ABD hangi amaçla güvenli bölge istiyor?

ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel temsilcisi James Jeffrey başkanlığındaki heyet, Türk muhataplarıyla görüşmeler yapıyor. ABD’li heyet...

ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel temsilcisi James Jeffrey başkanlığındaki heyet, Türk muhataplarıyla görüşmeler yapıyor. ABD’li heyet dün Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle görüştü, bugün de Milli Savunma Bakanlığı’nda askeri konuları masaya yatıracak.

 

Heyetlerarası görüşmelerin konuları, Türkiye-Suriye sınırında güvenli bölge oluşturulması, Mümbiç, İdlib’deki sorunlar, S-400’lerin Ankara’ya gelmesi, Suriye’nin geleceği…

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıkladığına göre Jeffrey, güvenli bölge konusunda Türkiye’ye yeni bir öneri getirdi. Önerinin ne olduğu henüz kamuoyuna yansımadı.

Jeffrey’nin Türkiye yaptığı ziyaret hem zamanlama hem de getirdiği yeni güvenli bölge önerisi açısından dikkat çekiyor.

NEDEN ŞİMDİ?

Türkiye-Suriye sınırında güvenli bölge oluşturulması yeni bir konu değil. Türkiye, bu öneriyi “terörden temizlenmiş bölge” oluşturulması şeklinde gündeme getirmişti. Ankara’nın amacı Suriye’den göç edecek, göçe zorlanacak insanları bu bölgeye yerleştirmek, güvenliklerini ve ihtiyaçlarını karşılamak, buralarda kurulacak yerleşim yerlerinde normal yaşamlarını sürdürmelerini sağlamaktı. Ancak, Türkiye’nin bu önerisi ABD tarafından her defasında reddedildi.

Şimdi ise ABD’nin Suriye’nin Kuzeyinde PKK-PYD-YPG’yi kanatları altına alıp ağır silahlarla donattıktan, orada bir PKK ordusu ve devletçiliği oluşturma çalışmalarına hız verdikten ve S-400’ler Türkiye’ye geldikten sonra güvenli bölge önerisi ile Ankara’nın kapısını çaldı.

Şu çok belli oluyor ki, ABD tarafı, Türkiye’nin S-400’leri almasına karşılık uygulayacağı yaptırımları hayata geçirmeden önce ödün pazarlığı yapmaya gelmiş. İlk yaptırımını Türkiye’yi F-35 projesinden çıkarma kararı alarak dünyaya ilân ettiği yetmiyormuş gibi CAATSA ekonomik yaptırımlarını uygulamadan önce Türkiye’den Suriye’nin Kuzeyinde PKK-PYD-YPG için ödün istiyor. Bir başka ifade ile “madem S-400 aldın o zaman Suriye’nin Kuzeyinde PKK’ya müdahale etme, sınırda bir güvenli bölge kuralım, bu bölgenin aşağısına karışma” demek istiyor. Aksi olursa CAATSA yaptırımlarıyla karşılaşırsın mesajı veriyor.

Bu nedenle Jeffrey’in ziyaretinin zamanlaması önemlidir.

NE İÇİN GÜVENLİ BÖLGE?

Ankara’nın önersini her defasında reddedip, 4 milyon Suriyeli göçmenin Türkiye’ye girmesinden sonra ABD’nin getirdiği güvenli bölge önerisinin amacı nedir?

Türkiye’yi, PKK-PYD-YPG, DEAŞ ve benzeri terör örgütlerinden korumak mı, yoksa, PKK ve uzantılarını Türk Silahlı Kuvvetleri’nden korumak mı?

Türkiye’yi oyalayıp ve dar bir güvenli bölge oluşturup aşağıda PKK-PYD-YPG’yi silahlandırmaya ve eğitmeye devam etmesini garanti altına almak mı?

Bu soruların yanıtları Türkiye’nin alacağı tavrı belirleyecek önemdedir.

Türkiye, “güvenli bölge” diye ağzına bir parmak bal çalınarak uyutulacak bir ülke değildir.

SORUN S-400’DEN BÜYÜKTÜR

ABD’nin anlaması gereken, Türkiye ile ABD arasındaki sorunun S-400 konusundan büyük olduğudur.

Sorun, ABD’nin, Türkiye’ye karşı, PKK-PYD-YPG terör cephesini desteklemesi ve Suriye’de bu cepheye bir ordu ve devlet kurmaya kalkışmasıdır.

ABD bu amacından ve bu yöndeki faaliyetinden vazgeçmedikçe, Türkiye ile arasındaki sorunu sınırda bir güvenli bölge ile çözemez.

Nihai hedefini Türkiye, İran, Irak ve Suriye’den koparılacak topraklar üzerinde Bağımsız Bileşik Kürdistan Devleti kurmak olarak kendi belgelerinde açıklamış olan PKK’yı müttefik kabul edip, NATO’da 62 yıldır müttefik olan Türkiye’yi karşısına alan ABD’nin, Ankara’ya “güvenli bölge” önerisiyle gelmesinin bir önemi yoktur.

ABD’nin PKK’ya kurdurduğu ordu ve devletçiğin, Türkiye sınırından  5 kilometre uzakta olmasıyla  30 kilometre uzakta olması arasında bir fark yoktur.

ABD’nin anlaması gereken gerçek budur.

Türkiye Haberleri