CHP nihayet belediye başkan adaylarının tamamını belirledi.
Aday belirleme süreci uzun ve sancılı oldu.
CHP tüm adaylarını ancak yerel seçimlere 47 gün kala belirleyebildi.
Kasım ayının başında yapılan kurultaydan sonra adayların belirlenmesi 4 aya yakın süre aldı.
Yerel seçimlere hazırlık ve sahada çalışma açısından bakıldığında ciddi bir zaman kaybı olduğunu söylemek gerekir.
Aday belirleme sürecinde isimler çok tartışıldı.
Hemen her aday tartışma konusu yapıldı.
Bunun iki temel nedeni vardı.
Adayların yaygın olarak önseçim yerine merkezden belirlenmesi ve kurultaydaki rekabetin aday belirlemede önemli etken olması.
Önseçimle belirlenen adaylar konusunda doğal olarak tartışma yaşanmadı.
MYK ve Parti Meclisi’nin 14 saat süren uzun toplantılarından sonra CHP’nin güçlü olduğu ilçelerdeki belediye başkan adayları da belirlendi.
CHP’nin Özgür Özel Genel Başkanlığı’ndaki yeni yönetimi kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyen ilçe belediye başkanlarını yeniden aday göstermedi.
Yerlerine genel merkeze yakın isimler belirlendi.
İstanbul’un eski belediye başkan adaylarının belirlenmesinde ise Ekrem İmamoğlu’nun çok etkili olduğu anlaşıldı.
Yeni yönetimin sözcüleri kurultayda Kılıçdaroğlu’nu destekleyen Adana, Mersin, Antalya belediye başkanlarının yeniden aday gösterildiğini belirterek, kurultaydaki tutuma göre karar verilmediği görüşünü savundular.
Ancak Kılıçdaroğlu’nu destekledikleri halde Zeydan Karalar’ın Adana’ya, Vahap Seçer’in Mersin’e, Muhittin Böcek’in Antalya’ya yeniden aday gösterilmesinin nedeni bu illerde CHP’nin seçimi kazanacağının garanti olmamasıydı.
Yeni yönetim bu illerdeki riski üstlenmemek için mevcut belediye başkanlarıyla yola devam etmeyi yeğledi.
Buna karşın CHP’nin çok güçlü olduğu yerlerde ise mevcut belediye başkanlarını kurultaydaki tutumlarına göre belirledi.
Yeni yönetim, kurultayda verdiği önseçim ve demokratik tüzük sözünü yerine getirmedi. Kurultay bittikten sonra zaman kalmadığı için önseçim ve tüzük kurultayının yapılamayacağı açıklandı.
Bu iki önemli vaadin ertelenmesinin yanı sıra aday belirlenirken dikkate alınacağı söylenen mevcut belediye başkanlarından halkın memnuniyeti, anketler ve başkanların bölgelerinde CHP’nin oylarını artırıp artırmadıkları gibi ölçülerin de uygulandığı söylenemez.
Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’in, İzmir’de Tunç Soyer’in, Kadıköy’de Şerdil Dara Odabaşı’nın, Çankaya’da Alper Taşdelen’in bu ölçüler dikkate alınmadan yerlerine başka isimlerin aday gösterilmesi bu nedenle eleştiri konusu oldu.
Adana’nın Çankaya'sı gibi görülen Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin yeniden aday gösterilmediği için istifa etti. Aynı şekilde Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay da istifasını açıkladı. Eski CHP Genel Sekreteri ve İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin de partisinden istifa ettiğini duyurdu. Daha önce Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan da aynı gerekçeyle istifa etmişti.
Bu gelişmeler CHP’nin yeni yönetiminin aday belirleme sürecinde yol açtığı kırgınlıklardan kaynaklanıyor.
CHP için tek hedefin büyümek olması gerekir.
Genel seçimleri kaybeden CHP’nin yerel seçimleri kazanması, belediye başkanlıklarını koruduğu gibi yenilerini kazanması gerekir.
Bu hedef gözetildiğinde Genel Merkez’in belirleme sürecinde kırdığı CHP’lileri de partiye yeniden kazandırmasının olumlu katkısı olur.