CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, EYT’liler ile bir video konferans toplantısı düzenledi. Toplantıya Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile Marmara EYT Federasyonu temsilcilikleri de katıldı. Kılıçdaroğlu, Sosyal Güvenlik Kurumu yasasını AKP’nin parlamentoya getirmesi üzerine mücadele ettiklerini, haksızlığa ortak olmamak için TBMM’de CHP’nin salonu terk ettiğini hatırlattı. Sendikaların sesinin çıkmadığını ifade etti. Bu yasanın prim ödeme gün sayılarını artırdığını belirten Kılıçdaroğlu, 2008 sonrası her bir emeklinin aylığını 1000’er lira düşürdüğünü söyledi. Emekli aylıklarındaki düşüşe dikkat çeken Kılıçdaroğlu, düzenlemeden vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi. Daha fazla prim ödeyenlerin daha düşük aylık aldığını belirtti. İktidar olduklarında Aile Destekleri Sigortası'nı çıkaracaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, her ailenin durumuna göre banka hesaplarına para yatırılacağını söyledi.
EYT’lilere özel bir düzenleme yapılabileceğini söyleyen Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Siyasi tercihtir"
"Ben maliyeciyim, kaynağın nereden, nasıl bulunacağını üç aşağı beş yukarı biliriz biz. Bizim bütün hayatımız zaten bu işlerle geçti. Maliyet kaldırabilecek türden. Bu 5'li çeteye dolar bazında ödedikleri faizleri bile Türk lirasına çevirseniz sizin değil, sizden sonraki 2-3 kuşağın dahi masraflarını karşılayabilirsiniz. Bütün mesele bir siyasi tercihtir ve bu siyasi tercihin kimler için kullanılacağıdır. Benim gördüğüm kadarıyla iktidar EYT'lilerden yana bir siyasi tercihte bulunmak istemiyor. Yani 'biz bir yasa çıkardık siz de buna uyacaksınız kardeşim' diyor.
"Asgari ücretin adı ortalama ücret oldu"
Kılıçdaroğlu konuşmasında, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün 102 sayılı sözleşmesini Türkiye'nin 1974 yılında kabul ettiğini hatırlattı. Bununla Türkiye'nin 9 sigorta dalını yasalaştırmayı taahhüt ettiğine, 8'inin uygulanmaya başlanmasına rağmen Aile Destekleri Sigortası'na geçilemediğinin altını çizdi.
Eğer yardımı sosyal devletin gereği olarak Aile Destekleri Sigortasıyla yaparsa, vatandaş bunu bir hak olarak kabul eder. Yardım yetersiz olduğu zaman da 'ben bundan daha fazlasını hak ediyorum' der. Dolayısıyla dokuzuncu sigorta dalının uygulanmamasının temel gerekçesi siyaset kurumunun yaptığı yardımı lütuf olarak göstermesi, hak olarak kabul etmemesi.
Sosyal devlet, fakirin fukaranın hakkını hukukunu koruyan devlet demektir. Zenginden, varsıldan alıp yoksula kaynak aktaran devlet demektir. Bugün 5'li çete diyoruz. 5'li çete ne demektir? Dolar bazında devletin en büyük kaynaklarını, yatırımlarını alan, kendi geleceğini garanti altına almak için de Londra mahkemelerini yetkili kılan çetedir. Sadece onlardan alınan parayla hem Aile Destekleri Sigortası hem de sizin beklediğiniz bütün haklar teslim edilir. Asgari ücret hala belirlenmedi. Adı asgari ücret, Türkiye'de oldu ortalama ücret. İnsanların yüzde 60'ı asgari ücret alıyor. Asgari ücretle evini nasıl geçindirecek bu adam, nasıl hayatını sürdürebilecek?
30'uncu maddenin 7'nci fıkrası diyor ki 'yurt dışından vergi cennetlerinden gelecek para Türkiye'de yüzde 30 oranında vergilenir. Bunun şartı ne? Tek bir şartı var? Cumhurbaşkanlığı bir kararname yayımlayacak, vergi cennetleri listesini Resmi Gazete'de yayımlayacak. Böylece oralardan gelen parayı yüzde 30 vergilendireceksiniz.
Para yok diyorlar size. Bir kararname çıkaracaklar oralardan gelen her parayı yüzde 30 vergilendirecekler. İşte size kaynak. Niye çıkarmıyorlar? Çünkü 'uyuşturucudan, kadın ticaretinden, fuhuştan, organ ticaretinden, insan ticaretinden gelen paraları sıfır vergiyle Türkiye'ye getir' diyorlar."