Almanya’da darbe girişimi: Sık olmaya başladı

Gazeteci, yazar Mustafa K. Erdemol, Almanya'da darbe girişimi hazırlığında bulunan aşırı sağcı bir gruba yapılan operasyonu halktv.com.tr için kaleme aldı.

Geçe hafta Almanya’daydım. Berlin ile Münih’i gezerken, tüm gelişkinliğine, ekonomik gücüne rağmen yakın tarihinin altında hala ezilen bir ülke olduğunu düşündüm Almanya’nın. O yakın tarihin tüm olaylarının bugün de tekrarlanabileceği duygusuna kapıldım Almanya’dayken. Herhalde hem çok kısa bir süre kaldığım için, hem de tarihe bakışımdaki şartlanmışlıklarımın etkisiyle böyle düşünmüşümdür herhalde. Yoksa Nazi geçmişini bir daha yaşamamakta kararlı bir ülke olduğuna, güçlü bir antifaşist geleneğe, şimdi zayıflamış da olsa geleneksel anlamda etkili bir komünist tarihe sahip olduğunu biliyorum Almanya’nın.

Sağcıların her zaman yükselecekleri bir zemin bulduğu bir gerçektir bu ülkede ama. Bugün üzerinde tepindikleri zemin yabancı düşmanlığı, İslamofobi tabii ki. Gelen tüm hükümetlerin “yabancılar sorunu” başta olmak üzere hiç bir konuda çözüm üretmediğine inanan sağcıların sayısı da sürekli artıyor. Sivil bir artış zaten var ama sözünü ettiğim ordu ile polis içindeki sağcı yükseliş.

Zaman zaman kendilerini gösteriyorlar da. Daha çok plan, program aşamasındayken polis tarafından ele geçirildiklerinde görüyoruz tabii. Bugün de Almanya'nın büyük bölümünde, devleti silahlı bir darbeyle devirmeye çalıştıkları iddia edilen aşırı sağcılara karşı bir dizi baskın gerçekleştirildi. Federal savcılar, Almanya'nın 16 eyaletinin 11'inde "Reich Yurttaşları Hareketi"yle bağlantılı 130 mekanda yaklaşık 3.000 polis memurunun arama yaptığını belirtiyor.

Elebaşları Alman soylusu

Bu grubun derdi Almanya'nın savaş sonrası kabul ettiği anayasasıyla. Galipler tarafından dayatıldığını söyledikleri (evet, bu doğru) anayasayı reddediyor, hükümetin devrilmesi çağrısında bulunuyorlar. Zanlıların devlet kurumlarına silahlı saldırı planlamış olabilecekleri de ileri sürülüyor. Operasyonlarda 22 Alman vatandaşı gözaltında, ama en ilginci örgüte destek verenler arasında bir de Rus vatandaşının olması. Grubun elebaşlarının küçük bir Alman soylu ailesinin 71 yaşındaki tanınmış bir üyesi ile 69 yaşındaki eski bir paraşütçü olduğu açıklandı. Gözaltına alınanlardan biri aşırı sağcı bir yargıç olan, bir dönem Almanya için Alternatif Partisi’nden milletvekilliği yapmış bir kadın...

Polisin baskın yaptığı yerler arasında Almanya'nın özel kuvvetler birimi KSK'nın güneybatıdaki Calw kasabasında bulunan kışlası da var. Bu birim geçmişte bazı askerlerin aşırı sağcı olduğu iddiaları nedeniyle mercek altına alınmıştı. Almanya'daki gözaltıların yanı sıra Avusturya'nın Kitzbuehel kasabası ile İtalya'nın Perugia kentinde de birer kişinin gözaltına alındığı açıklandı. Avrupa çapında oluşturulmuş olan "Faşist İttifak" işbaşında demek ki.

Yine Qanon

Şüphelilerin "Reich Yurttaşları Hareketi"ne mensup olmalarının yanı sıra ABD’li ırkçıların Qanon "ideolojisi"nden de etkilendikleri belirtiliyor. Almanya'nın bir derin devlet tarafından yönetildiğine inanmaları bu "ideoloji"nin tezlerinden (!) biri. ABD ile ilgili buna benzer iddialar eski Başkan Donald Trump tarafından da dile getirilmişti.

Ruslardan yardım istemişler

Federal savcılar, grubun Almanya'nın yeni lideri olarak atamayı planladığı Heinrich XIII P. R. adlı kişinin Alman hükümeti devrildikten sonra ülkede yeni bir düzen kurulması için müzakerelerde bulunmak amacıyla Rus yetkililerle temasa geçtiğini duyurdular. Ancak temas kurulan Rusların bu talebe olumlu yanıt verdiğine dair bir belirti olmadığı da belirtildi.

Daha önce de olmuştu

Bu ortaya çıkarılan kaçıncı girişim kim bilir? Geçen yıl Almanya’da da yine sayısı “binlerce” olarak belirtilen emekli askerlerin Telegram uygulaması üzerinden bir araya gelerek Berlin’de ayaklanma / darbe planladıkları iddia edilmişti.

İddiaya göre “Emekli ve Eski Askerler Grubu” adı altında bir araya gelen yaklaşık 13 bin emekli ya da eski asker, korona salgını sırasında Angela Merkel hükümeti tarafından alınan kuralları eleştiren veya salgının varlığını kabul etmeyen hareketlerin içine sızma, Berlin’deki gösterilerde olay çıkarıp devlet kurumlarına yönelik saldırılar düzenleme planları konusunda iletişim içerisindeydi. Güvenlik kaynakları bu gruba, Almanya’nın 1937’deki sınırlarını yeniden inşa etmeyi hedefleyen monarşist - aşırı sağcı grupla ilişkileri olan kişilerin de üye olduğunu belirtmişti.

Almanya maalesef bu tür girişimlere çok sık sahne oluyor.

Faşistler bir gün başarırlar mı acaba?

Dünya Haberleri