırdı. Bunları yapmaması durumunda Çin’in boykotuyla karşılaşacak, bununla baş etmesi de kolay olmayacaktı. Çin’in yaptırım gücü öylesine büyük ki, Sincan'da zorla çalıştırma dahil var olduğu ileri sürülen diğer insan hakları ihlalleri konusunda olumsuz görüş belirten şirketleri boykot etti. Bunlardan Intel, daha sonra bir özür mektubu yayınlamak zorunda kaldı.

Şimdi ise Çin hükümeti, Musk'tan Twitter hesaplarındaki bazı etiketleri yani Çin’e yönelik "önyargılı kelimeleri" kaldırmasını istiyor. Musk için bu ciddi bir zorluk değil. Ancak Twitter’ın bugüne kadar iyi kötü koruyabildiği "herkesin mecrası" özelliğini yitirmesine yol açabilir bu isteğin yerine getirilmesi.

Çin, haklı olarak kendisine yönelik, bilgi kirliliğiyle mücadele etmek zorunda. Doğrusu Çin’e yönelik yalan haberlerin yayılmasında Twitter’ın büyük rolü vardı. Sahipliğin Musk’a geçmesi Çin açısından büyük olanak. Bu el değiştirmeyi "kendisi için" değerlendirmeye çalışacak tabii ki.

Musk, kim ne derse desin "ABD değerlerinin çocuğu". Bu "değerlerin temsilcisi" olarak Cumhuriyetçileri, onların içinde de "Trump'ı" kendisine yakın görüyor. Trump’ın bundan sonra Twitter’da daha sık görüleceğine kuşku yok. 2024 Başkanlık Seçimleri için hedef büyüten Trump’a büyük bir alan açacak Musk.

Bu yeni Twitter’dan hem Trump hem de Çin memnun kalacak, bu kesin. Tabii eski Twitter’ın yerini bir başka mecra almaz, eski Twitter’ın kullanıcıları, yenisinde kalmayıp, başka "özgür platformlar"a kaçmazlarsa.

Dünya Haberleri