CHP’nin, 14-28 Mayıs 2023 seçimlerini kaybetmesinden sonra İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun başlattığı “değişim” sürecinin nasıl ilerleyeceği merak konusu
Seçim yenilgisinden sonra toplanan kurultayda CHP, genel başkanını değiştirdi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerine Özgür Özel’i genel başkan seçti. Özel de yeni Genel Merkez yönetimini belirledi.
Bu kadro değişimimin ardından Tüzük Kurultay’ı yapıldı.
Tüzük’te bazı değişiklikler büyük bir çoğunlukla kabul edildi.
Bu değişiklikler içinde en çok destek gören kadın ve gençlik kotalarının artırılması oldu.
Tüzüğe eklenen bir madde ile partide kadın kotası ileri yıllarda yapılacak kurultaylarda aşamalı olarak artırılacak ve yüzde 50’ye çıkarılacak. Kadın kotasının bu orana gelmesi bundan sonra yapılacak dördüncü kurultayda gerçekleşecek. Daha önceki kurultaylarda sırasıyla yüzde 35, 40, 45 oranına çıkarılacak.
Gençlik kotası ise 18-24 yaş arası için yüzde 10, 24-40 yaş arası için de yüzde 10 olarak uygulanacak.
Kuşkusuz partide kadın ve gençlerin daha fazla yer alması ve sorumluluk üstlenmesi olumlu bir gelişme.
Avrupa sosyal demokrat partileri de kadınlara ve gençlere daha fazla yer vererek kendilerini yenilediler.
CHP’nin bu yola girmesi önemli.
Kadın kotasının yüzde 50’ye çıkarılmasının 12 yıl sonraya bırakılmasını eleştirenler de oldu.
Partide kadın/erkek eşitliğinin daha kısa sürede sağlanması gerektiğini savunanlar var.
Milletvekili adaylarının belirlenmesinde önseçimin zorunlu hale getirilmesi ise gerçekleşmedi.
Genel Başkan Özgür Özel ve Genel merkez yönetiminin bu yönde bir önerisi olmadı.
Örgüt yönetiminde önseçim tercih edilen yöntem oldu.
TBMM Üyeliği İçin Adayların Saptanması başlıklı 52. Madde'de şu hüküm kabul edildi:
"TBMM üyeliği için adayların saptanmasında yöntemler önseçim, örgüt denetiminde önseçim, aday yoklaması, örgüt denetiminde aday yoklaması ve merkez yoklamasıdır. Hangi seçim çevresinde hangi aday saptama yönteminin kullanılacağına il örgütlerinin görüşü doğrultusunda Parti Meclisi karar verir."
Bu hükümle milletvekili adaylarının nasıl belirleneceği konusunda son söz Parti Meclisi’ne bırakılmış oldu.
Adayların delegeler yoluyla değil aktif CHP üyelerinin yapacakları oylama ile belirlenmesi önerisi ise Tüzük Kurultay’ında gündeme gelmedi.
Tüzük değişiklikleri içinde yine en fazla destek gören hükümlerden biri de milletvekilliği ve belediye başkanlığı için 3 dönem sınırlamasının getirilmesi oldu.
Tüzük değişikliklerinde, CHP üyelerini yetkilendiren değil Genel Başkan ve Genel merkez yönetimini güçlendiren hükümler ağırlıktaydı.
Yerel seçimlerden birinci olarak çıkmış olan CHP’nin yönetim ve tüzük değişikliğinden daha da önemli olan program değişikliğini yapması ve somut projelerin geliştirilmesi gerekiyor.
Yerel seçim sonuçlarıyla artan iktidar değişikliği umudunun güçlenmesi için CHP’nin özellikle ekonomik krizin nasıl aşılacağı ve gelir dağılımı dengesinin nasıl kurulacağına ilişkin somut projelerini kamuoyuna açıklaması gerekiyor.
İktidarın, asgari ücreti sabit tutması, en düşük emekli aylığını 12 bin 500 lira olarak belirlemesiyle halkın büyük çoğunluğunun hızla daha fakirleşeceği açık.
CHP’nin öncelikle bu konuda neler yapacağını somut olarak açıklayarak işe başlaması gerekiyor.
CHP’nin, değişim iddiasının ete kemiğe büründürülmesi için vatandaşı yoksulluktan kurtaracak, gelir dağılımı ve vergi yükünü adaletli hale getirecek projelerle birlikte Türkiye’nin yeniden demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olarak nasıl inşa edileceğinin de kamuoyuna sunulmasında daha fazla zaman kaybetmemesi gerekiyor.