Beşiktaş maça sürpriz bir kadroyla başladı. İyileşen Mert'in Ersin'den kaleyi devralması normaldi de Svensson'un yerine Onur'un oynaması sürprizdi. Mario'nun yerine Muçi'nin oynaması da öyle.
Kasımpaşa ileride baskı ve adam adama markajla girdiği oyunda istediğini uzun süre yaptı. Yani Beşiktaş'ı oynatmadı. Ama Beşiktaş'ın bu maçında bile tartışmalı hakem kararı oldu. Olmazsa ayıp olur zaten. 8. dakikada savunma arkasına atılan uzun topa Rafa Silva hareketlendi, arkasından yetişen Sadık ceza alanına girmeden yetişti ve sırtından itti. Rafa Silva yerde kaldı ama Zorbay Küçük devam ettirdi oyunu. Faul ve kart gerekmez miydi; gerekmiyormuş demek ki Beşiktaş olunca.
Onun dışında ilk yarının son anlarına kadar gol pozisyonuna bile giremedi Beşiktaş. Rakibinin oyununu bozan Kasımpaşa ise ceza alanı dışından şutlarla tehlike yaratmaya çalışıyordu.
Pek bir şey yoktu anlayacağınız. Tam ilk yarı biterken kanattan ilk kez ileri çıkan (o ana kadar neden çıkmadığını bilemedim) Masuaku sert bir orta kesti, arka direkte Muçi ayak koydu ve topu filelere yolladı. 45+3. dakikadaki bu golün santrası bile olmadı.
İkinci yarıya gelince...
Beşiktaş'ın daha rahat oynaması beklenirken tam tersi oldu. Kasımpaşa önde basıp, Beşiktaş defansını hataya zorladı. Buna Beşiktaş'ın karşılık verememesi enteresandı.
Kanatlarda Semih ve Muçi'nin etkili olamaması Kasımpaşa'nın kenarlardan etkili gelmesine neden oluyor, ortadaki isimler de tutuk olunca Beşiktaş kalesinde sık sık tehlikeler doğuyordu.
Immobile'nin çıkması, genç Mustafa'nın yerine girmesi Beşiktaş'ın ileride etkisizliğinin de bir başka nedeniydi.
Maçın adamı Masuaku'ydu hiç kuşkusuz. Beşiktaş'ın golünde başrolü oynayan Masuaku, yediği 2 golde de kritik yerlerde kaptırdığı toplarla ön plandaydı. Bunlardan birinde 54. dakikada Kasımpaşa'nın sağ beki Winck müthiş bir şutla golü attı. Diğerinde de 69. dakikada Aytaç topu filelere yolladı.
Golleri yese de hareketlenemeyen Beşiktaş'ta Hollandalı hoca son dakikalarda şimdiye kadar hiç şans vermediği Can'la çok az oynattığı Salih'e sarıldı.
Ama 88'de de 3. golü yedi. Can Keleş kaptırdı topu. Sanki faul kokan bir pozisyondu ama hakem devam ettirdi. İlk golü atan Wink'in çevirdiği topu Fall ağlara yolladı. Beşiktaş'ın yıkılışının son noktası.
Şimdi... Eğri oturalım doğru konuşalım. Beşiktaş maçı kazanabilecek bir oyun oynamadı. Kasımpaşa'nın önde baskılı, adam adama futbolu karşısında etkili olamadı. Ama şu gerçeği de unutmamak lazım. Maçın kırılma anı 8. dakikaydı. İster kötü oynasın, ister iyi. Orada o faulu göreceksin hakemsen eğer. Zorbay Küçük'e diyorum. Sadık'ın Rafa'yı arkadan itmesine seyirci kaldı. Faulu ve kırmızı kartı verseydi maç buralara gelir miydi; tartışılır bu. Kasımpaşa'nın sert oyununda ancak uzatmalarda Da Costa'nın kırmızı kart görmesi, atı alanın Üsküdar'ı geçmesinden sonraydı artık.
Ama sözün özü şu. Galibiyet Kasımpaşa'nın hakkıydı.